Paylaş
Sarı kırmızılıların gol yememelerinin tek sebebi Muslera’ydı. Beşiktaş’ı derbiye döndüren ise Uruguaylı file bekçisinin hatası oldu. Güneş, hamleleriyle maça damgasını vurdu.”
YILIN son derbisi, “Avrupa Ligi’nden elenerek morali bozulan ve üstüne maça ‘kaleci krizi’yle hazırlanan Beşiktaş mı, yoksa zaten sorunları olan ve bunu en derinden yaşayan Galatasaray mı geri dönecek?” sorusuna cevap da verecekti. İlk yarıda cevap çok net Beşiktaş’tı.
Bu bölüm Beşiktaş-Muslera derbisi gibiydi. Siyah beyazlı oyuncuların hem çok istekli hem de devamlı arayış içinde olduğu bir 45 dakika seyrettik. Beşiktaş, son dönemdeki en etkili oyununu oynadı ama karşısında Avrupa’nın en iyi kalecilerinden biri olunca sonuç alamadı.
Galatasaray’ın deplasmanda oynadığı Atletico Madrid maçını son zamanlardaki en kötü ve dip yaptığı maç olarak görmüştüm. Fakat, Beşiktaş maçı bunu da geçerek zirve yaptı. Maçı izleyenlerin sadece tek bir tarafa bakmaktan boynu tutulmuştur. Çünkü, ilk yarıda oyun tamamen Galatasaray yarı alanında geçti. Galatasaray’ın ilk yarıyı gol yemeden tamamlamasının tek sebebi Muslera’ydı.
İKRAM BİR GOL
İkinci yarı garip başladı ve devam etti. Aslında, maçın önüne geçen kaleci endişesi gerçekleşti ve Galatasaray golü buldu. Hadi bu durum az oynamış bir kaleci için olasıydı ama Muslera’nın, Beşiktaş’ı maça döndüren hatası onun standartlarında biri için normal değildi. Her şeye rağmen yine o Muslera yaptığı kurtarışlar ile takımını ayakta tutan adam, bu sayede Galatasaray da oyuna ve tempoya ortak oldu.
Fakat maçı ‘kulübe’ kazandı. Şenol Hoca, elindeki etkili silahları sahaya sürdü ve sonucunu hem oyun hem de gol ile gördü. Mustafa Hoca’nın ise bu konuda eli kolu bağlı. Çünkü, Şenol Hoca oyunun sonucunu değiştirecek isimlere sahipken, Mustafa Hoca sadece oyunu tutacak, en fazla skoru koruyabilecek isimleri oyuna alabilirdi. Zaten sahada verimli oyuncu sayısı az olunca bir de kenardan durumu değiştirecek oyuncun yoksa teslim olur-sun.
VE ŞENOL GÜNEŞ DAMGASI
G.SARAY’ın maç boyunca girdiği pozisyon sayısı 1 ya da 2’dir. Kaldı ki gol bile, büyük bir hata sonucu geldi. Devre arası çalışmaları ve transferler, bazı sorunları halleder ama iki ezeli rakibe karşı puan farkları kolay kapanmaz. Beşiktaş’ta, Oğuzhan müthiş oynadı. Şenol Hoca müdahaleleri ile maça damga vurdu.
BASİT İŞİ DE YAPAMADILAR
OYUNU kabul etme ve mağlup olmadan dönme düşüncesi Galatasaray için bir strateji olabilir. Galatasaray ilk yarıda futbol adına yapılabilecek en basit aksiyonları bile yapmadı. Problem daha büyük. Futbolcu arkadaşların içine sokulduğu durum ve kendi aralarındaki sorunları büyüterek yaptıkları katkı olayı buraya getirdi.
Paylaş