DÜNYANIN hangi iyi iletişimcisine sorsanız günümüzde ülkeler için en iyi iletişim yönteminin sanat ve kültürü kullanmak olduğunu söylüyor.
Güneş ve kumsalla tanıtım yapmak, Portekiz örneğinde olduğu gibi teknoloji yatırımlarını engelleyebiliyor. Ya da Rusların yaptığı gibi yabancı gazetecileri uçaklara doldurup yedirip içirdikten sonra ülkelerine göndermenin, tanıtımda etkin bir yol olmadığı konusunda bunu önerenlerin dışında hemen herkes hemfikir.
Ülkeler de herhangi bir marka gibi başarılı olmak istiyorlarsa insanları kalplerinden yakalamak zorunda. Duygulara dokunmak ise en zoru.
Brüksel’de Avrupa Komisyonu’nun geniş giriş holünde açılan bir sergi işte bunu başardı. Heykeltıraş Hasan Fuat Sarı, 26 yıldır Finlandiya’nın Turku kentinde yaşıyor. AB Komisyonu binasında açtığı sergiye AB’nin Genişleme Genel Müdürlüğü büyük destek verdi, Koç Grubu’nun katkısı da cabası.
Sanatçının su ve çevre sorunlarını konsept olarak aldığı sergide kullanılan bisiklet tekerlekleri büyük ilgi topladı. Sergiyi her gün komisyondaki çeşitli konferansları izlemeye gelen yüzlerce kişi gezdi ve sergi defteri övücü cümlelerle doldu.
Hasan Fuat Sarı’nın Osmanlı hat sanatından esinlendiği metal heykelleri ile bisiklet tekerleklerini kullandığı eserleri, eleştirmenlerin dikkatini çekti. Sanatçı tekerleğin medeniyeti, suyun da akışkan bir madde olarak sevgiyi temsil ettiğini söylüyor.
* * *
Medeniyet ve sevginin buluştuğu bu sergide yaptığı açılış konuşmasında Genişleme Genel Müdürü Michael Leigh, Türkiye/AB ilişkilerinde bundan böyle tren kavramı yerine bisikleti kullanmayı önerdi. Çünkü dedi Leigh, bisiklet daima ileri gider.
Ben geri giden bisikleti sadece sirkte gördüğümü hatırlıyorum! Umarım AB’de bindiğimiz bisikletin pedallarını geri çevirmeye kalkışmayız.
Bisiklet üzerindeyken pedal çevirmezseniz düşersiniz.
Türkiye bugün için bisikleti yokuş vitesine alıp pedallara asılmak durumunda. Ama biz uzunca bir süre kendimizi göl kenarında gezintiye çıkmış gibi rehavete kaptırdık.
* * *
Serginin açılışında Türkiye Büyükelçisi Fuat Tanlay, Finlandiya Büyükelçisi Antti Sierla ve AB nezdindeki Daimi Temsilcimiz Volkan Bozkır da birer konuşma yapıp AB ile ilişkilerde artık sanat ve kültür gibi farklı konuları konuşmanın zamanının geldiğini söylediler. Sergiyi gezenler de Akdenizli Türk kültürüyle beslenmiş bir sanatçının Finlandiya iklimiyle buluştuğunda ortaya çıkan etkileyici sonucu gördüler. Kültürlerin buluşmasından alınan sonucu Avrupalı dostlarımıza daha fazla göstermeliyiz.
Bu arada Avrupa üzerinde pedal çevirmeye devam. Unutmayın, geri giden bisiklet sadece sirklerde olur.