Paylaş
Yüzümüzü ağartanlar
ONA Oz sihirbazı diyorlar.
Oz sihirbazı, Amerikalılar'ın ünlü bir masalı.
Amerikan basınında onu, masaldaki Oz adlı ülkenin sihirbazına benzetiyorlar.
Büyüsünden söz ediyorlar.
İnsanı iyileştirmedeki ustalığından...
Aslında Amerikalılar'ın Oz dedikleri, bizim bildiğimiz Öz.
Yani Mehmet Öz.
Dr.Mehmet Öz dünyada, açık kalp ameliyatı sırasında hastaya müzik çalan, masaj yapan ilk cerrahlardan.
Hastayla, ameliyat ya da ilaç tedavisi gibi bilinen uygulamaların dışında da ilgilenip tedavi alanını geliştirmeye, tamamlayıcı tıp programı deniyor.
Tamamlayıcı tıp programı, hastayı masaj, psikolojik destek ve yoga gibi yöntemlerle rahatmatmayı öngörüyor.
Dr.Öz, Columbia Üniversitesi'nde asistan.
New York'un prestijli Presbyterian Tıp Merkezi'nde de tamamlayıcı tıp programının başında.
Harvard mezunu Dr. Öz, 1999 yılında ‘‘Healing From The Heart’’ (Yürekten İyileş(tir)me) adlı kitabıyla, ‘‘Daha İyi Bir Amerika İçin Kitap’’ ödülüne layık görülmüş.
Amerika'nın en başarılı kişilerinden biri.
‘‘Klasik tıp, vücudu ve zihni ayrı görme eğilimindeydi’’ diyor Dr. Öz.
‘‘Oysa artık ikisinin bir bütün olduğunu, birinin diğerinden etkilendiğini biliyoruz. Bu nedenle vücudu iyileştirirken zihni de unutmamamız gerekir. Aslında tıp camiası epeydir bunun farkında ama tıp, son yıllarda çok politize oldu. Kimse işin bu yönüne el atmak istemiyor.
Sadece ameliyat yapıp, ilaçlarla tedavi etmek hem zahmetsiz hem de daha ucuz.’’
Dr. Öz, büyük bir ameliyata girmeden önce saah saat dörtte yoga yaparmış.
‘‘Böylece rahatlayıp daha iyi konsantre olabiliyorum’’ diyor.
Ameliyattan sonra, hasta narkozdan ayıldığında ona da yoga yapmayı öğretiyor.
Ayrıca hastalarına doğru beslenme yöntemlerini gösteriyor.
‘‘Tüm bunlar para ve zaman alıyor’’ diyor Dr. Öz.
Ama sanırım hastayla gerçek anlamda ilgilenmek de ancak böyle oluyor.
Başta Dr.Öz'ün yöntemlerine karşı çıkanlar, onu şarlatanlıkla suçlayanlar olmuş.
Aslında kolay değil tıp camiasında yeni bir yöntem geliştirip sonuna kadar savunmak.
Bu programı düşünüp uygulamak yürek ister, sevgi, şefkát ister.
Dr. Öz'ün hastaları da tüm bunlardan nasibini fazlasıyla alıyor.
Her kalp hastası için büyük bir umut, biz Türkler için de müthiş bir gurur kaynağı Dr. Mehmet Öz.
Saç kurutma makinesi de tehlikeliymiş
ZAMAN ilerledikçe, teknoloji geliştikçe hayatımız daha kolaylaşıyor.
Evlerimiz ısınıyor, seyahat edebiliyoruz, eğlence sektörü gelişiyor.
Ama aynı zamanda da uygarlık hastalıkları almış başını gidiyor.
Yaşamımızı basitleştiren aletler, yediğimiz yiyecekler birer ölüm makinesine dönüşüyor.
Gün geçmiyor ki gündelik hayatta kullanmaya alıştığımız araçlarla ilgili bir rapor yayınlanmasın.
İşte bu raporlardan biri de hemen hemen her gün kullandığımız saç kurutma makineleriyle ilgili.
Hiç saç kurutma makinesinin kan kanserine yol açtığı aklınıza gelir miydi?
ABD Hükümeti'nin 1998 yılında yayınladığı rapora göre, 2mG (miligaus)'dan daha güçlü olan makineler, özellikle çocuklarda lösemiye yol açıyor.
Ama nasıl oluyor da biz bunu yeni öğreniyoruz?
Saç kurutma makinesinin dışında elektrikli battaniye, kulaklıklı müzik setleri ve video oyunları da lösemiye neden olan aletlerden.
Ne yapacağımızı şaşırdık.
Yani artık saçımızı kurutmayacak mıyız?
Kuaföre gitmeyecek miyiz?
Çocuklarımıza video oyunu oynatmayacak mıyız?
Önce rahatımızı sağlayacak bir sürü alet edavat keşfediyoruz.
Bunları evimize alıp kullanıyoruz.
Sonra bunlardan kendimizi koruyacak yöntemler arıyoruz.
Doğadan uzaklaşmanın bedeli de bu olsa gerek.
Alivaneli@aol.com
Faks: (0212) 262 19 79
Paylaş