Muslera’sız kayıp

G.SARAY-Trabzon maçlarının doğal favorisi, hele içeride oynuyorsa G.Saray’dır.

Haberin Devamı

Sadece bu da değil. Trabzon’un yenilenmesi, yeni oyuncuların takım olmayı becerememesi, futbolcuların yetersiz performansı, çok gol yiyip az atması gibi birçok sebep maçın G.Saray için rahat geçeceğini anlatıyordu.

 

Trabzonspor’un yapacağı akıllıca olan tek şey ise, maçı olabildiğince 0-0 götürmek için hata payını azaltan sıkı savunmaydı. Yoksa Galatasaray gibi bir takıma açık oynamak bu dönemde çılgınlık olurdu. Şurada hakkını da verelim. Trabzon maça akıllı, iyi analiz edilmiş doğru strateji ile başladı ve devam ettirdi. Golü bulduğu dakikaya kadar, sahada ne yaptığını bilen, kendi alanına çok doğru oranlama ile dağılan ve panik yapmayan bir takım görüntüsü verdi. Geriye ne kalıyordu? Sabretmek ve G.Saray defansının klasik hatalarından birini yapmasını beklemek.

 

Haberin Devamı

YASİN OLMAYINCA

 

G.Saray için ilk yarıdaki problemin başlangıcı Yasin’di. Dolayısı ile Podolski. Sarı kırmızılılarda oyun hızı Bruma-Yasin ikilisi ile tavan yapıyor. Bruma bir kenarda yine adam geçme ve alan kat etme işini yaparken, diğer taraf başka oyunu oynadı. G.Saray’ın hücum sepetinde kenarlar çok önemli ve Yasin oyunu tamamlıyor. O olmadığı için Podolski iyi değildi ve maçta pozisyon değişikliğine gidildi. Ama Poldi ilk yarı yoktu! Devamında Sneijder, Cavanda, Eren ve Riekerink...

 

KAZANABİLİR MİYDİ?

 

 ŞÖYLE bir Galatasaray takımının, birçok eksiği olsa da Trabzonspor’u yenmesi adaletli olur muydu? Forvetinin etkisiz, 10 numarasının kayıp, yardımcı forvetinin bitik, tek kenarı eksik, bir beki verimsiz, diğer beki sahada yok, orta sahasından ekstra işler yok. Üstelik tek kale oynadığın bir maç bu...

 

 

İKİ ALKIŞ...

 

Galatasaray uzun zaman sonra ilk defa Muslera’nın devreye girmediği hatta oyunda gözükmediği bir maçı kaybetti. Diğer taraftan, Durica ve Uğur Demirok’un mücadelesi ve savaşı da takdire şayandı. Şans da yanlarındaydı ve sezonun galibiyetini şimdiden aldılar.

 

Haberin Devamı

SİLSİLE-İ PROBLEM...

 

- G.SARAY’ın sıkıntı yaşadığı maçlar ya da yarılarda sorun silsilesinin sıralaması şöyle oluyor;

 

- Eren Derdiyok, rakip defans tarafından yakın ve sıkı markaj ile pasifize oluyor.

 

- Sneijder, ya adam adama savunma ya da ikili orta saha ile oyuna dahil edilmiyor.

 

- Selçuk ve Tolga’nın pas trafiği ile mücadele içinde olduğu için öne destek veremiyor.

 

- Carole ve Cavanda hücum desteği anlamında neredeyse yok hükmünde oynuyor.

 

- Bruma ve Yasin her şeyi yapmak zorunda kalan rakibin hedefi ikiliye dönüyor.

 

G.Saray, şimdiye kadar oynadığı maçların ikinci yarılarını kazansa da, genelini iyi oynamadı. Ama ilk yarı kötü bitmişse soyunma odasından dönüş de farklı oldu.

 

Haberin Devamı

RİEKERİNK’ E SORULAR... 

 

 CAVANDA’nın kötü oynadığı ve bek desteğinin ciddi ihtiyaç olduğu maçta Sabri girmez mi? Hızlı oyun ihtiyacı varken Yasin direkt maça başlamaz mı? Hadi başlamadın, sahada yokları oynayan Poldi’nin yerine oyuna girmesi gerekmez mi? Maçın son bölümünde kazanılacak faulleri en iyi kullanan adam Selçuk çıkar mı? Kendi sahasında oynayan rakibe karşı, Eren’e ceza alanına orta yapmak gerekmez mi?

Yazarın Tüm Yazıları