Paylaş
Şu aşamalardan geçtim:
- Önce bütün kedileri sevmeye başladım. Ama ne sevme! Çantamda mama taşıyacak kadar.
- Sonra köpeklere acayip ısınmaya başladım. Onların gözlerindeki hüznü fark ettim.
- Ardından diğer hayvanlara karşı da dikkat geliştirmeye başladım.
- Ve en sonunda fark ettim ki... Ben artık ödünsüz bir hayvansever haline dönüşmüştüm.
*
Fakat benim hayvan sevgim, hiçbir zaman marazi bir hayvan sevgisine dönüşmedi.
Hayvansever haline geldikçe...
Merhamet ufkum genişledi. Empati duygum tavan yaptı. Çocuklara karşı şefkatim daha da yükseldi.
*
Marazi hayvan sevgisi derken...
Mesela şu dört sevgi türünden söz ediyorum:
*
- BİR: İçindeki hayvan sevgisi büyüdükçe... İnsanlardan nefret eder hale gelen merhametsiz ve hastalıklı bir sevgi.
*
- İKİ: Sokak köpekleri tarafından parçalanmış bir çocuk karşısında kayıtsızlık sergileyecek denli vahşileşmiş bir sevgi.
*
- ÜÇ: Sadece kendi kedisini / köpeğini seven, buradan bütüncül bir hayvan sevgisi bile çıkaramayan bencillikle dopdolu bir sevgi.
*
- DÖRT: Bir hevesle kedi / köpek edinip üç beş ay sonra o kedi / köpeği sokaklara terk edecek türden nobran ve acımasız bir sevgi.
ŞU SIRALAR KİMİN YERİNDE OLMAK İSTEMEZDİM
Kimin olacak? Zelenski’nin.
*
Biden yönetimi bile son zamanlarda fazla yüz vermiyordu.
Zaten mutsuzdu yani.
Bir de Trump’ın ayak seslerinin işitilmeye başlandığı şu süreçte kim Zelenski’nin yerinde olmak ister ki?
MASAK RAPORU DİLAN’I KURTARIR MI
MASAK raporunda Dilan Polat’ın sadece vergi suçu işlediği söyleniyormuş.
Bu raporla birlikte Dilan Polat tahliye edilirmiş.
*
Hop!
MASAK raporu, mahkeme kararı değildir.
Daha savcı, sözünü söylememiştir, iddialarını savunmamıştır.
Sanıkları raporlar aklamaz, tahliye etmez. Aklama ve tahliyenin tek mercisi mahkemelerdir.
BİR KIBRIS ANISI
Sene 1997.
Erbakan Hoca, Barış Harekâtı’nın yıldönümünde Kıbrıs’ta.
Ben de tıfıl bir muhabir olarak bu geziyi izliyorum.
*
Şu bilgiyi bir tarafa not edelim: Kıbrıs ahalisi, dünya görüşü nedeniyle Erbakan’a epey mesafeli, soğuk ve uzak.
*
Erbakan Hoca, tören alanında görününce...
Erbakan’a Kıbrıs ahalisi kuvvetli bir alkışlı destek verdi.
Barış Harekâtı’nda Başbakan Yardımcısı olan Erbakan’a Kıbrıs ahalisinin minnet ve teşekkürüydü bu.
ALİ KOÇ: CUMHURBAŞKANIMIZIN HABERİ OLMADAN...
Şöyle demiş Ali Koç:
*
“Siyasetin ismini, gücünü kullanıp yeri geldiği zaman Cumhurbaşkanı’mızın hiç haberi olmadan onun yetkisini, gücünü kullanıp lobi yapıp istediği şekilde futbolu dizayn edenler...”
*
Dün yazdığım yazımın başlığı şuydu:
*
“Her ‘Cumhurbaşkanı beni destekliyor’ diyene inanmayın.”
*
Benim söylediğimle Ali Koç’un söylediği örtüşüyor.
Ben genel anlamda yazmıştım bu uyarıyı.
Ali Koç ise futbol dünyasına yönelik olarak söylemiş.
BİR SÜRE SONRA ALIŞIYORSUN
Dün güneşin tam tepede olduğu bir sırada sokağa çıktım.
İlk etapta “Of çok sıcak, ama nasıl sıcak” falan diye sayıklayıp durdum.
Fakat bir süre sonra bir de baktım ki alışmışım.
Aklıma bile gelmiyordu havanın sıcaklığı. Günün akışına kendimi kaptırıp gidivermiştim.
*
Denizdeki eşiniz dostunuz, kıyıdaki size “Biraz soğuk ama girince alışıyorsun” diye seslenir ya.
İşte tam olarak onun gibi bir şey.
KAFAYI ŞÖYLE BOŞALTIYORUM
- Sosyal medyaya kesintisiz dört buçuk saat hiç bakmayarak.
- İçinde Şener Şen’in de yer aldığı Kemal Sunal filmlerini izleyerek.
- Trump’ın “Figh! Fight! Fight!” videosuna tekrar tekrar bakarak.
- Adım saymadan yürüyerek.
- 1920’lerin Amerikan müziğini dinleyerek.
- Bir hobi bahçesinde vakit geçirerek.
Paylaş