Ölmeden Ölün

Nedret Özakyol, oldukça farklı bir çalışmayı Çekirge takipçilerine duyurmamı rica etti. İşte onun ağzından "Ölmeden Ölün" çalışması!

ufizm ve Celaleddin-i Rumi aşığı olan Brezilyalı eğitmen Komala, ses terapisti ve yaşamla ölüme yeni bir bakış olan "Ölmeden Ölün, Die before you die" çalışmasını dünyanın birçok ülkesinde kalbinden gelen o güzel sevgisiyle paylaşan çok hoş bir kadın. Yurtdışında katıldığım 20 kişilik bu grup çalışmasında Türkiye’den ve Müslüman bir ülkeden gelen tek bendim ve bir yabancının Rumi’nin ışığında, şiirleri ve hayat ölüm, nefes egzersizleriyle, ilahilerle ve zikrlerle tüm dünyaya bunu taşıması beni çok etkiledi. Ve kendisi şimdi Türkiye topraklarında bunu sunuyor olmanın mutluluğunu derinden hissediyor.

Ölüm ve yaşamın iç içeliğini, hayatın her anının kıymetini ve değerini, kendi ya da sevdiklerimizin ölümü kapıyı çaldığında hazır olmaktan, geride ah keşke dememeyi egzersizlerle paylaşıyor. Ölüme yaklaştıkça aslında hayatın ne kadar keyifli olduğunu, aldığımız her nefesin bir şükran, her lokmanın lezzetinin kokusunun ayrı güzel olduğunu, sevdiklerimizle geçen zamanın kıymetini, hayatı ve ölümü anlamaya başlıyoruz. Yaşam ilk nefes alma, ölüm son nefes verme... Her veriş vazgeçme, tutunmama, gitmesine izin verme...

Sıkı sıkıya tutunduklarınızdan vazgeçmeye bir çağrı... Geldiği anda gitmek, her ne yapıyorsanız, vazgeçmek yapılanlardan, tutunduklarınızdan ve özgürlüğe bir adım... İşte bu seminer, tüm bunları ve kelimelere sığdıramadıklarımı sufi teknikleriyle günlük hayatımızın içine harmanlayıp bize sunan çok derin, keyifli, farkındalık dolu deneyimsel bir çalışma.

22-25 Haziran, Mardin’de gece gündüz çok yoğun geçecek 4 günlük esas çalışma.

Ben ne yaşadım

Benim yurtdışında 7 gün olarak yaptığım bu çalışmada her ne kadar 5 yıldır yoğun olarak bu tür programların içinde de olsam bildiklerimin ne kadar bilgi olarak kaldığını deneyimsel çalışmalarda fark ettim. Hayatımın en büyük ’Hayırrr’ını herkese yansıtmaya başladığımda bunun aslında içimden ölüme hayır demek olduğunu fark ettim. Ölümle savaşmaya çalıştım, kendimle herkesle didiştim ve kaçınılmaz olarak vazgeçtim. Bunlar benim yaşadıklarımdı ve benim için çok derindi, bildiklerimin sadece bilgi olduğunu fark ettim. Belki hálá da öyledir, soğan kabuğu gibi bu çalışmalar... Ölüm ve yaşama dair ve kalbimden çok çok tavsiye ettiğim bu çalışmada esasında doğum ve ölüm anı gibi yalnız geçecek, sadece grup içinde konuşmaya izin veriliyor. Bu da katılımcıların kendi içlerinde derinleşmesini sağlıyor.

Nerede ve Neden Mardin

’Ölmeden Ölün’, Mardin’in en güzel butik otellerinden, kalın taş duvarları serin tutarken, mimarisiyle sufizmi hissettiğiniz odaları olan Erdoba Konakları’nda ( www.erdoba.com.tr).

Mardin, çünkü Mezopotamya’nın o sessiz ovasında Allah ve sonsuzluk çok kuvvetli...

Mardin, çünkü dinlerin, tarihin kesiştiği bu şehirde 4000 yıldır insanlar ölüp diriliyor...

Mardin, çünkü Mardin çağırdı... Sizi de çağırıyor... Bir gün ölümün hepimizi çağıracağı gibi... Ve eğer kıymetini bilip dolu dolu her anını hissederek yaşadıysak huzurla gidebilmek için...

Bu seminer ölüme beyinden duyduklarımız, bildiğimizi sandıklarımızın ötesinden bakıp hayatımızın değerini derinden kavramak için...

Mardin-Midyat-Hasankeyf’de gezelim

22 Haziran akşamı 20.30’da başlayacak çalışma, cuma gün ve gece, cumartesi gün ve gece, 25 Haziran pazar öğleden sonra bitecek.

Seminer çok yoğun, haliyle gezmeye fırsat yok. Bu nedenle 25-27 Haziran 1.5 gün etrafı gezmeye ayrıldı. Havalar 35 derece civarı, ancak otelin taş duvarları içeriyi serin tutuyor. Çalışmalar anlatımdan çok deneyimsel ve içsel dönüşüme odaklı. Bir katılımcı olarak çok tavsiye ederim. Bu duyuruyu ölüm noktasına gelmeden hayatlarının güzelliğini fark etmek isteyenlere iletmenizi rica edeceğim. Çok değerli bir çalışma. Hayati bir çalışma.

NOT: Nedret Özakyol’a (0532) 490 64 90 no’lu telefondan ulaşabilirsiniz.

Ayrıca dassana@dassana.org adresinden de bağlantı kurabilir, bilgi alabilirsiniz.
Yazarın Tüm Yazıları