İlişkilerin ABC’si

İlişkilerinde problem yaşamayan var mıdır? Hiç sanmıyorum. İşte belki de o yüzden bu kitap hepimiz için!

Oldukça iddialı bir ismi var kitabın: İlişkilerin ABC’si... "Yani bir anlamda bu kitabı okuyup ilişkilerin alfabesini çözmüş olacağım, öyle mi" diye burun kıvırmadım değil hani! Fakat okuduğumda hiç de öyle büyük laflar eden değil, son derece samimi bir dille, benimle hem yaşadıklarını paylaşan bir psikiyatrist hem de hepimiz gibi sorunları olan bir insan buldum karşımda.

Sanırım beni etkileyen Dr. Thomas Trobe’nin kitapta anlattığı tekniklerden çok, kendi hikayesini açıklıkla paylaşma cesaretiydi. Çünkü böylece pek çok yerde kolayca empati kurabiliyordum.

"...Temelde inanıyordum ki eğer durup da korkularımı incelersem beni ele geçirebilirlerdi. Ben de korkularımın yerine başka bir şey koyabilmek üzerine kurulu bir yaşamı seçtim. Okulda çok çalıştım, hep aktif olarak ve sosyalleşerek kendimi meşgul ettim.

Tırmanma, uzun mesafe koşusu ve rüzgar sörfü gibi etkinliklere katılarak kendime meydan okudum. Kimseyle yakınlık kurmamaya özen gösterdim, kendimi zorlayıp hep daha iyisine erişmeye çalıştım. Elde ettim, memnun ettim, onay ve takdir bekledim; hepsini içimdeki korkuları ve boşluğu hissetmemek için yaptım. Böyle yaşamanın hayatın ta kendisi olduğunu sanıyordum.

...Lise ve üniversite boyunca şartlanmam neticesinde kendime çizdiğim yolu asla sorgulamadım. Ama sonra her şey duruverdi. Harvard’dan yeni mezun olmuş, doktor olarak kariyerime devam etmek üzere tıp fakültesine yazılmıştım. İçimden bu şekilde devam edemeyeceğimi biliyordum. Okulu bırakıp California’ya gittim. Şartlanma yolunu terk ettim. Komünlerde yaşadım, esrar kullandım, yoga ve meditasyon çalıştım. O güne kadarki hayatımdan koptum. Hayattaki amacım, başarı yerine gerçeğe ulaşmak, korkudan kaçmak yerine onu anlamak şeklinde değişti. Tıp fakültesine dönüp psikiyatri dalında uzmanlaştım.

Batı psikolojisi çok ilgimi çekiyordu. Psikiyatrist olma kararım bunun bir parçasıydı. İhtisas dönemimde asistanlığını yaptığım uzman, yıllarca Fritz Perls ile gestalt psikolojisi çalışmış ve MS yüzünden tekerlekli sandalyeye mahkum olmuş bir psikiyatristti. Kendi terapime onunla başladım neredeyse bir yıl boyunca haftada 4 defa. Bu psikiyatristi bulmamın içsel bir yönlendirme sonucu gerçekleştiğine inanıyorum. Benimle çalışması boyunca beni, hakikati arayışımı kabullenip doğruladı. İlk kez kendimi ve içimde bastırdığım acıyı derinlemesine anlamamı, çocukluğumda yaşadığım olaylar sonucu nasıl duygusal olarak bu kadar donuk kaldığımı kavramamı sağladı.

Hasta-terapist ilişkimiz sona erdikten sonra bile bana yol göstermeye devam etti. Biyoenerji, gestalt, primal ve yeniden doğma gibi değişik terapi yöntemlerini inceleyip öğrenmem konusunda bana ilham ve cesaret verdi.

...Yıllarca birçok terapi yaklaşımını denedim, incelediklerim arasında Batı’ya ait belki de en etkili terapi çalışması içimizdeki çocuk ve karşılıklı bağımlılık üzerine yapılan çalışmalar oldu."

Bu çalışmalar sırasında "utanç" kavramıyla tanışan Dr. Trobe, içimizdeki çocuk çalışması sayesinde ise "şok" durumunu keşfetmiş. Ve buna çok şaşırmış. Çünkü pek çoğumuzun başına gelen ve günümüz Türkçesi’nde "kal gelme" olarak nitelenen durumu yaşadığını fark etmiş. Yani baskı altında felç oluyor, aklı karışıyor ve işe yaramaz hale geliyormuş.

İçimizdeki çocuk seminerlerinde insanların önüne çıkmaya başlayınca utancını, güvensizliğini ve diğer olumsuz iç seslerini duyup onları paylaşmış. Batı’ya ait terapi yöntemlerini araştırırken, belli bir noktada kısıtlamaların da bilincine varmaya başlamış.

Belki de ruhuna hitap edecek bir şeyler aramış demek doğru olur. Böylece rotasını Doğu’ya çevirmiş. Yani spiritüalizm ve meditasyonla tanışmış.

Bütün yaşadığı deneyimleri tıp bilgisiyle harmanlayarak kitabında çeşitli yöntemler sunan Dr. Trobe ya da diğer adıyla Krishnananda, hepimizin bireysel farklılıkları olsa da ortak temalar yaşadığımız görüşünde. Ve hatta "Belki de hepimiz aynı şeyin peşindeyizdir" diyor: Kendimizi kabullenip sevebilmek...

"İlişkilerin ABC’si" OWO Yayınları’ndan çıktı. Bağımlılıktan özgürlüğe doğru sevgi dolu bir yolculuk yapmak isteyenlere...

Krishnananda (Dr.Thomas Trobe) Kimdir?

California ve Harvard Üniversiteleri’nde eğitim görmüş bir psikiyatrist. "Face To Face With Fear", "Stepping Out Of Fear" ve "From Fantasy Trust to Real Trust" adlı üç kitap yazmıştır.

Kronik yorgunluk kurbanı mısınız

Bir tanıdığınız size kendini sürekli yorgun hissettiğinden söz ederse, içinizden ona inanmak gelmez. Ancak bu durumda tıp uzmanlarının aklına ilk olarak, arkadaşınızın kronik yorgunluk kurbanı olduğu gelecektir. Kronik yorgunluğun kesin nedenleri bilinmiyor. Sadece bir enfeksiyon hastalığından sonra ortaya çıktığı sanılıyor. Hastalarda ayrıca bellek kaybı, dikkati odaklayamama ve kas ağrıları da görülebiliyor. Bundan kurtulmak için istirahat etmek çözüm değil. Onun yerine doktor, kısa süreli hareket öneriyor. Örneğin birkaç yüz metre yürümek gibi... Sonrasında daha zor faaliyetler öneriliyor.
Yazarın Tüm Yazıları