Stratejik sektör yeniden hatırlandı

Bu satırları okuyanlar bilir yıllardır tarımın vazgeçilmesi mümkün olmayan temel bir sektör olduğunu vurgularım.

Haberin Devamı

Bazen, kuraklıkla bazen de böyle savaş ortamlarında tarımın önemi geçici süreyle hatırlanır. Ancak, tarım yaşamsaldır. Katı ve siyasi gerekçelerle ya da rant uğruna vazgeçilmeyecek kuralları olması gerekir. Türkiye’nin arazileri tarım açısından oldukça elverişlidir. Ancak insan potansiyeli ve toprağın dağınıklığı tarımın bir sektör olarak görülmesini engellemektedir. Tarımla köylülük aynı görülür/dü. Son yıllarda bu bakış kısmen değişmeye başladı. Artık, bilimsel yöntemler kullanan çiftçilere tanık oluyoruz. Ancak onlar da ağırlıklı olarak hayvancılık ve meyvecilikte. İkisinin de yatırım maliyeti yüksek olduğu için bu alanlarda bilimin ve ekonominin kuralları daha iyi işliyor. Sebze, tahıl ve hububatta işler o kadar da iyi gitmiyor tabi. Yıllardır, o yıl para kazandıran ürün ertesi yıl daha fazla ekilir ve çiftçi istediğini alamaz bir sonraki yıl da ekmez. Bu kısır döngü devam edip durur.
*
Bu yıl da ayçiçeği konusunda benzer bir durumun yaşanması bekleniyor. Ama yine de ihtiyacımız olan rekolteye ulaşacağımız büyük bir muamma. Buğdayda da, ayçiçeğinde de gübre ve ilaç pahalılığı yüzünden yeterince kullanım olmayacağı ve rekoltelerde düşme olacağı ziraat mühendisleri ve ilaç, gübre satan arkadaşlarım tarafından yüksek sesle dile getiriliyor.
*
Türkiye, bölgesinde etkili, güçlü bir ülke. Dünyanın içine girdiği yeni dalgalanmada güvenli bir liman olmak ve kendi gemisini de o güvenli limanda en az hasarla korumak telaşında. O nedenle buğday ithalatımızın yüzde 90’ını, ham ayçiçeği ithalatımızın yüzde 80’ini gerçekleştirdiğimiz Ukrayna ve Rusya arasında sorun çözmeye çalışan, taraf tutmayan tavrımız, bir yandan dünya ülkelerinde algımızı olumlu yönde etkilerken, diğer yanda tarımsal ithalat konusunda da bir kısım kolaylık sağlayabilir. Elbette özellikle Ukrayna’da tarımsal faaliyetler gerçekleşebilirse.
*
Bu yeni durum bir kez daha göstermiştir ki tarımsal üretim için gerekli, toprak, insan, alet, makine, teknoloji, gübre, ilaç ve tohum konusunda kendimize yetmeliyiz.
Cumhuriyetimizi kuranlar ne vizyonerlermiş. Yerli Malı Haftası’yla tarımsal kalkınmanın önemini hepimize göstermişler. Darısı yeni kuşaklara.
Kalın sağlıcakla.

Yazarın Tüm Yazıları