Bir mesaj aldım kendisinden. Serzeniş ve sitem dolu bir mesaj.
*
İçerikten bağımsız olarak önce şunu söylemeliyim:
*
Eleştirinin “düşmanlık” olarak algılandığı şu süreçte... Özgür Özel’in bu modaya uymaması çok hoşuma gitti. Sert eleştiriye karşın diyaloğu sürdürmek, medeni bir tutumdur. Bu yüzden Özgür Özel’e bin teşekkür.
*
Özgür Özel, mesajında “darbe” metaforunu kullandığı konuşmasının öyküsünü anlatmış.
- BİRİNCİ ÇAM: “Gecenin üçünde darbeyi yapan gençler olursa ben o darbeye teslim olurum arkadaş” türü bir şeyler söyledi Özgür Özel. Hadi manasız bir gençlik goygoyu yaptın. Hadi lüzumsuz bir gençlik güzellemesine giriştin. Bunu ne diye “darbe” üzerinden yapıyorsun ki? Darbe demeden gençlere şirinlik yapılamıyor mu? Demokrasiyi içselleştirmiş bir zihinden böyle bir metafor çıkar mı?
*
- İKİNCİ ÇAM: Cumhurbaşkanlığı seçiminin en tatsız hatırası, İmamoğlu ile Yavaş’ın seçim gecesi milletin huzuruna çıkıp “Aramızda kalsın, kazandık” falan demeleriydi. CHP Lideri Özgür Özel, unutulması gereken bu tatsız hatırayı herkesin aklına getirecek bir iş yaptı. Katıldığı bir mitingde “Aramızda kalsın. Sakın söylemeyin. Anketlerde öndeyiz ha! Çok iyiyiz” dedi.
MACRON’UN BOKS FOTOĞRAFINA DAİR
- Putin’in fotoğrafa bakıp “Tutmayın küçük enişteyi” demesi kaçınılmaz.
*
- İkinci Napolyon olacaktı, ikinci Zelenski oldu.
*
“Benim adaylığım sayesinde Hatay’ı AK Parti kazanacak. Madem öyle... Atsınlar bana üç beş milyon dolar.”
*
Gökhan Zan, bu ahlaksız arzusunu kendi dar çevresinde fısıldamaya başlayınca...
Gökhan Zan’ın işinin bitmesini en çok kimler istiyorlarsa onlar harekete geçiyorlar.
Hemen bir aracı bulup kumpası kurduruyorlar.
*
Kumpasın temel amacı şu:
“Bunu da gördük, artık bundan daha fazlası yaşanmaz” diyoruz.
Ancak hemen daha ileri boyutta bir olay yaşanıyor.
Ve daha fazlasını görmüş oluyoruz.
*
Futbolun kendi dinamikleri içindeki aktörler, sorumlu davranmaya yanaşmıyor.
*
- Kulüp başkanları, olayları yatıştırmak yerine tahrik edici tutumlar alabiliyorlar.
Olayı öğrendiğim anda şöyle dedim:
*
“Bir meczubun yaptığı sersemlik ve saçmalıktan başka bir şey değil.”
*
Çünkü şundan eminim:
Birbirinden farklı bin türlü dindarlık biçiminin yaşandığı ülkemizde bütün dindarlar, elde Kuran İmamoğlu’nu protesto etmenin saçmalığın daniskası olduğu konusunda hemfikirdir.
Ekrem İmamoğlu’ndan nefret etse bile
- Ordu’da Hilmi Güler yeniden başkan olacak.
*
- Beşiktaş ve Şişli’de değişen bir şey olmayacak. CHP rekor kıracak.
*
- Şanlıurfa’da Yeniden Refah’tan aday olan Kasım Gülpınar, biraz oy tırtıklasa da Zeynel Abidin Beyazgül’ün seçilmesine engel olamayacak.
*
- Maçoğlu, Kadıköy’de umduğunu bulamayacak.
*
Hiçbir konuda birlik sağlayamayan Türkiye, ilk kez Eylem Tok ve oğluyla ilgili aynı hislerde buluştu.
*
New York fotoğraflarından önce...
Öfke vardı. Kızgınlık vardı. Ayıplama vardı.
*
New York fotoğraflarından sonra ise...
Nefret var. Tiksinme var. İğrenme var.
*
Tarafsız Bölge bitti.
Arabaya bindim. Eve doğru giderken telefonuma fotoğraflar gelmeye başladı.
New York’ta yaşayan bir arkadaşımdan geliyordu fotoğraflar.
*
Eylem Tok ve oğlunun New York sokaklarında kayıtsızca, sırıtarak, pişkince, fütursuzca dolaştıklarının fotoğraflarıydı bunlar.
Sonra baktım:
Fotoğraflar internete düştü ve hızla yayıldı.