Ankara, Ukrayna sürecini 11 ay önceden öngörmüştü

Gazze’nin çocukları kara gözlü, esmer tenli olduğu için katledildiler. Bombalarla vücutları parçalandı, hastane kuvözlerinde bedenleri çürüdü, açlıktan ve soğuktan donarak öldüler. Kimse kılını kıpırdatmadı.
Çünkü onlar Filistinliydi. Çünkü onlar siyah tenli, kara gözlüydü. Sarı saçlı, mavi gözlü çocuklar da ölmesin, kara gözlü, siyah tenli çocuklar da ölmesin.

TRUMP’IN TEHDİDİ

Şimdi Ukrayna için barış süreci, Gazze için yeniden savaş tamtamları çalıyor. Çünkü Ukrayna’nın 500 trilyon dolarlık nadir element yataklarına göz dikmiş durumda. Savaşla, tehcirle, etnik temizlikle sindirdiği Gazze için başka planları var. Gazze’yi satılık bir emlak olarak görüyor.

Trump, “Cumartesi 12.00’ye kadar Gazze’deki tüm esirler bırakılsın yoksa kıyamet kopsun” dedi. Ateşkes şartlarına uymayan İsrail ama bedeli ödeyecek olan Gazze’nin çocukları.

Bu dünyanın ne adaleti var ne de vicdanı.

ADIM ADIM BARIŞA

Bu çifte standarda rağmen Ukrayna’da barış umudunun doğması sevindirici. İlk barış masası İstanbul’da kurulmuştu. Anlaşmaya varılmıştı ama İngilizler, Ukrayna heyetini masadan kaldırdı. Çünkü onlar savaş istiyordu.
 Trump, Ukrayna savaşını bir günde bitireceğini seçim vaadi olarak açıklamıştı.

GİZLİ GÖRÜŞTÜLER

Göreve geldikten sonra Putin’le birkaç kez telefonda görüştüler. Bunlar gizli görüşmelerdi. En son görüşmeyi kamuoyuna açıkladılar. Yoksa onun öncesi var. Trump ile Putin telefonla görüştüklerini söyledi ve “Rusya ve Ukrayna savaşında ölümleri durdurmak istediğimiz konusunda anlaştık” dedi. Putin, Trump’ı Rusya’ya davet etti. Trump, görüşmenin Suudi Arabistan’da olacağını Veliaht Prens Selman’ın da katılacağını açıkladı. Trump zaman geçirmeden Zelenski ile de görüştü. “Zelenski de, Putin gibi barış istiyor. Savaşla ilgili çeşitli konuları ele aldık” diye açıklama yaptı.

SAVUNMA BAKANI AÇIKLADI

ABD Savunma Bakanı Hegseth’den ise Avrupa’yı şok eden açıklama geldi.

1-Ukrayna’nın 2014 sınırlarına dönmesi gerçekçi değil.

2-Ukrayna’nın NATO üyeliği de olmaz.

3-Savaştan sonra ABD askeri de yollamayız.

4-Güvenlik garantisini Avrupalı olan ve olmayan askerler versin. Yollanacak askerler NATO dışı kalır. NATO’nun 5. Maddesi de işlemez.

5-Hayali hedefler sadece savaşı ve acıyı uzatır.

SAVAŞ OLMAZDI

Ukrayna’nın NATO’ya alınmayacağını savaştan 24 saat önce açıklasalar, bu savaş olmazdı. Ama o zaman ABD savaş istiyordu. Şimdi ise barış istiyor.
Peki neden? Çünkü Trump gerçeği var. Trump, Ukrayna’ya harcanan milyar dolarları yanlış buluyor. Zelenski için, “Tarihin en büyük pazarlamacısı. ABD’ye her gelişinde 60 milyar dolarla dönüyor” demişti.

HEDEF ÇİN

Ama tek sebep o değil.

1- Trump, ABD ekonomisini güçlendirecek kaynaklar peşinde.

2- Ukrayna’ya savaşın faturasını çıkaracak. Ukrayna’nın 500 trilyon dolarlık nadir element yatakları gözünü kamaştırıyor.

3- Ama hepsinden önemlisi Trump’ın hedefi Rusya değil, Çin.

AVRUPA ŞOKTA

Trump ile Putin’in telefon görüşmesi ile Ukrayna savaşının bitirilmesi için adım atılırken Avrupa liderleri yoktu. Beyaz Saray süreçte Avrupa’dan herhangi bir ülkenin yer almayacağını ilan etti.

ANKARA’YA SÜRPRİZ OLMADI

Bu gelişmeler Avrupa için şok etkisi yarattı ama Ankara için sürpriz olmadı.

Ankara’da 2024 yılının mart ayında yapılan bir toplantıdan size bir değerlendirme aktaracağım.

“ABD müesses nizamı Trump’ın gelişine hazırlanıyor. Trump gelirse ‘bu benim savaşım değil’ diyecek. Avrupa’ya ‘savaşacaksanız siz devam edin ama ben para ve silah vermem’ diyecek. ‘Silahı parayla veririm’ diyecek. Trump gelirse Putin’le oturup ABD-Rusya ilişkilerini düzenleyecek. Trump, ‘Rusya değil asıl hedef Çin’ diyor. ABD’nin Ukrayna politikasında 2024’te bir değişiklik görmüyoruz. 2025’in ilk yarısında müzakere masası kurulabilir”.

Avrupa burnunun ucunu göremezken, Türkiye bunu 11 ay önceden öngörmüştü. Hatta barış masasının nisan ayında kurulabileceği söylenmişti.

ÜLKÜCÜLERİN LİDERİ OLAN CHP MİLLETVEKİLİ

68 kuşağının dünyayı kasıp kavurduğu bir dönemdi. İstanbul ve Ankara’da öğrenci olayları fırtına hızıyla devam ediyordu. Ankara’daki eylemlerin merkezi Cebeci’deki Siyasal Bilgiler Fakültesi ve ODTÜ’ydü. 68 kuşağının liderlerinden olan 12 Mart muhtırasından sonra idam edilen Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan’ın ODTÜ’de olduğunu hatırlattıktan sonra başka bir şey söylemeye gerek var mı? Peki o zaman ODTÜ’lü ülkücülerin lideri kim?

DENİZ GEZMİŞ

Deniz Gezmiş’lerin odasını bastıkları Ülkü Ocakları başkanı kim?

Amerikan Büyükelçisi Komer’in aracının yakıldığı bir dönemde 27 Mayıs darbesinin kudretli albayı Alparslan Türkeş’i ODTÜ’ye davet ederek konferans vermesini sağlayan kişi bugün CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici.

Milliyetçi dünyanın önde gelen romancılarından Emine Işınsu’nun “Canbaz” isimli romanında ülkücü gençliğin lideri olarak anlatılan, “İlhan Kasapoğlu” bugünkü CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici. Sivas Zara’da Kasapoğlu sülalesi olarak bilindikleri için romanda İlhan Kasapoğlu olarak geçiyor.

İBRAHİM TATLISES

Peki Erzurum’da ülkücülerin düzenlediği bir etkinlikte sahneye çıkıp türkü söyleyen ünlü sanatçımız kim? İbrahim Tatlıses...

Bu bilgiler ve daha fazlası ülkücü hareketin entelektüellerinden Hakkı Öznur’un hazırladığı 9 ciltlik, “Ülkücü Hareket” kitabında yer alıyor.

TÜRKEŞ “YAZ” DEMİŞ

Hakkı Öznur’u merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun yanında mücadele ederken tanıdım. Hayatını ülkücü hareketi yazmaya ve anlatmaya adamış bir dava adamı.

Alparslan Türkeş’in, “Milliyetçi Hareket’in tarihini yazmalısın” dediği Muhsin Yazıcıoğlu, sürekli olarak teşvik ettiği için bu işi hayatının gayesi yapmış.

Hakkı Öznur dönemin tanıklarıyla konuşarak hazırladığı kaynak niteliğindeki eserinde ülkücü hareketin mücadelesini ve çektiği çileleri de anlatıyor.