1 no ne diyorsa o

YENİ Türkiye diyor ki;

Haberin Devamı

1- Naap yap.
Vur kır parçala...
Topla, çıkart, çarp...
Böl.
Naparsan yap.
Yeter ki iktidarı kap.
2- Nolursan ol.
Nerde, kimle hangi boş beleş işlerin içinde olursan ol.
Yeter ki 1‘inci ol.
Yeter ki iktidar ol.
* * *
3- Naap yap.
3 çocuk filan yap.
Bişey yap.
Naparsan yap.
Yeterki 1 no’nun yanında yakınında bi koltuk kap.
* * *
Tutan, satan model bu olunca.
Piyasaya sürülen model de bu oluyor.

YENİ TÜRKİYE

KENDİSİ provokatif, kışkırtıcı olan Yeni Türkiye Melo ve Emre’yi tartışıyor günlerdir.
Provokatif, kışkırtıcı tarz’larını...
* * *
Rıdvan Dilmen “Burası çiftlik” dedi, Melo bu ülkede olmamalıydı.
Tff başkanı da “Melo’ya Nouma’ya yapılan yapılmalı” dedi.
Türkçe’si.
Kovulmalıydı.
* * *
Her tape’nin ardından bir meydanda bi tivi’de millete dil çıkartanların, milleti provoke edenlerin baş tacı edildiği ülkede Melo’nun dil’i, Emre’nin provokatif tarzı tartışılıyor.

Haberin Devamı

BERKİN, PAMİR...

Bİ kenara yazmıştık.
Ordan alıp yazalım.
* * *
5 kilo doğan 15 yaşında bi çocuk GEZİ’nirken ekmek almaya gitti.
Biber gazı fişeğiyle vuruldu.
270 gün komada kalıp 15 kilo öldü.
Cenazesinin kalktığı gün bi meydanda kalabalıklara elindeki sapan anlatıldı.
Yuhalatıldı.
* * *
3.5 yaşında bi çocuk kayboldu...
Bir bebek...
‘Tezgah’ dendi.
‘İşin içinde iş vardır’ dendi.
Gezi’cilerin işi olduğu söylendi.
Babasının gezi’ci, iktidar karşıtı olup olmadığı bile tartışıldı.
* * *
Sonra bulundu bebek.
Ölmüştü.
* * *
Ne bu arkadaşların ne de şimdi Melo’ya, Emre’ye gaste ve tivi’lerinde sulanan diğer ahlak zabıtalarının bu konularda tek laf ettiğini yine duymadık.

HEPİMİZ MELO’YUZ EMRE’YİZ

VE severiz bu tarzı.
Bayılırız.
Hastasıyız.
* * *
Bu tarz bu ülkede seçim kazanıyor.
Bu tarz meydanlara milyonları getiriyor.
Bu tarz bu ülkede yıllardır bakanlık, milletvekilliği, belediye başkanlığı yapıyor.
Bu tarz ne zaman balkon’a çıksa...
Alkışlanıyor.
Gastelerde tivi’lerde en yüksek sözleşmeler bu tarzla yapılıyor.
* * *
Bu tarz daha dün 100’de 40 küsur almadı mı?
Aldı.
* * *
Alan memnun, veren memnun.
Kimse çıkıp bu arkadaşlara niye “Yeter artık hadi git” demiyor?
* * *
Yemiyor.

TARİH YAZACAK

Haberin Devamı

RIDVAN Dilmen “Burası çiftlik olmuş” dedi.
Haklı.
Burası çiftlik.
Olmasa bu kadar şey’den sonra mesela o ve bu federasyon hala oralarda olabilirler miydi?
O koltuklarda hala oturabilirler miydi?
Doğru burası bi çiftlik.
Ama çiftliğin sahibi Melo, Emre diil.
Başkası.
Onu en iyi de onlar bilir.
Tanır.
* * *
Tff başkanı da 1-2 laf etti.
Futbol protokolünde Acun ve Rıdvan’dan sonra gelen...
Kendi isteğiyle istifa bile edemeyen...
Artık bu Tff’yi ne ciddiye almaya gerek var...
Ne de fazla bişey yazmaya...
Tarih uzuuun uzun onları da yazacak nasıl olsa.
* * *
Yeniden şekillenen Türkiye’nin nefes bile alamayan iş adamlarından oluşan yeni kurumlarından biri Tff...
Yeni Türkiye’nin yeniden güncellenen kamu kurumlarından biri.
Bi ‘Alo kurum’...
Alo Tff...
* * *
Hepsi bu.
Daha fazlası diil.

Haberin Devamı

ALO TFF

BU ülkede futbolu bu federasyondakilerden daha iyi yönetecek 5.000.000 kişi çıkar.
Net.
Yazıyla da yazalım.
Beş milyon.
* * *
Beyoğlu’nda Taksim’de GEZİ’nenlerden ilk 15 kişiyi çevirsen futbolu bu arkadaşlardan daha iyi yönetir.
Bu da net.
* * *
Yönetemese bile hiç olmazsa “Beceremedim” diyip gitmesini bilir.
Yapışıp kalmaz.

TFF’YE BİKAÇ SORU

LAF Tff’ye gelmişken...
Ya da ben lafı Tff’ye getirmişken...
Sorulmayan ama, ilk sorulması gereken 1-2 soruyu da soralım;
1- Devlet sponsorlarını kendi buluyor, kendi ligini kendi yönetiyor, oynatıyor, yayınlıyor, yorumluyor.
Kendi çalıyor, kendi oynuyor.
Milli hocayı bile devlet seçiyor.
Siz ne iş yapıyorsunuz Allah aşkına?
2- Hürriyet yazmıştı, devlet her yıl 400 milyon dolar vermese ne lig kalacak ortada...
Ne yayın, ne futbol..
Ne de federasyon ve binası...
Ne de binanın içindekiler...
* * *
Türkçe’si...
Olsan nolur olmasan nolur.
Hatta olmasan daha iyi olur.
* * *
Son 2 soru...
1- Bu arkadaşlar mı futbola zararlı, yoksa Melo ve Emre mi?
2- Bi referandum yapıp millete gidip...
Kim gitsin, kim kalsın diye bi sorsak..
Millet ne der acaba?
* * *
Nokta.

Yazarın Tüm Yazıları