Paylaş
-CHP Tayyip Erdoğan’la hukuken uğraşmaktan vazgeçiyor. CHP’nin milletvekili aday listelerine şaşıyorum. Meclis’te soru ve yasa önerileri ile en sıkı muhalefet yapan, en çalışkan milletvekillerinden Atilla Kart aynı zamanda Erdoğan ve AKP hakkında suç duyurusunda bulunan, sürekli hukuki takip peşinde koşan bir hukukçu, listede yok.
-CHP sorunları uluslararası hukuka taşımaktan vazgeçiyor. Bu alanda yoğun emek veren, o kurumlarla birkaç dilde yazışma yapan uluslararası saygın hukukçu Rıza Türmen listede yok.
-CHP sendikacılardan vazgeçiyor. İngiliz İşçi Partisi’ni ve Alman SPD’yi sendikalar besliyor, sosyal demokrasinin en tipik niteliği, varlık nedeni. Listelerde bir-iki kişi dışında, ara ki sendikacı bulasın.
-CHP üyelerine kalkan olmaktan vazgeçiyor. Sırf siyasete girdi diye, her türlü iftiraya maruz kalan Umut Oran yok. Oran aynı zamanda Sosyalist Enternasyonal (SE) Başkan Yardımcısı. CHP anlaşılan SE’yi pek dikkate almıyor.
-CHP sosyal medya ilişkisinden vazgeçiyor. Bu alanda teknik bilgiye sahip, ayrıca 17-25 Aralık Soruşturma Komisyonu üyesi Erdal Aksünger listede yok.
-CHP’de uluslararası bazı terör örgütlerinin deşifre edilmesi geri planda. Hem bunların peşine düşen, hem ekonomi profesörü, örgütü iyi bilen Hurşit Güneş yok.
-CHP’de Gezi geri planda. Gezi’de simge olmuş, göze batan kimse listelerde yok.
-CHP partiye taşıdığı isimlere sırt çeviriyor. Örneğin, iktisat profesörü Burhan Şenatalar yok.
SAĞA KAYDI
Elbette listelerde iyi isimler de var, genellikle önseçimden gelenler ve bazı kontenjan adayları gibi. Bununla birlikte:
-Milletvekili olarak varlığı belli bile olmayanlar var.
-Sağda bilinen bazı isimler CHP listesinde. Türkiye soluna damga vurmuş, ayrıca
sendikal mücadeleden geçen, onun çilesini çekenler yok.
-Kadın ve gençlik kolları başkanları yok. Oysa, örgütün nabzının attığı en dinamik kesim onlar.
-İş dünyasını iyi temsil edebilecek aday yok. Oysa, her sosyal demokrat partide iş dünyası denge unsuru olarak yer alır.
-Sağa kaymış bir CHP bu listelerle HDP’nin ekmeğine yağ sürüyor. HDP doğuda AKP’den, batıda CHP’den oy alabilir. Bu da, CHP’nin yüzde 26-27 bandından yukarıya çıkmasını zorlayabilir. Tam da AKP’nin tökezlediği bir ortamda.
-CHP bu seçimde de bu oranlarda dolaşırsa, seçim sonrası Kemal Kılıçdaroğlu’nun işi zor, belki de Genel Başkan olarak son seçimi. Tersi olur mu, yürüteceği kampanyaya bağlı. Ve de elbette örgütün çalışmasına.
Dışarıdaki Türkiye
-İNGILIZ BBC, Alman WDR, Amerikan CNN International, Arap El Cezire, ek olarak New York Times’tan İspanyol El Pais, İtalyan Corriere Della Sera’ya kadar Batı’nın önemli gazetelerinde Türkiye hep manşetlerde. Utandıran, iç acıtan haberlerle. Tek bir iyi haber yok.
AKP’nin üstesinden gelemediği her olayda başvurduğu yasaklar zinciri, savcı Mehmet Selim Kiraz cinayetinden Fenerbahçe’ye saldırıya kadar terör olayları, insanların boşu boşuna hapis yattığı Balyoz faciası. Ayrıca, kıyı yağması, elektrik kesintisi, dış politikada çoğu ülkeyle iplerin kopması. Özünde, demokrasiden hızla uzaklaşan, hukuktan kopan bir ülke. Ve bunca olayda hesap vermeyen, tek bir siyasinin dahi istifa etmediği bir Ortadoğu ülkesi.
Paylaş