Aydın Candabak: Dün dündür bugün ise günlerden yarın

Aydın CANDABAK
Haberin Devamı

Türkiye, yeni bin yıla müthiş avantajla giriyor. Bu avantaj; ne doğal kaynaklar, ne yurdun üç yanının denizlerle çevrili olması, ne tarihi ve doğal güzellikler, ne de AB'ye adaylığımızın kabulü.

Tamam...

Bütün bunlar ayrı ayrı birer avantaj.

Ama, Türkiye'yi daha da avantajlı konuma getiren, genç nüfusu.

Gençlik, Türkiye'nin en büyük gücü.

Üstelik, dünya pazarlarında alışverişi olmayan yegane güç.

*

Türkiye'de her 4 kişiden 1'i öğrenci.

Yani, gençlik eğitim görüyor, eğitiliyor.

Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana nüfus 5'e katlanırken, okul sayısı 12, öğrenci sayısı 38, öğretmen sayısı da 43 kat arttı.

65 bin eğitim kurumunda 553 bin 427 öğretmen ve öğretim elemanı görev yapıyor, 14 milyon 100 bini aşkın öğrenci eğitim görüyor.

Bu artışlar, son yıllardaki eğitim atağıyla sağlanabildi.

Ama yeterli mi?

Maalesef hayır.

Hálá okula ihtiyaç var.

Dersliğe, sıraya, bilgisayara, laboratuvara, atölyeye ihtiyaç hálá sürüyor.

*

Eğitime akan trilyonlar helal olsun.

Keşke devletin imkanları daha iyi olsa, eğitime ayrılan pay daha da artırılabilseydi.

Çünkü eğitime harcanan her kuruş, doğrudan Türkiye'nin geleceğine yatırım...

Bu bakımdan eğitim amaçlı yardımlar, benim gözümde hep en önemli hayırlar olarak görünüyor. Eğitime bir kuruş katkısı olan hayırseverlere duyduğum saygı, bu yüzden en büyük oluyor.

Geçen hafta Çankaya Köşkü'nde yapılan tören, belki bu yüzden ilgimi çok çekti.

Cumhurbaşkanı Demirel, 20 hayırseveri ‘‘Üstün Hizmet Madalyası’’ ile ödüllendirdi. 1339 hayırsevere de ‘‘şükran plaketi’’ verdi.

Ne mutlu o hayırseverlere.

Okullar yapmışlar, hastaneler açmışlar.

Bu hayırlarıyla, o hayırseverler hep yaşayacaklar.

Cumhurbaşkanı, o hayırseverlere duyduğu sevgiyi ve minneti göstermek için 2.5 saat ayakta kalma bahasına, tüm hayırseverlere ödüllerini tek tek ve kendi eliyle verdi.

O güzel insanlara, o da bu yolla teşekkür etti.

*

7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren zamanında başlatılan ‘‘Okul yaptırma kampanyası’’, Cumhurbaşkanı Demirel tarafından da desteklendi ve teşvik edildi. Hatta Evren Paşa da kendi adını taşıyan bir okul yaptırdı.

Bu yolla, yurdun değişik yörelerine yüzlerce okul kazandırıldı.

Köşk'ten, Demirel'in Çankaya'ya çıktığı 16 Mayıs 1993 tarihinden bu yana açılışını yaptığı ve temelini attığı okulların dökümünü aldık.

30 Kasım 1999 itibariyle Demirel, 294 okulun açılışını yaptı, 61 okulun da temelini attı. İkisinin toplamı 365 ediyor. Yani, bir bakıma görevde olduğu 6 yılın bir yılını, okul açılışı yapmaya ve okul binası temeli atmaya ayırdı.

Bunların içinde kendi adını, eşi Nazmiye Hanım'ın adını, kardeşinin adını taşıyan okullar da var.

Geçenlerde sevgili Yalçın Bayer yazdı.

‘‘Baba da ödülü hak etmedi mi?’’ diye.

‘‘Dün dündür’’ün sahibi, en hayırlı hizmetini ‘‘yarınlar’’a yapıyor.

Dün dündür, bugün ise günlerden yarın!..

Süleyman Demirel'in çocukların elinden alacağı ‘‘Eğitime hizmet ödülü’’, ona halkın yakıştırdığı ‘‘Barajlar Kralı’’ unvanı kadar yakışacaktır.

e-mail: acandabak@hurriyet.com.tr

Yazarın Tüm Yazıları