Hız herşeydir

Maçın ilk çeyreği ‘oynanmadı’ desek yeridir.

Temponun çok düşük olmasının sebebi, bizim isteğimizin bu olması ve Yunanistan takımının oyun kurgusuydu.

Topu hızlandırıp, düşüncemizi çabuklaştırdığımızda ilk yarının ortaları gelmiş ve Hakan ile pozisyonumuzu yakalamıştık.

Hazırlık maçı olması sebebiyle bazı oyuncularımızın kredisi var ama diğer oyuncuların yok.

Ahmet Çalık, İsmail, Cenk hatta Ozan, bu maçları büyük fırsat bilmeli ve Fatih Hoca’nın hafızasında kendilerine yer edinecek oyunlar oynamalı.

Çünkü, oynanan her maçı hoca not alıyor ve küçük bir tüyo vereyim, hoca unutmaz. Asla...

ÜRETEMİYORLAR

İlk yarının ortasından itibaren tempoya dokunduk ama yeterli olmadı.

Arda’nın fiziki durumunu göz önünde bulundurarak kendisini ikinci yarıya saklaması hem ekonomik, hem de çok ihtiyaç olacak anlar için önemli.

Kaldı ki, bundan önceki maçlarda örneği çok bu durumun...

İkinci yarı daha istekli ve çabuk bir milli takım başlangıcı oldu.

Hocanın Emre ve Yunus Mallı’yı görme isteği, aynı zamanda kazanma düşünecisinin de yansımasıydı.

Kazanmak adına yapılan müdahalelerin hepsi, Yunanistan’ın kalabalık ve ayrışmayan defansına takıldı. Bilindik meşhur Yunan savunması günündeydi ama Yunanistan sadece savunan ve artık üretemeyen bir takım olmuş.

NET OYUN...

YUNUS Mallı, topla iyi ve çabuk bir oyuncu. Burak geldiği zaman Arda ile beraber iyi işler yaparlar.

Ahmet Çalık, risksiz ve net oyunuyla iyi izler bıraktı.

Taraftara ayrı bir değinmek lazım. Maçın Fatih Terim Stadı’nda olması, konumu itibarı ile dezavantaj gibi görünebilir.

Fakat stat doluydu ve ilgi iyiydi.

Bundaki en büyük etkenin, son maçlarda çok iyi sınav veren ve milli taraftar hâline gelen Konya taraftarı olduğu gerçeği yatıyor.

İstanbul seyircisi, Konya’daki etkiyi ve Anadolu’da açılacak müthiş statları gördükten sonra milli takımı tekrar kazanmak için Başakşehir’e geldi ve desteğini verdi.