Ailesi Rizeli ve CHP’liymiş. Kartvizitinde ‘siyaset bilimi uzmanı/kimyager’ yazıyor. Sarıyer’de 3’ü kadın olmak üzere 16 aday adayı varmış. Uzun yıllardan sonra Rize’den CHP milletvekili seçilen İnşaat Müh. Tahsin Ocaklı’nın kendisini desteklediğini söyledi.
Siyasette kadın olarak mücadele etmek zor!
“Önce mülakata aldılar, ilde komisyona çağırdılar. İki il yönetim kurulu üyesi vardı, bir de Sayın Rıdvan Budak” diye anlattı. Günde 15 aday adayını sorguluyorlarmış.
“Neden siyaset?” diye sorunca “Siyaset yapmak istiyorum; kendime de çok güveniyorum” dedi.
“Yaşadığın süreci anlatır mısın?” deyince... “Zor demek zorundayım. Çünkü toplumda siyaset erki, iktidarı erkek işi olarak algılıyor. Böyle bir algı var. Zaten çoğu işi, operasyonları, organizasyonları kadınlar yapıyor. Dolayısıyla siyaset yapmak isteyen kadınların arkasında önce kim var diye soruyor, illa bir erkek arıyorlar.
Kadınların arkasında kocaları, babaları ya da aileleri varsa güçlü olabilirler sanıyorlar. Oysa bu herkes için böyle olmak zorunda değil. Elbette hepimizin ailesinden aldığı bir görgü, terbiye, kurallar var. Bunlar karakterimizi belirliyor. Benim karakterimde kendine güvenen başı dik, güçlü bir kadın olmak oldu.”
KIŞ SAATİNE GEÇİLMEYECEK
CHP
Örgütün Başkanı Ali Rıza Özdemir, Aydınlık’a yaptığı açıklamada kurumun talebe bağlı olarak rızaya dayanan işbirliği modelleri geliştirdiğinin altına çizdi. Özdemir, Türkiye genelinde 605 cemevinin sürece dahil olduğunu, deprem bölgesindeki 55 cemevine 54 milyon lira ödenek aktarıldığını da söyledi.
“Türkiye Cumhuriyeti devletinin Alevi-Bektaşi toplumunun sorunlarının çözülmesi yönünde kararlı ve kesin iradesi var. Alevi ve Bektaşi vatandaşlarımızın 500 yıllık sorunlarını çözmek üzere devlet nezdinde resmi bir muhataplık oluşturma, Türkiye Cumuriyet’nin 100. yılında Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nı faaliyete geçirerek Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a nasip olmuştur. Aynı tarihi adımı Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy’un da hassasiyetle önemsediğini, bakanlığımızın tüm birimlerinin Alevi Bektaşi toplumunun ihtiyaçlarının giderilmesi konusunda seferber olduğunu vicdani bir borç olarak ifade etmek istiyorum.”
ANSİKLOPEDİ HAZIRLANIYOR
Ali Rıza Özdemir, bilgi kirliliğinin önüne geçmek için hem online hem de matbu olarak yayınlayacak bir ansiklopedi hazırlıkları için akademisyen ve inanç önderlerinin beş binden fazla madde tespit edip çalışmaya başladıklarını bildirdi.
GÜNÜN SÖZÜ
“Atatürk, İslam’ı çok iyi anlamıştır. Ruhunu ve özünü (felsefesini) anlamıştır. Tıpkı Hazreti Peygamber’in anladığı gibi anlamıştır.”
Prof. Dr. Niyazi KAHVECİ
ADAY NOTLARI
Hepsinde cinayet, soygun, darp, dolandırıcılık, sahtekârlık, hırsızlık, haksızlık, geçim sıkıntısı ve taciz. Modern ve çağdaş yönetim sergileyen başkanlardan, sahaya atlayıp hakem yumruklayan başkanlara. Ciğerim yandı ciğerim.
Çok üzüldüğüm bir gözlemi de belirtmem gerek. Hakemimize atılan bir yumruk Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Oysa doktorlarımıza atılan yumruklara kimse tepki göstermedi. Ağır yaralananı oldu, öleni oldu, pek umursayanı olmadı. Hâlâ doktor dövülüyor, hâlâ doktorlarımız ve sağlık personelimiz saldırıya uğruyor ama hâlâ yeterli önlemler alınmış, gerekli yasalar çıkarılmış değil. Hakeme de doktora da kamu görevlilerine de saygılı davranmalıyız. Her şeye saygısız bir toplum olup çıktığımızın hâlâ farkında değil miyiz? Can PULAK
GÜNÜN ANLAMIETNİK ayrımcı propaganda Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter laik ulus-devlet olarak kuruluşunu sanki bir ‘insanlık suçu’ gibi gösterip, ‘laik cumhuriyet’ savunucularında suçluluk duygusu oluşturmayı amaçlıyor. Biz, Cumhuriyet’in üniter laik kurucularıyla onur duyuyoruz. Cengiz ÖZAKINCI
AKP’DE EĞİLİM CHP’DE MÜLAKAT
* CHP’de belediye başkan aday adayı olan belediye başkanları için İstanbul İl Başkanlığı’nda, il yöneticilerinden ve dışarıdan oluşturulan komisyonlar aday adaylarını çağırıp mülakat yapıyor. Sorular basit denilecek seviyede. Bazı katılanlar şöyle diyor; adaylar belli bizi gaz almak için çağırıyorlar. Komisyonlarda ilginç isimler var; sendikacı eski vekil Rıdvan Budak, yine CHP eski İBB grup başkan vekili Doğan Subaşı, Ekrem İmamoğlu’na yakın bazı bürokrat çalışma arkadaşları, bürokrasiden istifa edip aday adayı olanlarla mülakat yapıyorlar.
* 17 Aralık günü İstanbul AK Parti İl Başkanlığı’nda yapılan toplantıya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ilçe, belediye, gençlik kolları ve kadın kolları başkanları katıldı, daha dar kapsamda ikinci temayül yoklaması yapıldı. Erdoğan katılımcıların görüşlerini aldı. Bize gelen bilgi sandıktan İstanbul MV. AK Parti Genel Merkez’de Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, ikinci olarak Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu çıkmış. Yine Adalar Mahmut Çelik, Ataşehir Hurşit Yıldırım, Kadıköy Ömer Şahan, Bahçelievler Hakan Bahadır, Beykoz Murat Aydın, Büyükçekmece Recep Erol, Küçükçekmece Aziz Yeniay, Üsküdar Mustafa Kara’nın adları öne çıktı.
‘Torpille’ ve gazeteci kurumlarından hiç ödül almadık çoğu arkadaşımız gibi.
Ama MESAM’dan, TV’ci ve yazar iki arkadaşımızla (Cengiz Demircioğlu ve Ali Eyüboğlu) ödül aldık. Bizim ödülümüzü Memorial Hastanesi’nin ünlü doktoru kalpçi Prof. Dr. Bingür Sönmez verdi. Bir gün önce bir arkadaşımızla Bingür hocamızı anmıştık, övgüler yağdırmıştık. Tesadüf bu ya akşam da MESAM’ın bu etkinliğinde bir arada olduk, birçok sanatçıyla tanıştık, onlardan ustalarını dinledik. Dostumuz Kahtalı Mıçe ile karşılaştık, rahmetli Fikret Otyam’ın 22 Aralık’taki anma toplantıları üzerinde sohbetler ettik.
“Şeffaflığa ve eleştiriye açık yönetimimizle sizlere hizmet vermekten gurur duyuyor ve layık olmaya çalışıyoruz. Unutulmasın biz müzik için varız.”
MESAM Yönetim Kurulu Başkanı Recep Ergül böyle diyor.
ZEKİ MÜREN YAYLASI
Ünal Ecevit’in kaleme aldığı bir yazıda Zeki Müren şöyle tanıtılıyor: “Her kazancını, bu memleketin en güzel kuruluşu TSK ve Mehmetçik Vakfı’na bağışlaması, Çanakkale Şehitliği yapılırken, Kıbrıs çıkarması yapılırken Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yardımları ve bağışları, Zeki Müren’in ayrı bir vatansever ve yardımsever oluşunun gerçekleridir.”
Halkın içinden birisi gibi yaşadığına, sahip olduğu şöhretin onu hiç şımartmadığına, tanıdığı sürece şahit olduğunu anlatan Ünal Ecevit, Niğde Çamardı’da Toroslar Dağları’nın en zirvesi Demir Kazık Köyü’nde, kaymakamlık, muhtarlık izniyle en güzel yaylalarına ‘Zeki Müren Yaylası’ adını verdiklerini ve çok sevindiğini yazıyor.
MESAM ne kadar güçlüymüş, sanatçıları nasıl kucaklıyor, haklarını nasıl koruyor.
YER Bilimci Prof. Dr. Naci Görür olası İstanbul depremine karşı vatandaşları uyarmaya devam ediyor. Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt tarafından faaliyete geçirilen ‘Deprem Dirençli Kent Esenyurt’ başlıklı programda konuşan Prof. Görür, ilçeyi depreme karşı nasıl hazırladıkları konusunda bilgiler aktarırken vatandaşlara da önemli uyarılarda bulundu.
Başkan Bozkurt tarafından faaliyete geçirilen ‘Deprem Dirençli Kent Esenyurt’ toplantısı ilçe genelindeki müteahhitlerle ve site yönetimleri ile yapıldı. Bozkurt ilçeyi depreme karşı nasıl hazırladıklarını ve yaptıkları çalışmaları sunum şeklinde anlattı. Ardından söz alan Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, halkın depreme karşı duyarlı olmasını ve kendilerini yönetenlerden bunu talep etmeleri gerektiğini vurgulayarak şöyle konuştu: “Biz her depremde binlerce insanımızı bir gecede gömüyoruz, hiç de akıllanmıyoruz. Yaşadığımız depremlere rağmen halen daha depremi yeni görmüş gibi umursamıyoruz. Sanki bize hiçbir şey olmaz gibi.
‘Hangi partiden olursan ol, hangi siyasi görüşten olursan ol eğer beni yönetmek için adaysan, bu ülkede kentlerimi deprem dirençli hale getir. Bunun için gerekli planın, programın, niyetin olsun. Eğer o programın varsa oyum senindir ama böyle ciddi bir niyetin yoksa seni sandığa gömerim’ dememiz lazım. Bu uyarıyı yapmadığımız sürece bu ülkede ne neslimizi ne de geleceğimizi sürdürebiliriz. Her depremde elli binleri bir gecede toprağa vermeye devam ederiz ve bütün dünya da bize kuşkuyla bakar.”
ÖZDAĞ: BÜYÜYORUZ
ZAFER Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, partisine yönelik baskı, tehdit ve yıldırma operasyonlarına karşı basın açıklaması yaptı. “Zafer Partisi bütün imkânsızlıklara, baskılara, ambargolara rağmen büyümeye devam etmektedir. Partimizin oy oranı yüzde 7’yi geçmiştir. Partimizi olayların içine çekmek için komplolarla karşılaştığımızı biliyoruz. ZP, her türlü hukuk görünümlü siyasi baskılara rağmen Türk Milletinin birliği, dirliği için vermiş olduğu mücadeleden vazgeçmeyecektir” dedi.
GÜNÜN SÖZÜ
“Yumruklar ve tekmeler, sadece hakem Halil Umut Meler’e değil; kutsal bildiğimiz anaya, yargıca, yüreklere vurulmuş anlamındadır. Yargı kararı, sadece sporda şiddet için değil, ülkemizdeki tüm şiddet çeşitleri için hukuka uygun, hak edici, caydırıcı ve örnek olmalıdır.” Şiddetsiz Toplum Derneği Başkanı Rıza SÜMER
BİZ KARŞILIKLI DOSTUZ
Ama kurultayın sancıları bitmediği gibi, artarak da devam ediyor. Genel Başkan Özgür Özel’in kurultay konuşmasında ve sonrasında yaptığı açıklamalarda kucaklayıcı bir dil kullanmasına rağmen, gerçeğin daha farklı olduğu CHP içinde her geçen daha yüksek sesle dile getiriyor.
Geçtiğimiz beş yılda başarılı oldukları halde, birçok belediye başkanı aday gösterilmeyecek gibi. Bunun da tek bir nedeni var, bu belediye başkanlarının kurultay sürecinde değişimci ekibin içinde yer almamaları. Anlaşılan CHP kurultay defterini kapatmamış.
Sadece büyük şehirlerde değil, örgütün kalbinin attığı ilçelerde de aynı durum söz konusu. Örneğin İstanbul’da Kılıçdaroğlu ile uyumlu çalışan ilçe belediye başkanlarının hiçbirinin aday gösterilmeyeceği söylentisi, ilgili ilçelerdeki CHP tabanında ciddi rahatsızlık yaratıyor. Üstelik bu ilçe belediye başkanlarının neredeyse tamamı, genel seçimlerde CHP’nin oyunun artırdığı ilçeler yani başarıları sandığa da yansımış ve sevilen başkanlar.
Özellikle sosyal desteklerde çok başarılı olan, 2019 yerel seçimleri öncesi “CHP gelirse yardımlar kesilecek” propagandasının tam tersini yaparak mahallelere giren ve yoksullara dokunan bu belediye başkanlarının üstü tek kalemde çizilirse, önümüzdeki haftalarda CHP içindeki kurultay sancısı daha büyük bir krize dönüşebilir. Üstelik bu krizin sadece CHP içinde değil, diğer parti seçmenleri üzerinde de olumsuz etkisi olabileceğini biliyor musunuz?
Nasıl olacağı tam olarak anlaşılmayan aday belirleme yöntemleri de tepkiyi artırıyor. Mülakat kriterleri nedir? Anketler nasıl ve kiminle yapılıyor?
TASFİYE HAREKETİ Mİ
Bu sözcüğü, yeni ekibin içindeki önemli isimler kullanıyor. Böyle bir düşünceye ve tutuma karşı büyük bir tepki hareketinin ipuçları da dikkat çekiyor. Hele başarısızlık sonucu bu hareketin daha da etkili olacağı konuşuluyor.
İstanbul’daki
PISA’da öğrencilerin; ‘fen bilimleri’, ‘okuma-yazma’ (okur yazarlık) ve ‘matematik’ alanlarındaki bilgi ve becerileri ölçülür. PISA 3 yıllık döngüye sahiptir. Ancak COVID-19 salgını sebebiyle PISA 2021, 2022’ye ertelenmiştir. 26 Temmuz-16 Eylül 2022 tarihleri arasında gerçekleşen PISA 2022’ye 85 ülke katılmıştır. PISA’da üç temel gösterge esas alınmaktadır. Bunlar; öğrencilerin bilgi ve becerilerinin profilini ortaya çıkaran göstergeler, öğrencilerin becerilerinin PISA’da anketler aracılığıyla toplanan değişkenlerle ilişkisinin nasıl olduğuna yönelik göstergeler ve öğrenciler arası ilişkiler ile okullar arası ilişkilere yönelik göstergelerdir.
- PISA 2018 sonuçlarına göre Türkiye’nin okuma becerileri alanındaki ortalama puanı 2015 yılına göre 38 puanlık artışla 466’ya, ortalama matematik puanı 34 puanlık artışla 454’e, fen okuryazarlığı alanındaki ortalama puanı da 2015 yılına göre 43 puanlık artışla 468’e yükselmiştir. Türkiye, okuma becerileri alanında okullar arasındaki farkın en yüksek olduğu 10 ülkeden biridir. Okul içi performans farkları açısından ise OECD ortalaması altında yer almaktadır. Bu sebeple Türkiye’de öğrencilerin performans sevileri okullar arasında değişim göstermekte olup, okulların içindeki değişimler sınırlı kalmaktadır.
- PISA 2018 araştırmasına katılan ülke sayısı PISA 2015 araştırmasına göre artmasına rağmen, Türkiye her üç alanda ülke sıralamasında daha üst sıralarda yer almıştır. OECD’nin PISA 2018 raporuna göre, 2003 ile 2018 yılları arasında 15 yaş grubu öğrenci sayısı arttığı halde her üç alanda da iyileşmenin olduğu tek ülke Türkiye’dir.
- Türkiye PISA araştırmalarında iyileştirme dönemine girmiştir. Türkiye’nin ortalama matematik puanı 2003 yılından bu yana en yüksek seviyesine, ortalama fen puanı 2006’dan bu yana en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Türkiye PISA 2018 araştırmasına katılan 79 ülke arasında her üç alanda da puanlarını istatistiksel olarak anlamlı artıran üç ülkeden biridir. Matematik ve fen okuryazarlığı alanlarında ise puanlarını en çok artıran ülkedir.
- PISA araştırmasına göre Türkiye 2018 yılında matematikte 42, okumada 40, fende 39’ncu sırada iken 2022’de matematikte 39, okumada 36, fende 34’üncü sırada yer almıştır. Türkiye’nin fen ve matematik alanlarındaki PISA 2022 ortalaması, PISA’da şimdiye kadar kazanılan en yüksek sonuçlardır.
Türkiye’de matematikte temel becerileri olmayan öğrenci oranında yüzde 2 puan artış yaşandı ancak daha atacak çok adımı olduğu görülüyor. Matematikte OECD ortalaması 472, ülkeler ortalaması 438 puan iken Türkiye’nin puan ortalaması 453’tür.
PISA 2022’de fen okuryazarlığında OECD ve tüm ülkelerin ortalama puanlarında düşüş görülürken Türkiye’nin ortalama puanında artış olmuştur.
İLGİNÇ ADAY ADAYLARI
Kılıçdaroğlu her geleni dinliyor sorularına cevap veriyor, artık eskisi gibi sadece dinlemiyor! Kendisini bugüne kadar ziyaret edenlerin sayısının 10 bini geçtiği belirtiliyor.
Görüşmelerde doğal olarak Kılıçdaroğlu’nun yaptığı yorumlar da kulağımıza geliyor. Bir eski milletvekili ile görüşürken, bir soru üzerine “Genel Başkanınız Özgür Özel’e sahip çıkın; o açık ve net birisi, ancak İmamoğlu için aynı şeyi söyleyemem; dikkat edin kendisi kapalı birisi” dediği konuşuluyor.
Hatırlatalım; Ekrem İmamoğlu, kurultay sonrası bir soru üzerine Kemal Kılıçdaroğlu’nu arayacağını ve helallik isteyeceğini canlı yayında söylemişti.
Aradan bir ay geçti bir gelişme olmadı. Daha da ilginci Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun telefonlarına çıkmıyormuş yakın çevresine ise “Asla bir helalleşme olmayacak öyle bir görüntü vermem” diyormuş.
Turpun büyüğü heybede; ileride demek ki kavga büyük olacak.
TÜRKİYE’DEKİ KIRIMLILARDAN YANIT
(‘PUTİN parasını verdi, Türklere cami yaptırdı’ başlıklı Kırım notları ile ilgili dünkü yazımıza yanıttır.)
Kırım