Adı üstünde HIRSIZ

Girdiğim mağazada beğendiğim pardösüyü almak için elim cüzdanıma gitti ama maalesef cüzdanım çantamda yoktu. Çantayı boşalttım yok.  Daha önce bir iki kere cüzdan ve telefon çaldırdığımdan dolayı, elim çantada boşluğa düştüğü an hep korku yaşarım. Bu sefer korktuğumun başıma geldiğini düşündüm.

Haberin Devamı

“Dur, Ayşe!” dedim “belki düşürmüşsündür”.  10 dakika önce ayrıldığım kurs merkezini aradım. “Cüzdanımı sınıfta düşürmüş olabilir miyim?” dedim. “Sınıfta cüzdan yoktu.” dediler. 5 dakika sonra bana geri döndüler; “Ayşe Hanım, kurs merkezine kadar gelir misiniz? Birkaç öğrencinin de cüzdanı çalınmış, polis çağırdık” dediler.

Tecrübelerimden yola çıkarak polise gitmenin maalesef ki herhangi bir faydası olmayacağını düşünmeme rağmen yine de gittim.  Aynı sınıftan iki arkadaşın daha cüzdanı çalınmış. Derse ara verip sınıftan çıktığımızda  dışarıdan gelen bir kişi çantaların içinden cüzdanları alarak kaçmış. İlk defa sınıfta çantamı bıraktım ve faturasını ağır ödedim. 

Polis, kurs merkezinde öğrencilerden bilgi alırken; arkadaşlar, şüpheli hareketleri sebebiyle bir kişinin eşkâlini vermek istediler polise ve “Robot resim çizecek misiniz?” diye sordular. “O, yabancı filmlerde oluyor, karakola gideceğiz” cevabını aldık ve karakola gittik.

Haberin Devamı

Karakolda bize “Cüzdanlarınızda değerli bir şey var mıydı?” diye sordular. “Şu kadar paramız, kartlarımız, kimlik…” saydık.

“Önemli bir şey yokmuş; altın, yüksek miktarda para filan, dikkatli olmanız lazım.” diyerek de sözlerini tamamladılar.

Arkadaşların hepsi genç tabii. İlk defa hırsızlık olayına şahit oldukları için şaşkınlar, polisten de farklı muamele bekliyorlar hâliyle.

Ama ben polisimizin bu yaklaşımını biliyorum ve seviyorum.  Olayı o kadar sıradanlaştırıyor ve basitleştiriyorlar ki, kendine üzülemiyorsun hatta “Bu kadarcık şey için karakola şikâyete gidilir mi?” diye de utanıyorsun.

Polis de haklı; adı üstünde hırsız, çalacak tabii. Bizim dikkatli olmamız lazım, bu bizim vatandaşlık görevimiz. (!)

Bir vatandaş olarak “Ne yapabilirim?” diye bayağı düşündüm ve kendimce çözüm yolları buldum. Misal, bundan sonra cep telefonumu çorabımın içine, paramı da ninelerimiz gibi “eski usûl” saklamaya karar verdim. Çantama da önemsiz şeyler koyarak hırsıza “nanik” yaparım artık.

Bu arada bir sır vereyim size, ders saatinden önce dolaşırken çok beğendiğim çantayı ve pardösüyü paraya kıyıp almadığıma o kadar üzüldüm ki, iptal ettiğim kredi kartları ve yeniden çıkarmak zorunda kalacağım ehliyetime o kadar üzülmedim...

Yazarın Tüm Yazıları