Kamera bantlamak da nedir arkadaş

EKREM İmamoğlu ile ilgili yolsuzluk iddialarını...

Haberin Devamı

- Kanıtlama çabasına girmeye de meraklı değilim.

- Yalanlama çabasına girmeye de meraklı değilim.

İkisine de yüz vermiyorum, ikisini de görevim kabul etmiyorum, ikisiyle de uğraşmıyorum.

*

Sonuçta...

Hâkim değilim, savcı değilim, avukat değilim, mübaşir değilim.

*

Fakat Ekrem İmamoğlu’yla ilgili ortaya çıkan bazı hususlara da kafayı takmış durumdayım.

Her işinde bir sorun var, her işinde bir tuhaflık var adamın.

Başka belediye başkanlarında görmediğimiz şeyler bunlar. Mesela Mansur Yavaş’ta yok böyle bir durum.

*

Şu tuhaflıklara bakın:

- Otellerde toplantı yapıyor.

- Katılımcılar: Müteahhitler, özel şirketinin yöneticileri falan.

Kamera bantlamak da nedir arkadaş

Haberin Devamı

- Toplantıdan önce salonlardaki güvenlik kameralarını bantla kapattırıyor.

- Adamları ellerinde bantlarla kamera kovalıyor.

Kamera bantlamak da nedir arkadaş

- İki valiz eşliğinde toplantıya giriyor, iki valiz eşliğinde toplantıdan çıkıyor.

Toplantı yapacaksan belediyene ait zirilyon tane makam odası var, otel köşelerinde toplantı yapmak da neyin nesidir arkadaş?

Kamera bantlamak da nedir arkadaş

*

Hadi diyelim ki otel köşelerinde toplantı yapmayı seviyorsun, adamlarına siyah bantlar verip kamera kapattırmak da nereden icap ediyor?

Sen gizli servis yöneticisi misin, belediye başkanı mısın?

Denizaltı planları, füze savunma sistemleri falan mı ele alınıyor bu toplantılarda ki...

Jammerlarla falan sinyal kesmeye çalışıyorsun?

*

Göğsünü gere gere yapsana toplantını arkadaş.

Toplantılarda bavulların ne işi var abi? Ne taşıyorsun o bavullarda?

*

Hepsinden önemlisi...

Neden bu türden tuhaflıkların arkasından hep İmamoğlu çıkıyor?

Kamera bantlamak da nedir arkadaş

Haberin Devamı

BU DEPREMİN UNUTULMAZLARI

- Balkondan arabanın üstüne atlayan adam.

- Deprem paniğinde evden kaçarken mutfaktaki bir tencere sarmayı almayı unutmayan aile.

- Şener Üşümezsoy’un “Biz bu pazıları Istranca Dağları’nda kayaları kırarak yaptık” şeklindeki meydan okuması.

- CNN Türk haber spikeri Meltem’in “Şilan annemi ara” demesi.

- Naci Görür’ün gerçek bir deprem uzmanı olmadığına dair iddialar.

- Celal Şengör’ün kocaman bir nefret objesine dönüşmesi.

- Millet bahçesi / Çadırda konaklama / Semaverle çay demleme üçlemesi.

- “Bu deprem o deprem mi” geyiği.

- Sürekli sallanıyoruz hissiyle yaşamaya alışmak.

- Depremden politik sonuç üretme fırsatçılığı.

- “Senin telefonuna erken uyarı geldi mi” sorusu.

Haberin Devamı

- Korkutan hocalar / Rahatlatan hocalar gerilimi.

- Şener Üşümezsoy’un acayip prim yapması.

Yazarın Tüm Yazıları