Sonradan prenses olunur mu?

Yerli Kate Middleton’lar olmaya hazır mısınız?

Kate Middleton prenses olarak doğmadı ama çok şahane bir prenses oldu. Tabii, bunun için ciddi bir eğitimden geçti. Sadece onun gibiler değil, prenses doğanlar da bu eğitimlerden geçiyormuş. Ama tabii onlar asil bir aileye doğdukları için biraz daha şanslılar. E biz de kendi şansımızı yaratalım. ‘Bu yaştan sonra olur mu’ demeyin.   Uluslararası Etiket ve Protokol Akademisi’nin Türkiye direktörü Ayça Balkır, “Bu işin yaşı yok. Bizimle beş gün geçirmeniz yeterli. Zaten hepimizin ailede gördüğü davranış kuralları var. Sadece yenilikleri uygulamaya açık olun” diyor.

Eksisi yok, artısı çok

‘Protokol’ü biliyoruz da ‘etiket’e yabancıyız. Etiket, ‘adab-ı muaşeret kuralları’ demekmiş. Toplumdan topluma farklılık gösteriyor ama özünü koruyor. Bunlara uymadınız diyelim, başınıza bir iş gelmiyor ama arkanızdan gıybet yaparlar mı onu bilmem. Yazılı olmayan bu kuralların eksisi yok, artısı çok.Sosyal ilişkilerde ve iş hayatında büyük rahatlık sağlıyor. Hayatı daha özenli hale getiriyor ve insanları birbirine saygılı olmaya teşvik ediyor.
15 senedir Fransa ve İsviçre’de, 10 senedir de Londra’da olan Uluslararası Etiket ve Protokol Akademisi artık İstanbul’da. Akademinin Türkiye temsilcisi olan Lark Academy, İzmir’de de özel eğitimler veriyor. Eğitimler  5 gün sürüyor ama aceleniz varsa 1-3 gün süren kapsül eğitimlere de
katılabilirsiniz.

Sertifika alıyorsunuz

Akademide ikisi Türk, üçü yabancı beş eğitmen var. İmaj danışmanlığı, davet organizasyonu, ses kontrolü, hitabet sanatı alanlarında eğitim almışlar. Biri uzun seneler Rusya devlet protokolüne eğitimler vermiş, bir diğeri İngiliz Kraliyet davetlerine katılacak olanları eğitmiş. Eğitimin sonunda dünyada geçerliliği olan bir sertifika alıyorsunuz. Akademiye info@larkacademy.com  adresinden ulaşabilirsiniz. 10 kişilik gruplar için kişi
başı 500 Euro.

10 adımda prens/prenses olmak

Selamlaşma ve tokalaşma önemli. Ama güç gösterisi yapacağım diye milleti telef etmeye, samimi olacağım diye saatlerce elleri hapsetmeye gerek yok.
Kendinizi güzel, doğru, akıcı ve basit bir dille takdim etmelisiniz.
Duruşunuz, beden diliniz ve tavrınızla fark yaratmalısınız. Bir ortama girdiniz mi havanız olsun.
Sosyal iletişim kurallarını unutmayın, samimiyetin dozunu da
kaçırmayın.
Yemek yeme ve sofra kurma kurallarını göz ardı etmeyin. Çorba kaselerini evde sıyırırsınız.
Misafir ağırlamak ve iyi bir konuk olmak önemlidir. İnsanları yedireceğim, içereceğim diye bunaltmayın.
Muhteşem sofralar kurmayı öğrenin. Saraydan çıkma bir sofraya kim hayır diyebilir?
Ülkelere göre değişen örf-âdetlere dikkat edin.
Kişisel imaj yönetimi çok önemlidir. Şirketi, evi, aileyi yönetmeden önce kendinizi yönetmelisiniz.
Teşekkür notu fark yaratır. Nezaket, nezaket, nezaket! Başka yolu yok!