Yaz gelirken cennet koylara iki müjde

1) Yaz geliyor. Ve yine benim aklım denizlerimizin geleceğinde.

Haberin Devamı

Dünyanın en güzel koylarında. Çocuklarımıza bırakacağımız o muhteşem mirasta. Ve ben yine kıyılarımızın, ağaçlarımızın, kuşlarımızın, ardıçlarımızın, çamlarımızın peşine düşüyorum. Biliyorsunuz; Efsane denizcimiz, çevrecimiz Sadun Boro Abimizin bana vasiyeti var.

Yaz gelirken cennet koylara iki müjde

Demişti ki; “Bak Çekirge, aramızda bir tek sen gazetede yazan denizci kaldın. O yüzden buralara sahip çık. Elinden ne geliyorsa yap. Bu koyları, körfezleri koru.”

Bu vasiyeti unutur muyum? Sahillere yapılan kaçak yapılarla, gecekondu gibi kıyılara çöküp, durduğu yerden ayrılmayan motor yatlarla, karadan gelen atıklarla, orman yangınlarıyla mücadele ediyorum.

Haberin Devamı

İşte o görevle devam ediyorum. Bu defa iki haber aldım. Fethiye ve Göcek’ten.

Sırasıyla aktarıyorum.

Yaz gelirken cennet koylara iki müjde

2) İLK HABER

Geçen defa bir sohbetimiz üzerine yazmıştım. AK Parti Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı Aydın Ayaydın, seçimleri kaybedince Muğla tarihinde ilk kez kaybedip de terk etmeyen bir aday oldu. Seçimlerin ertesi günü köy köy, belde belde dolaşmaya başladı. Önceki gün yine Fethiye’deydi.

Yaz gelirken cennet koylara iki müjde

3) FETHİYE KÖRFEZİ’NDEKİ ÇEKEK YERİ KALKIYOR

Aydın Hoca halkla görüşüp, şikâyetleri notlar halinde cebine koyup giden bir isim değil. O anda dertleri Ankara’ya iletiyor.  Örneğin şehrin esnafı sanayi mahallesinin turizmi kirlettiğini söylüyor. Hoca anında, şikâyet edenlerin yanında Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır’ı arıyor. Çözüm için hemen düğmeye basılıyor. Bazı muhtarlar halı saha istiyor. Hoca o anda Gençlik ve Spor Bakanı Osman Bak’ı arıyor. Çözüm için karar. Ve önceki güne geliyorum.

Ayaydın, beraberindeki yöneticilerle yine Fethiye’de halkı dinliyor.

Haberin Devamı

Ve bir şikâyet: “Efendim, yıllardır bu Fethiye Körfezi’nin kanayan yarası var. Fethiye Körfezi’nin dibinde bir çekek yeri var. Bir tersane. Yıllardır buradaki imalathanelerde kimyasallar körfeze akıtılıyor. Kirleniyor. Körfez elden gidiyor. Artık buradan kaldırılsa. Körfezin dışında Karaot bölgesinde uygun yer de bulundu.”

İşte buradan sonrasını Aydın Hoca’dan dinliyorum.

Hoca zaten bir hafta önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la İstanbul’da Muğla’nın sorunları üzerine önemli bir görüşme yapmış. Bütün sorunları ve çözümleri paylaşmış. Zaten aynı zamanda bir Muğlalı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Muğla’nın sorunlarına olan ilgisini hepimiz biliyoruz. Ve önceki gün körfezdeki çekek yerinin dibinde soruyorum:

Haberin Devamı

-Hocam Fethiye Körfezi’ndeki bu çekek yeriyle ilgili son gelişme nedir?

-Bugün, partili dostlarımdan bu konu bana iletildi. İlçe Başkanımız Kadir Sarıhan ve il yönetim kurulu üyemiz Ercan Torunoğulları ile birlikte Fethiyemizin en önemli sorunlarından biri olan körfez kirliliği üzerinde durduk. Ve bu sorunun ana kaynaklarından olan çekek yerini gündeme aldık. Şehrin göbeğinde, turizm merkezlerinin ortasında ve güzelim körfeze sıfır olan bu çekek yeri ve tersane gerçekten Fethiye’ye yakışmıyor. Bunu gözlerimizle bugün bir kez daha gördük.

Yaz gelirken cennet koylara iki müjde

4) ÇEVRE BAKANI’NDAN TALİMAT

Hemen arkamızda Fethiye Körfezi’ne sıfır olan çekek yerine bakarken Aydın Ayaydın devam ediyor:

Haberin Devamı

“Bu çekek yerini artık buradan kaldırmamız gerekiyor. Bunun gidebileceği yer de Karaot bölgesidir. Dün Fethiye Körfezi’nden Çevre ve Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum Bey’i aradım. Fethiyeli hemşehrilerimizin bu sıkıntısını kendilerine aktardım. Ve Çekek yerinin mevcut olan körfezden kaldırılıp karot bölgesine nakledilmesi konusunu ilettim. Sayın bakanımız Fethiyeli hemşerilerimizin bu talebine son derece olumlu yaklaştı. İlgilendi. Bürokratlarına talimat verdi. Sayın Bakan en kısa zamanda Fethiye’ye geleceğini ve çekek yerinin kaldırılması için elinden geleni yapacağını da açıkladı.”

-Böylece Fethiye Körfezi için Çevre Bakanı Kurum düğmeye basmış oluyor.

Haberin Devamı

-Elbette şu andaki çekek yerini işleten hemşerilerimiz mağdur olmadan bu proje gerçekleşecektir.

5) GÖCEK KÖRFEZİ’NİN TONOZ PROJESİ TAMAM

Gelelim ikinci habere. Biliyorsunuz, Göcek Körfezi’ne yeni bir sistem geliyor. Artık o koylara demir atılmayacak.

Bir koya demir atıp öyle günlerce orada kalınamayacak. Koskoca motor yatlar bir koya demir atıp haftalarca, hatta aylarca kalamayacaklar. Önceki hafta toplantılar yapılmış, sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelinmiş, bakanlık yetkilileri projeyi anlatmışlar.

Yani sonuç şu: “Proje başladı. ÇED kararı verildi. Temmuz ayına kadar koylara tonozlar atılacak... Ancak burada mağduriyet olmasın diye bu yaz uygulamalar deneme mahiyetinde olacak.”

Ve en önemli soru:

-Bu tonozları kim işletecek, ihaleye çıkılacak mı?

Kesin olarak öğrendim ki;

Bu tonoz-şamandıra sistemini devlet yönetecek. Yani öyle ihaleye çıkıp alan bir şirket astronomik rakamlar bedel isteyemeyecek. Ayrıca her teknenin tonajına göre tonoz/günlük fiyatı belirlenecek.

6) ‘BENİ HİÇBİR BAŞKAN ARAMADI’

Göcek Körfezi’yle ilgili bu kısa bilgilendirmeden sonra çok önemli bir soruya geliyorum.. O da şu:

-Aydın Hoca Muğla için çalışırken mesela körfezlerin temizliği için hiçbir belediye başkanı onu aradı mı?

Cevap:

-Hayır bana şu ana kadar hiçbir talep gelmedi. Yani büyükşehirden bize ne Marmaris, ne Bodrum ne de Fethiye için şu ana kadar hiçbir talep gelmiş değil. Sadece Sayın Cumhurbaşkanımız Muğla kongresine geldiğinde, Büyükşehir Belediye Başkanı bir kredi meselesinin çözümü için taleplerini Cumhurbaşkanımıza iletmemi istediler. Ben de belgeleri istedim. Gönderdiler. Gelen belgeleri ilettim. Bir de Bodrum Belediye Başkanı’nın birkaç talebi oldu.

Bunun dışında şu ana kadar hiçbir destek ya da yardım ya da görüşme talebi gelmedi. Ama sadece oturdukları yerden sanki sorumluluk bendeymiş gibi beni eleştiriyorlar. Muğlalılara söz verdiler. Şimdi bu sözlerini unutmuş bahane üretiyorlar.

-Halbuki, size iletilse koşturacaksınız.

-Gayet tabii. Mantıklı talepler için evet. Yani bu mesele parti meselesi değil ki bana bir talep gelse elimden geleni yaparım.

Ben seçimi kaybettim diye Muğla’yı kaybetmedik ki. Muğla yine bizim Muğlamız. Ama sorun çözmek yerine ülke için canla başla çalışan Cumhurbaşkanımıza hakarete varan sözler sarf edenlere elbette destek vermem mümkün değil.

Seçildiği gün Ahmet Aras ile yaptığım ilk sohbette bana şöyle demişti: “Elbette sorunların çözümü için Hükümet’le ilişki kuracağım. Muhalif belediye değiliz. Hizmet belediyesi olacağız...”

Evet arkadaşlar, son durum budur.

YARIN DEVAM

Yazarın Tüm Yazıları