Yanılmadım

- Kaybetme korkusunu içinden atamayanlar, kazanmanın hazzını yaşayamazlar.
Yanıldım mı? HAYIR
Beşiktaş nasıl oynadı? Bunun yanıtını vermek için Biliç’in takımının taktiksel yanına bakalım.
Kaleye uzak oynayan bir Beşiktaş.
Ve her rakip atakta sergilenen defansif zaafiyet.
Bu anlayışla oynayan ve kazanmak zorunda olan bir Beşiktaş. Mümkün müydü? Değildi olmadı da.
Defansif zafiyetten başlayalım. Allahaşkına diyorum, devşirme oyunculardan vazgeçelim. Biliç, kulübede Franco varken, Necip’i stoper oynatıyor. En kötü stoper, orta alandan devşirdiğin en iyi oyuncudan daha iyidir.
KURAL 1: Savunma oyuncusu topun yere düşmesine izin vermez.
KURAL 2: Top yere düşse bile rakibin vurmasına izin vermez.
Ama Beşiktaş savunması Trabzon gibi çok önemli bir deplasmanda bile bu hataları yaptı.

HEPSİ DE KÖTÜYDÜ

NASIL kazanıyordu maçlarını Beşiktaş?
Fernandes iyi oynayacak, Olcay iyi oynayacak, Oğuzhan iyi oynayacak, Gökhan iyi oynayacak Beşiktaş kazanacak.
Formül buydu.
Eeee.. Bu oyunculardan hangisi iyiydi. HİÇBİRİ...
UYARI: Gökhan, Allahaşkına vazgeç şu toptan.. Ne olur vazgeç.. Vazgeç Gökhan...
Trabzon (ilk yarıda) zaten basıyor, üzerine geliyor. Senin kazanman için mücadele etmen üretmen lazım.
Yaptın mı, hayır...

AH DURAN TOPLAR

PEKİ nasıl buldu beraberliği siyah beyazlılar?
Kötü oynarsanız, tek şansınız duran toplardır. Kaderinizi o top belirler. Dün olduğu gibi.
Bu beraberlikle birlikte Beşiktaş puanını 35’e çıkarma (Kasımpaşa maçını kazanmaları halinde) şansı vardı.
Tarihin en kıymetli ikincisinin belirleneceği bir sezonda Beşiktaş ne yazık ki şansını tepiyor.

MAHKUM OYNAMAK

TRABZON: Kısıtlı kadrosu ile sezon başından bu yana Avni Aker’de hiç maç kaybetmedi.
Bu yanı olumlu ama, 14. dakikada golü bulan bir takım bu kadar da mahkum oynamamalı.



OLCAN: Bu maçın kahramanıdır. Motta’yı bitirdi. Muhteşem oynadı.

NOT: Hafta içinde Beşiktaş’ın transfer politikası ve kadro yapılanması ile ilgili eleştirilerim olacak...