Paylaş
İçişleri Bakanlığı öğrenci servisleri sorunuyla ilgili bir komisyon kurdu. Emniyet'i de ilgilendiren ipuçları elde edilirse soruşturma derinleştirilecek. Bakan Tantan, sorunun muhtarların verdiği sahte ikametgah belgelerine kadar uzandığını söyledi. Bundan geçen hafta Milli Eğitim Bakanı da söz etmişti.
Siyasilerin bunu NİHAYET farketmiş olması beni kızdırıyor. Çünkü bu sahte ikametgahların ardında dev gibi bir sorun yatıyor.
Eskiden, çocuklar mahallelerindeki okula yürüyerek giderdi.
Ama zamanla kaliteli okulların sayısı azaldı. İnsanlar, çocuklarını uzaktaki bu okullarda okutmak istediler. Çalışan anne sayısı arttı. Bu annelerin çocuklarını okula kendilerinin getirip götürmesi imkansızlaştı. Şehrin güvenliği azaldı. Okul yakında olsa bile, insan çocuğunu tek başına sokağa salmaktan korkar oldu. Öğrenci taşımacılığı sektörü böyle doğdu.
Gerçi çocuğum yok, ama bir insanın çocuğu için iyi bir eğitim istemesinin suç olmadığını da anlayabilirim!
İşte veliler, çocuklarını başka bir mahalledeki iyi bir okula kaydettirmek için, muhtarlardan sahte ikametgah almaya başladı. Bu bir sahtekarlıktı. Ama sebepleri vardı. Üstelik, devlet buna yıllarca göz yumdu. İstenseydi, bu sahtekarlıklar kolayca tespit edilebilirdi.
Soruyorum: Bir sahteciliğin kökeninde büyük bir eğitim sorunu varsa, o sorunu çözmekte aciz kalan devlet yıllarca bu sahteciliğe göz yummuşsa, burada kabahat sadece velilerin midir? Herkes vicdanıyla cevap versin!
FAKS: (212) 677 04 21 E-MAIL: agur@hurriyet.com.tr
Paylaş