Paylaş
Bunun üzerine anne Eylem Tok, çocuğunu kaptığı gibi Mısır’a kaçırdı.
*
Bu olaydan hareketle herkes birbirine şu soruyu soruyor:
*
“Senin çocuğunun başına gelseydi sen ne yapardın?”
*
Sohbetlerde, ortamlarda, alemlerde bu soru soruluyor.
Yakında dizisi bile çekilir bu sorunun.
*
Oysa bu soru, çok yanlış bir sorudur.
Asıl sorulması gereken soru şudur:
*
“Senin kardeşin, oğlun, abin, ablan 17 yaşında bir çocuk tarafından trafikte öldürülseydi ve katilin annesi çocuğunu alıp da Mısır’a kaçırsaydı... Sen ne yapardın?”
*
Sohbetlerde, ortamlarda, alemlerde bu soru sorulmalıdır. Dizisi çekilecekse bu sorunun dizisi çekilmelidir. Empati yapılacaksa bu soru üzerinden yapılmalıdır.
BAYAN VUKUAT
6 ay önceydi. CHP’nin Afyon İl Kurultayı vardı.
O dönem CHP Grup Başkanvekili olan Burcu Köksal, kurultay salonunda Kastamonu CHP Milletvekili Hasan Baltacı’nın üzerine yürümüştü.
Bağırıp çağırmalar, “hırsızlar dışarı” diye slogan atmalar, ayılıp bayılmalar falan.
Burcu Köksal
Hepsini yapmıştı Burcu Köksal.
*
O gün bir mim koymuştum Burcu Köksal ismine. Kendisini zihnimde “Bayan Vukuat” olarak kodlamıştım. Çünkü vukuat potansiyeli hayli yüksek biri olarak görmüştüm kendisini.
*
Gün oldu devran döndü ve Burcu Köksal, vukuat potansiyelinin hakkını verdi, yeni bir vukuata imza attı.
Şöyle bir vukuat:
*
Afyon Belediye Başkan adayı olan Burcu Köksal, “Kazanırsam DEM hariç bütün partilere kapım açık olacak” dedi. Partisinin Genel Başkanı Özgür Özel, bu yaklaşıma itiraz ederek “Dili sürçmüştür, düzeltme yapacaktır” diye kibarca uyardı. Burcu Köksal ise bunun üzerine “Dilim sürçmedi, sözümün arkasındayım” diyerek Genel Başkanı’nı resmen taca çıkardı.
*
Bu işin sorumlusu Burcu Köksal mıdır?
Değildir tabii ki.
Bu işin sorumlusu benim bile uzaktan bir bakışla vukuat potansiyelini fark edebildiğim Burcu Köksal’ı Afyon’a aday yapan Özgür Özel ve parti yönetimidir.
Kendileri etmişlerdir, kendileri bulmaktadırlar.
AMAN BURCU HANIM DUYMASIN
DEM hariç bütün partilere kapısının açık olacağını söyleyen CHP Afyon adayı Burcu Köksal, acaba partisinin Esenyurt adayının yaptığı açıklamayı duydu mu?
*
CHP Esenyurt adayı Ahmet Özer şöyle demiş:
*
“DEM Parti, bu ülkenin barışı için teminattır.”
*
DEM hariç bütün partilere kapısının açık olacağını söyleyen Burcu Köksal, partisinin Esenyurt adayının bu açıklamasını duyduğunda ne yapar acaba?
Bayılır mı? Sinirlenip partiyi basar mı? “DEM dışarı” diye slogan atar mı?
İMAMOĞLU KARŞITI EN ETKİLİ PROPAGANDA
SEÇİME günler kala Üsküdar / Çekmeköy metro hattında arıza yaşanmış.
*
Görüntüleri izledim:
Büyük bir kalabalık çaresiz kalıyor. Üsküdar ve Altunizade istasyonlarında turnikelerin önüne bant çekiliyor. Güvenlik görevlileri, metroya binmek isteyen yolcuları otobüslere yönlendiriyor.
*
Hiçbir söz, hiçbir slogan, hiçbir reklam filmi, hiçbir seçim şarkısı...
Şu olayın Ekrem İmamoğlu aleyhine oluşturacağı etkinin kıyısından bile geçemez.
ÜRETEN KADINLAR GÜNÜ
SANIRIM asosyal biri olup çıktım. Törenlerden, etkinliklerden, davetlerden alabildiğine uzak duruyorum.
Ancak Halkbank’tan “Üreten Kadınlar Yarışması Ödül Töreni” için davet alınca “Nereye kadar bu asosyallik” deyip gidiverdim.
*
Törende Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Aile Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile ayak üzeri selamlaştık. Bakan Şimşek alabildiğine mesafeli, Bakan Göktaş ise alabildiğine sıcaktı.
*
8 Mart için “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” denir. Halkbank, bugünü biraz “Üreten Girişimci Kadınlar Günü” haline getirmiş.
Nezihe Filiz Toker, Hazan Günay, Şükrüye Özbilen, Çiğdem Kacar Selimoğlu... Kendi kategorilerinde ödüle layık görülen kadınlardı. “Nevruz Kadın Girişimi Kooperatifi” ise kadın kooperatifi kategorisinde ödül aldı.
*
Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan’ın verdiği bilgilerden aldığım notları iletiyorum:
Halkbank’ın verdiği kredilerle kadın girişimcilerin yıllık ortalama ciroları yüzde 66, ihracat hacimleri ise yüzde 56 artmış. Ayrıca 75 bin ilave istihdam sağlanmış.
*
Kadınlar Günü’nün en güzel kutlamasıydı izlediğim tören. Edebiyat yapmak yoktu, çiçek böcek diye lügat paralamak yoktu. Somut katkı vardı. Somut üretim vardı.
MANDALİNAYI BODRUM’A GETİREN AİLENİN TORUNU
CHP’nin Bodrum adayı Tamer Mandalinci. Soyadı ilgimi çekti. Meğer 1930’lu yıllarda mandalinayı Bodrum topraklarına ilk kez getiren Mehmet Hilmi Mandalinci’nin dördüncü kuşak torunuymuş.
*
Yaşı da pek genç Tamer Mandalinci’nin. 1994 doğumlu. Seçilirse en genç başkan olur mu bilmiyorum ama en gençler arasında olacağı kesin.
*
Bodrum’un en önemli sorunu olarak su sorununu görüyor Mandalinci. DSİ ile işbirliği yapıp bu sorunu çözeceğinin sözünü veriyor.
Paylaş