Ne yapacağız camileri?

Ayşen GÜR

Ben, camisiz bir İstanbul'da bir gün bile yaşamak istemem. Onları bazı insanları nasıl seviyorsam öyle, mantıklı bir nedeni olmadan severim.

Şemsipaşa Camii'ni kuşlar konmadığı, Yeni Cami'yi kuşlar konduğu için... Teşvikiye Camii'ni sırf mahallemde diye... Rüstempaşa'yı Sultanahmet'inkine bile değişemediğim mozaikleri için belki...

Sevgide hiyerarşi olur. Benim için de Süleymaniye birincidir. Tepeden aşağıya yayılışı anlatamayacağım bir duygu uyandırır bende. Eteklerine sayısız çocuk yapışmış bilge bir kadındır benim için Süleymaniye.

Maalesef şehrimiz tarihi camilerinin altında eziliyor. Bakamıyor, onaramıyor, kaderine terkediyor. Bu camilerden Vakıflar Genel Müdürlüğü sorumlu. Ama Vakıflar bu işi yapamıyor.

Bakın, Ramazan'dan sonra mutlaka onarılacağı söylenen camiler: Beyazıt, Fındıklı Molla Çelebi, Selimiye (Üsküdar), Fatih (zamanı gelmişti, kötü bir zemine kurulmuş ve birçok kez yeniden yapılmış bu cami öyle uzun süredir onarım bekliyor ki!), Hırka-i Şerif, Nusretiye, Güzelce Kasımpaşa.

Peki ya bunlar: Beyazıd, Sinan Paşa (Beyoğlu), Kaptan-ı Derya İbrahim Paşa (yakın zamana kadar ibadete bile kapalıydı şimdi ne durumda bilmiyorum), Gazi Atikali Paşa, Haseki Sultan, İskenderpaşa, Yavuzsultan, Cerrahpaşa, Mihrimah Sultan (onarımı bitmeden deprem geldi ve mahvetti), Bezmialem Valide Sultan, Nişancı Mehmet Paşa, Mesih Alipaşa.

Buralarda da acil onarım gerekiyor, ama ödenek yokmuş.

Camilerde büyük sorunlar var. Vakıflar bir ihale açıyor, bir müteahhit geliyor, minareyi indiriyor, iskeleyi kuruyor, sonra terkediyor, hadi yeni bir ihale, yeni bir müteahhit, sonra o da gidiyor... Yıllar geçiyor ve camilerin onarım süresi, vaktiyle inşa edildikleri süreyi katbekat aşıyor!

Teşvikiye Camii 1991'den beri onarılıyor. Üstelik inşaatı da Vakıflar'ın kendi şirketi Vakıf İnşaat yapıyor. Ama ödenek yetmiyor, iş bitmiyor!

Camii Kebir (Kasım Paşa Camii) başka bir örnek. Bir selátin cami olmadığı halde, çift minareli bu küçük şaheserin minareleri yok şu anda! İki inşaat firması gelmiş geçmiş, ama on yıldır bitmemiş restorasyon.

Karar verelim.

Biz cami mirasımızı taşıyacak güçte miyiz?

Bu emsalsiz yükü sırtlamaya değmez mi?

Vakıflar'ın sorumluluğunda, deyip geçebilir miyiz?

Cami mirasımız için ne yapmalıyız?

Dindarlar, dinsizler, herkes. Gelin, tartışalım.