Paylaş
SESTEN hızlı yani süpersonik uçaklar için artık havacılık dünyası fazla kafa yormuyor. Zaten çok yıllar önce hava yolu yolculuğu Concorde ile sesten hızlı uçuşu denedi. Ama çok gürültülü bir uçakla son yıllarında sadece Paris-New York ve Londra-New York uçuşları yapılabiliyordu. Soba borusu gibi dar bir gövde sadece 100 yolcu alabiliyordu. Ve bir kaza sonrası bu uçaklar sistemden çekildi. Hem uçuş maliyetleri çok yüksekti hem de çevreye verdiği zarar fazlaydı. Üstelik sadece 100 yolcu taşıması yeterli değildi. Ve elbette operasyon maliyetleri çok yüksekti.
4 SAATTE AVUSTRALYA
Bu yüzden havacılık sanayi hem en güçlü ve çevreye zararı neredeyse hiç olmayan bir yakıt hidrojen ve çok hızlı yani ses hızının çok katı sürat yapabilen geniş gövdeli uçak imalatının peşine düştü. İki lider ortaya çıktı. Yakıt hidrojen ve sürat hipersonik olmalıydı. Çalışmalar yoğunlaştı. Hidrojenli prototip uçaklar denenmeye başlandı. Hipersonik için de uygun modeller oluşturuldu. NASA’nın bayraktarlığını yaptığı çalışmalara özel sektör hızla katılmaya başladı. Hipersonik, Mach 5, ses hızının 5 katı. Yani saatte 6125 kilometre yani ses hızını çok kat aşan yeni bir hidrojenli uçak, 20 saatlik Avrupa – Avusturalya yolculuğunu sadece 4 saate düşürmeyi vaat ediyor. Airbus’tan Boeing’e, Rolls-Royce’dan, Flying V projelerine; havacılık sektöründe hidrojen yakıtına geçmek için önemli çalışmalar ciddi noktalara gelmeye başladı.
SES HIZININ BEŞ KATI
Rusya doğumlu fizikçi ve seri girişimci Mikhail Kokorich tarafından kurulan Destinus, Mach 5 ve üzerinde seyahat edebilen, hidrojenle çalışan bir uçak prototipi geliştiriyor. Mach 5, 6125 km/s’nin üzerinde, ses hızının beş katı. Bu hız, Frankfurt’tan Sidney’e 4 saatten biraz daha uzun bir sürede ulaşmanızı ve Londra’dan New York’a 90 dakikada ulaşmanızı sağlayabiliyor. Uçak, bu hızlara ulaşmak için sürtünmenin önemli ölçüde daha düşük olduğu dünya atmosferinin üst sınırlarında, 50 km’nin üzerindeki irtifalarda seyahat edecek. Hipersonik uçak, kalkış ve iniş için hidrojen yakıtlı turbojet motorları kullanırken, hipersonik hızlara ulaşmak için ayrı bir ramjet roket motorunu devreye alacak. Girişim, temel olarak yarı roket, yarı uçak olan bu jetin net sıfır karbon olacağını, sadece ısı ve su buharı yayacağını iddia ediyor.
RUSYA’NIN ELON MUSK’I
Şirketi Destinus’un “Rusya’nın Elon Musk’ı” olarak tanıttığı girişimci Mikhail Korkoriç, daha önce görülmemiş hızlarda gidebilecek hipersonik kargo drone’ları geliştiriyor. Korkoriç, “Akdeniz’den yakalanan bir orkinos, denizden çıktığı gibi Japonya’daki bir restorana gidebilecek” diyor. 45 yaşındaki Korkoriç’in takımı, şimdilerde hidrojen enerjisiyle çalışan, karbon salımı yapmayan ve çok yüksek hızlarda kargo taşıyabilecek drone’lar tasarlıyor. Öte yandan, Birleşmiş Milletler tarafından desteklenen Sıfır Emisyon hedefi 2050 yılına dek net sıfır karbon emisyonuna ulaşmayı taahhüt ediyor.
KURTARICI YAKIT
- ŞU anda kullanılan yakıtlar çevre kirliği yaratıyor. Atmosferde aşırı karbondioksit salınımı ve sera fazının da etkisiyle küresel ısınmaya yol açıyor ve mevsimleri birbirine katıyor. Soluduğumuz havanın yapısı değişiyor ve dünyayı kötü bir yere sürüklüyor. Uçaklar bu konuda ciddi bir günahın sahibi. Yaşanan uçuş ve uçak sayılarının doğaya bıraktığı karbondioksit bazlı bir kirlenme artık büyük bir gerçek. Ama hidrojen çok masum bir yakıt. Çevreye zararı yok. Temiz yakıt, güçlü yakıt. Hidrojen ile çalışan sistemler için gerekli hidrojeni uçakta depolamak, büyük mühendislik sorunu. Hidrojen, herhangi bir yolcu uçağının yolculuğu için yeterli miktarda taşınmak istenirse tüm uçaktan daha fazla depolama alanı kaplıyor. Bu amaçla da hidrojenin tıpkı uzay yolculuklarında kullanılan şekliyle sıvı halde depolanması gerekiyor. Bu da yakıt olarak kullanılacak hidrojeni yaklaşık eksi 253 santigrat dereceye kadar soğutmak anlamına geliyor. Sıvı depolama sistemleri şimdilerde hızla geliştiriliyor. Bu depoların patlama vs gibi facialara yol açmayacak bir yapıda olması için sürekli deneyler yapılıyor.
HİDROJENİN PEŞİNE DÜŞENLER
- ROLLS-Royce’tan hidrojenle çalışan uçak motoru. İngiliz motor üreticisi Rolls-Royce, dünyada bir ilk olarak modern bir uçak motoruna hidrojeni yakıt olarak kullanarak güç sağlamayı başardığını açıkladı. Rolls-Royce bu çalışmayı AE 2100-A uçak motoruyla gerçekleştirildiğini kaydetti. Bu testin sıfır emisyon baskısı altında olan havacılık endüstrisi için kritik öneme sahip olduğu belirtiliyor. Rolls-Royce Holdings Plc, sıfır emisyonlu itiş gücü geliştirme baskısı altında olan havacılık endüstrisi için modern uçak motoruna hidrojen yakıtını kullanarak güç sağlayarak dünyada bir ilki başardı. Testin rüzgar ve gelgit gücüyle oluşturulan hidrojen kullanılarak dönüştürülmüş bir Rolls-Royce AE 2100-A uçak motoruyla yapıldığı da açıklandı. Proje EasyJet ile ortaklık yürütülüyor.
- Boeing, ScanEagle3 askeri insansız hava aracında hidrojen yakıt hücrelerini test ettiğini açıkladı.
- Havacılıkta hidrojen yakıtı (Airbus Zeroe projesi) Airbus, Bremen (Almanya) ve Nantes’teki (Fransa) tesislerinde Sıfır Emisyon Geliştirme Merkezleri (ZEDC) oluşturarak metalik hidrojen tanklarına yönelik çalışmalarını yoğunlaştırmaya karar verdi. ZEDC’nin amacı, ZEROe’nin gelecekteki başarılı pazar lansmanını desteklemek ve hidrojen teknolojilerinin gelişimini hızlandırmak için maliyet açısından rekabetçi kriyojenik tank üretimini gerçekleştirmek. Tank yapılarının tasarımı ve entegrasyonu, gelecekteki bir hidrojen uçağının performansı için büyük önem taşıyor.
- Flying V: Hidrojenle çalışan yeni nesil yolcu uçakları dönemi. “flying V” (Uçan V) olarak adlandırılan ve uçan bir V harfini andıran yeni nesil yolcu uçakları yakın bir gelecekte gökyüzündeki yerini alabilir. Hollanda’da bulunan TU Delft Üniversitesi Uçak Mühendisliği Fakültesi öğretim üyesi Doçent. Dr. Roelof Vos ve ekibi, Hollanda kraliyet havayolları şirketi KLM ve Airbus’un desteğiyle oldukça düşük miktarlarda yakıt tüketen yeni nesil uçak tasarımı üzerinde çalışıyor. Roelof Vos, yüzde 100 hidrojenli, kabin kısmı oldukça geniş Flying V uçakların patenti, aslında Hamburg’daki Airbus merkezinde staj yapan bir mühendis olan Justuce Benad’a ait. Benad bu tasarımı iki adet A380 model uçağın gövdesini birleştirerek yapmış. Bu uçağın kabini 6.1 metre genişliğe sahip. Uçak yüzde 100 hidrojenle çalışıyor.. Bu uçakların kuyruğu yok ve eski Fransız yapımı Concorde’lar gibi oldukça yüksek bir gövdeye sahip.
DESTINUS’LA 2 SAATTE İSTANBUL-NEW YORK
- Hidrojen gücünün sınırlarını aktif olarak test eden Destinus şirketi yakın gelecekte İstanbul-New York arasını 2 saatten daha az sürede uçabilecek bir uçağı açıkladı. Paris Air Show’da ilk kez kamuoyuna tanıtılan Destinus 3 uçağı dünyanın ilk hidrojenle çalışan süpersonik mürettebatsız jeti olacak. Yaklaşık 33 bin metre yüksekten ve ses hızının 5 katı daha hızlı olacak uçak çevreye de sıfır zarar verecek. Hidrojen yakıtı, klasik uçak yakıtı Jet A yakıtının üç katı enerji yoğunluğuna sahip ve sadece biraz ısı ve su buharı oluşturuyor. Yeni prototip, hidrojen art yakıcılarını geleneksel yakıtla çalışabilen turbojet ve ramjet motorlarına entegre ediyor.Destinus şirketi, 2030 ile 2032 yılları arasında dünyanın ilk ticari hipersonik yolcu uçağı olan Destinus S’yi piyasaya sürmeyi hedefliyor. Uçak, önerilen Mach 5 ( Saatte 6125 km) seyir hızı ve 25 yolcu taşıma kapasitesi ile tamamen hidrojenle çalışacak.
Paylaş