Paylaş
Köşeniz darsa bir yerde buna mecbursunuz aslında. Acemi dansöz gibi mızıklanmaktansa mikro tarzınızı yaratır minimalizmin dibine vurursunuz. İngilizce’de ‘let’s face it’ diye bir deyiş vardır.’ Kabul et ki...’, ‘gerçeğinle yüzleş’ anlamına gelir. Ataman’a yıllardır YOKSULLUĞUN EFENDİSİ demekle ne kadar haklı olduğum dün iyice anlaşıldı. Şartları zorlayarak eksikliğini, çokluğa dönüştürdü. G.Saray dokuz maçlık evinde yenilmezlik serisini bozmamak kararlılığıyla maça hızlı girdi. Ortamın enerjisini altıncı adam olarak yanına alan Ataman, kadro eksikliğini aza indirgedi.
Kafa kafaya geçilen ilk çeyrekte Fenerbahçe tek uzunlu ev sahibi karşısında ribaunt ve pota altı üstünlüğünü birlikte 29 sayı üreten Vesely ve Udoh ile dibine kadar kullandı.
HİKÂYE DAHA BİTMEDİ
SCHILB, Galatasaray adına ilk yarının atıcısıydı. Tarafların sayı kısırlığına girdiği, Fenerbahçe’nin 5 dakika sayı bulamadığı 3. çeyrekte ev sahibi, az top kaybederek skoru önde götürmeye başladı. Topu içeri yıkmayı bu sefer Cimbom başardı.
Datome krizi aşmaya çabaladı ama ona katılan olmadı. Son çeyreğe G.Saray, 53-50 önde girerken olaylar nedeniyle F.Bahçe hakem kararıyla odaya gitti. Neyse tatsızlık fazla uzamadan akıl ve hikmet galip geldi. Sahaya dönülünce komaya giren oyunda şansını iyi kullanarak daha az hata yapan G.Saray’da serinin devam etmesine imzasını Schilb attı.
Paylaş