Paylaş
Sığınmacılar gidiyor.
Siz niye bir türlü yatışmıyorsunuz.
*
“Geldiler” diye sinirlendiniz.
“Gidiyorlar” diye de sinirleniyorsunuz.
Siz ne istiyorsunuz arkadaş?
*
Dün bir, bugün iki...
Ülkelerindeki yapı azıcık otursun, adamlar gidecekler.
Niye üzerine üzerine gitmeye çalışıyorsunuz?
*
Mikrofona her konuşan sığınmacı, “Memleketimize gideceğiz, teşekkürler Türkiye” diyor.
Siz hâlâ “misafirlik de bir yere kadar” falan diye çirkinleşmekle meşgulsünüz.
Siz niye böyle nefret dolusunuz arkadaş?
*
“Sığınmacı nefretimiz bir işe yaramadı” diye mi böyle küstahsınız?
“Sığınmacı kargaşası çıkaramadık” diye mi böyle mutsuzsunuz?
Nedir sizin derdiniz?
POLEMİKTE HAKAN FİDAN
- Bilgiye dayalı polemikte bayağı iyi.
- Sözü söylediği anda karşıdakilerin diyecek pek bir şeyi kalmıyor.
- Sinirlendiğinde bile sükunetini koruyor.
- Nezaket dairesinden milim çıkmıyor.
- Sesini yükseltmeden söyleyeceğini söylüyor.
- “Kürdofobik” türü suçlamalar karşısında çok iyi.
- Mesafeli duruşunu hiç bozmuyor.
NASIL BİR YENİ SURİYE
Yeni Suriye devleti...
Ülkede yaşayan Arapların, Türkmenlerin, Kürtlerin, Şiilerin, Sünnilerin, Nusayrilerin, Alevilerin, Dürzilerin, Hıristiyanların ortak devleti olursa... İşler yolunda demektir.
*
Yeni Suriye devleti...
Ülkede yaşayan unsurları dışlarsa, sadece belli bir kesimi, özellikle de İslam’ın bir yorumunu tüm ülkeye egemen kılmaya kalkarsa... İşler fena halde çıkmaza girecek demektir.
E HANİ SURİYE’DEKİ GELİŞMELERİN ARKASINDA İSRAİL VARDI
İSRAİL, yeni Suriye’ye saldırdı. Hem de en ağır biçimde.
*
Netanyahu, bu saldırıyı şöyle gerekçelendirmiş:
“Esad rejiminin terk ettiği stratejik askeri kabiliyetler, cihatçıların eline geçmesin diye bombalandı.”
*
Buradan şöyle bir sonuç çıkar:
*
Demek ki Esad’ın elindeyken İsrail açısından tehdit içermeyen stratejik askeri kabiliyetler, yeni rejimin eline geçerse...
İsrail açısından süper tehdit olacakmış.
*
O zaman soralım:
E hani Suriye’de olup bitenler, Amerika / İsrail projesiydi? E hani İsrail, yeni rejimden gayet memnundu. E hani İsrail, Esad gittiği için pek mutluydu?
YILIN KİŞİSİ DEĞİL YILIN KATİLİ
DÜNKÜ Hürriyet’in arka kapağında Time’ın geleneksel anketiyle ilgili haberin başlığı şöyleydi: “Yılın kişisi kim olacak.”
Adaylar: Trump, Elon Musk, Galler Prensesi Catherine falan derken bir de Netanyahu.
*
Netanyahu söz konusu olduğunda kategorinin şöyle değişmesi gerekir: YILIN KATİLİ. Çünkü yıl içinde Netanyahu’nun öldürmediği çocuk, öldürmediği kadın kalmadı Filistin’de.
ATATÜRK’ÜN UYDURMA SÖZÜ BİLE TAYYİP ERDOĞAN’I DESTEKLİYOR
OLAYLAR dizisi şöyle gelişti:
- Bir vatandaş, yıllar önce Atatürk ile ilgili bir söz uydurdu.
- Sözcü gazetesi, bu uydurma sözü 13 yıl önce “Atatürk diyor ki” diyerek koskocaman manşet yaptı.
- Ekrem İmamoğlu da bu uydurma sözü gerçek sanıp ekranda Suriye’deki gelişmeleri yorumlarken kullandı.
*
Peki ne diyor uydurma söze göre Atatürk?
Tam olarak şöyle diyor:
*
“Bir gün, Cihan Harbi’nden sonra Ortadoğu’da kurulan suni devletlerin halkları ayaklanacaktır. O gün geldiğinde yeni kurduğumuz Cumhuriyetimizin yöneticileri, bu halkların değil emperyalist güçlerin yanında yer alırsa aynı akıbete kendileri uğrayacaktır.”
*
İyi de bu uydurma söz bile Tayyip Erdoğan’ın Suriye politikasına destek çıkmıyor mu?
Tayyip Erdoğan da Atatürk’ün uydurma sözünde işaret edildiği gibi... Suriye halkı ayaklanınca halkın yanında yer almadı mı? Bugün bile Erdoğan, “Suriye halkının yanındayız” demiyor mu?
*
Kısacası olup biten şu:
Adamlar, resmen uydurma Atatürk sözüyle bile Tayyip Erdoğan’a destek çıktıklarının farkında değiller.
AK PARTİ KONGRELERİNE ŞÖYLE UZAKTAN BAKINCA
- Son Suriye gündemi, AK Parti’ye yaramış görünüyor. Son günlerdeki AK Parti kongrelerinde bunun emarelerini görmek mümkün. En son Gaziantep İl Kongresi, Erdoğan’ı çok mutlu etmiş.
- Bir heyecan gelmiş AK Parti teşkilatlarına. Kongrelerdeki coşkulu hava, bunun göstergesi. Psikolojik üstünlüğün kaybedilmesinin yol açtığı motivasyon düşüklüğü yavaştan ortadan kalkıyor gibi.
- Erdoğan, il kongrelerine çok önem veriyor. Suriye gündeminin dayattığı yoğun gündeme rağmen elinden geldiğince il kongrelerine katılıyor. Parti teşkilatını motive etmeye çalışıyor.
- Peki ya yenilenme? AK Parti teşkilatları yenileniyor mu? AK Parti yetkilileri, kongrelerde yüzde 65 / yüzde 70 oranında bir yenilenme hedeflendiğini söylüyorlar.
- Peki arıza çıkıyor mu? AK Parti Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir’in yönetiminde gerçekleşen kongre sürecine baktığımızda şu ana kadar parti içi barışı zedeleyen bir olay çıkmış değil. Sancısız bir yenilenme süreci yaşanıyor.
- AK Parti açısından sahadaki hareketlilik, sadece kongrelerle gerçekleşmiyor. “Türkiye Buluşmaları”, “Gençlik Buluşmaları”, konut teslim törenleri ve çeşitli açılışlarla besleniyor.
Paylaş