Paylaş
Bu tasarılardan biri kürtajı destekleyen uluslararası sivil toplum kuruluşlarına federal fon desteğinin kesilmesi oldu. Kürtaj konusunda önemli bir duruşu bulunan ve kürtaja karşı olan Başkan Trump’ın bu çıkışı demokrat partide uygulanan politikaların tam tersi yönde önemli bir değişiklik olarak görülmeye başlandı.
Trump yönetiminin aldığı ikinci önemli karar bir çok kişinin eleştirilerinin aksine Obama döneminde durdurulan önemli boru hattı projesinin tekrar hayata geçirilmesi oldu. Boru hattı projesinin Obama döneminde durdurulmasının en önemli sebebi şüphesiz çevreye vereceği zarar ve aynı zamanda da işçi haklarından kaynaklı bazı problemlerdi. Trump almış olduğu bu kararla yine Obama yönetiminden çok farklı bir çevre politikası izleyeceğine, Amerikan hükümeti açısından enerji ve ekonominin çevre politikalarından daha önemli bir noktada seyredeceğine olan yaklaşımını gözler önüne serdi.
Donald Trump’ın aldığı bir diğer önemli yürütme kararı ise federal devlet memuru alımının bir çok noktada daha aza indirgenmesine, hatta belli devlet dairelerinde işe alımların önünün kapanmasına vesile olacak bir karar oldu. Gelenekselleşmiş olarak Cumhuriyetçi Parti her daim daha küçük ve işlevleri sınırlandırılmış devleti, Demokrat Parti ise daha geniş ve büyük devleti savunur. Amerikan sisteminde Trump’ın almış olduğu bu yürütme kararı hiç şüphesiz Amerika Birleşik Devletleri’nin daha az işe alımlarla Federal devleti küçültmeye gidebileceğinin de bir göstergesi.
Alınan bütün bu yürütme kararlarından belki de en önemlisi bir çok protestolara sebep olan, ama protestoların da ötesinde bir çok kimsenin aklına Amerika'nın bundan sonraki göçmen politikalarının, güvenlik politikalarının, ticaret politikalarının nasıl şekilleneceği ile ilgili soruları getiren Meksika sınırına yapılması planlanan duvar meselesi.
Amerika Birleşik Devletleri ile Meksika sınırına yapılması öngörülen bu duvar maliyet olarak yaklaşık yirmi milyar dolar civarında. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’a bu yirmi milyar dolarlık fonun nerden bulunacağı sorulduğunda ilk tepkisi bunun Meksika tarafından ödenmesini sağlayacağı olmuştu. Meksika devlet başkanından bu konuyla alakalı ret cevabı gelince ve bu duvarın fonlanması noktasında Meksika'nın herhangi bir dahiliyetinin olmayacağı Meksika devleti tarafından belirtildiğinde, Donald Trump ve Meksika devlet başkanı arasındaki ilk randevunun iptal olduğu duyuruldu. Buna ek olarak Meksika ile yapılan ticaretin vergilendirme oranının yüzde yirmiye çıkarılacağı, Meksika'dan ithal edilen ürünlere uygulanacak bu vergilerden sağlanacak gelirle iki sene içerisinde yirmi milyar dolarlık bütçenin fazlasıyla karşılanacağı belirtildi.
Şimdi akıllara gelen asıl soru Donald Trump’ın uyguladığı bu sert göçmen politikaları, aynı zamanda ticaret politikalarıyla, Amerika'nın yıllardır öncülük ettiği NAFTA gibi önemli ticaret birliklerinin ve serbest ticaret algısının bu saatten sonra ne şekilde değişeceği.
Amerika Birleşik Devletleri'nin bir göçmen ülkesi olduğunu düşündüğümüzde ve göçmenlerin çoğunluğunu Meksika'dan ve Latin Amerika’dan gelenlerin oluşturduğu düşünüldüğünde, Amerika Birleşik Devletleri'nin; başta Meksika olmak üzere Latin Amerika'nın geri kalanıyla olan politik ilişkilerinde, NAFTA gibi bir çok örgüt ile olan diyaloglarından dolayı ticari ilişkilerinde ve hepsinden ziyade uluslararası arenada sürdürdüğü diğer ilişkilerinde kopukluklara sebep olma ihtimali ciddi anlamda Amerika'nın kamuoyunu da, dünya kamuoyunu da düşündürmeye başladı.
Buradan sonra asıl soru şu: Donald Trump seçim vaatlerini (biraz da kendini göstermek maksadıyla hızlı bir şekilde aksiyona geçerek) aldığı bazı kararlarla üç ila altı ay gibi bir zamanda devam ettirip daha sonra bir yumuşama sürecine mi gidecek? Yoksa artan oranda bu ve bu tarz kararları almaya devam mı edecek?
Trump yönetiminin parti politikalarından ziyade, Amerikan devlet politikasına yıllar yılı sirayet etmiş güvenlik, ticaret ve göçmen politikalarında bu denli sert değişiklikler yapması neticesinde Amerikan iç ve dış politikaları açısından sistemin bu değişiklikleri kaldırıp kaldıramayacağı sorusu da önem arz etmeye başladı.
Paylaş