Hiç özlememişim hiç

İstanbul’da yaşayanlar 15 gündür koskocaman spotlarla şehrin çoğu yerinde asılı olan ‘ÖZLEMİŞİZ’ yazılı ‘billboard’ları yani büyük pano içlerindeki şehir afişlerini bilirler.

İstanbul’da yaşamayanlar da geçen haftadan beri ‘basında süren tartışmalardan’ nasılsa biliyorlardır, öğrenmişlerdir. Hatta ezberlemişlerdir söz konusu ‘billboardları!’

Bu billboard’lar, İstanbul’da yaşayanlara, ‘Artık bu koca metropolde denize girebileceklerini ve özledikleri plajlara yeniden kavuşacaklarını’ müjdeliyor!

Haliç de Sayın Bedrettin Dalan’ın ‘gözleri kadar mavi’ oldu mu, ya da olacak mı, Haliç’te de plaj yapılacak mı bilemem ama ben de, sahillerinden denize girilebilen bir İstanbul’u ‘ÖZLEYENLERDENİM’ açıkçası...

* * *

n Sahillerinden denize girilebilen İstanbul’u özledim ama, sahillerden denize giren bu insanları ‘aşağılayanları’ ve yine söz konusu insanları yaşadıkları ya da yaşamak zorunda oldukları ‘semtlere’ ya da ‘mahallelere’ göre ve hatta ‘uzun kıllı, kısa boylu’ gibi ’sınıflara’ ayıranları hiç ‘ÖZLEMEMİŞİM!’

n Birincisini altı ay önce Ankara’da seyrettiğimiz, ikincisini ise İstanbul’da seyretmek zorunda bırakıldığımız ‘Sosyal Demokratlar Arası Meydan Muharebelerini’ hiç ama hiç ‘ÖZLEMEMİŞİM!’

n Bundan üç ya da dört ay önce Digitürk’ün erotik kanallarının kapatılması ile başlayan ve bugünlerde önce Gülşen’in sonra da Deniz Seki’nin kliplerinin yasaklanması ve yayınlanmamasını isteyen tıpkı TRT Denetleme Kurulu gibi bir ‘sansürcü’ zihniyeti hiç ’ÖZLEMEMİŞİM!’

n Daha geçen futbol sezonunda işlenen ‘tribün cinayetinden’ sonra bu sezon neler olacağının ilk işaretlerini veren ‘tribün terörünü’ hiç ama hiç ‘ÖZLEMEMİŞİM!’

n Pazartesi günü bu köşede yayınlanan ‘türban sorunu’ ile ilgili yazdığım ve fikrimi belirttiğim yazıdan sonra, tarafıma gelen ‘Allah senin de belanı versin, biz seni ‘Atatürkçü’ bilirdik’ ya da, ‘Seni ne kadar yanlış tanımışız. Sen de dinciymişsin meğerse’, ‘Madem türbana şekilcilik diyorsun o zaman Popstar jürisinde kendini yayıp öyle saygısızca otururken, o zavallı çocuklara kıyafetleri ile ilgili söylediklerin şekilcilik değil miydi geri zekalı’ ve ‘Çok salakmışsın, sana bir de çok zeki diyorduk’ gibi elektronik postaları yollayan, ‘Kendisinden başka hiç kimsenin düşüncesine saygısı olmayan, kendileri gibi düşünmeyenlere hak tanımayan hatta sırf bu sebeple hakaret etme hakkı olduğunu sanan’ diktatör ruhluları hiç ‘ÖZLEMEMİŞİM!’

(Ama korkmayın, ben Sayın Mine G. Kırıkkanat gibi yapıp, benim gibi düşünenler de size hakaret etsin diye, açık açık elektronik posta adreslerinizi yayınlamayacağım. Çünkü birisinden izinsiz elektronik posta adresinin ulu orta yayınlanmasını da bir ’hak ihlali’ olarak görüyorum.)

* * *

Bu kadar arka arkaya ‘ÖZLEMEMİŞİM... ÖZLEMEMİŞİM’ yazan birisinin neleri ‘ÖZLEDİĞİNİ’ de merak ediyorsunuzdur, doğal olarak!

Mesela ‘düşünce özgürlüğünü’, ’düşüncelere saygı gösterebilmeyi’ ve ‘ırkçı ve ayırımcı’ olmayan bir ‘tartışma platformunu’ ÖZLEDİM!

NOT: Sayın ‘ayırımcılar ve elitistler’, lütfen ‘Biz sen denizleri insanlar kirletiyor, çizgili pijama giymek çok ayıptır’ dersin sanmıştık. Hatta ‘Şekilciler Kulübü’ kurup seni başkan yapacaktık’ gibi elektronik postalar yollamayınız!

Lütfen!
Yazarın Tüm Yazıları