Begüm’ün heyecanına ortak olmak istedim

ÖZLEM SÜER: BEN HEP DOĞANIN ROMANTİKLİĞİNİ SAVUNDUM

◊ Özlem Hanım, öncelikle koleksiyon detaylarından söz eder misiniz? Bildiğim kadarıyla neo romantik, avant-garde ve neo bohem olmak üzere üç tema var.

- Evet... Neo romantik, yeni formlarla romantizm arayışımıza, avant-garde her daim deneysel yaklaşımımıza ve neo bohem ise nomad ruhundaki hafifliğimize ithaf edildi.

◊ Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul’a katılma sebebiniz ne? Bu organizasyonun sizin açınızdan öneminden bahseder misiniz?

- Tasarım alanında uluslararası platformdaki en kapsamlı ve güncel etkinlik olduğundan, bunu ülkemizi ve kendimizi temsilde bir sosyal sorumluluk olarak görüyoruz. Bu sebeple Moda Haftası performansları bizim için her daim çok önemli.

◊ Defilelerinizde ısrarla görmek istediğiniz modeller var mı? Kimlerle çalışmayı tercih ediyorsunuz?

- İlk defilelerimizden beri
birçok yerli, yabancı ünlü isimle çalıştık. Lokal performanslarımızda Özge Ulusoy, Çağla Şıkel, Deniz Akkaya, Selma Ergeç, Sema Şimşek, Ebru Ürün, Güzide Duran, Şenay Akay, Tülin Şahin ve daha pek çok özel isim... Yeni modellerimizden ise Buse İskenderoğlu, Ecem Çırpan ve Deniz Sarı...

Fotoğraflar: Selçuk ŞAMİLOĞLU

ÖZGE’YLE HER ZAMANMUTLULUKLA ÇALIŞTIM

◊ Bu defilede Özge Ulusoy baş manken olarak podyuma çıkacak. Kendisiyle çalışmak istemenizin sebebi nedir?

- Özge ile her zaman mutlulukla çalıştım. Podyumdaki sakin tavrı tasarımla müthiş örtüşüyor. Yeri çok başka.

◊ Moda dünyasında gelinlik koleksiyonlarınızın özel bir yeri var. Belli ki gelinlik tasarlamayı çok seviyorsunuz. Biraz da ondan konuşalım mı? “Gelin” sizin için ne anlama geliyor?

- Kadının çoğul ruhu, çoklu üretim odağı, sevgi yoğunluğu ve paylaşımı... Benim için anlamı bu...

◊ Gelinlik tasarlamaya yönelmenizi sağlayan ne oldu? Çıkış noktanız neydi?

- Evlilik seramonilerine çağdaş ve artisanal bir yorum katmak, ekip olarak bizi heyecanlandıran bir hareket oldu. Red carpet ve pret-a-couture koleksiyonlarımız da her daim düğün davetlerinde tercih edildi ve müthiş geri dönüşler aldık. Pudra, ekru tasarımlarımızı müşterilerimiz gelinlik olarak tercih etmeye başladıklarında “Acaba zamanı geldi mi” diye düşündük ve Özlem Süer White koleksiyonumuzu çıkardık. O zamandan beri mutluluklarına ortak olduğumuz Özlem Süer gelinleri ile duygusal yolculuğumuz devam ediyor.

◊ Gelinlik denince çoğu insanın aklına kar beyazı tasarımlar gelir. Siz de düğünlerde beyaz görmek isteyenlerden misiniz? Yoksa pudra tonlarını, canlı renkleri de kullanıyor musunuz?

- Özlem Süer White koleksiyonumuzun adında her ne kadar “White” (beyaz) olsa da çıkış noktası olan pudra ve ekru kostümlerimizin her zaman koleksiyonumuzda vazgeçilmez bir yeri var. Romantik duruştaki “neo” yani “yeni” yorumlarımız ise renk paletimizin her zaman çoğulluğundan kaynaklanıyor diyebilirim.

◊ Bu defilenin sürpriz bir ismi var; oyuncu Begüm Kütük... Neden bir oyuncuyu podyuma çıkarmak istediniz?

- Begüm’le iletişimimiz hep derin, hep zarif oldu... Onu her zaman zevkle giydirdik. Provalarımızın keyfi ve tabii ki onun müthiş duruşu, kendisiyle bu performansımızdaki beraberliğimizi getirdi. Onun ilk podyum heyecanına büyük bir mutluluk ve aynı heyecanla ortak olmayı diledik.

◊ Gelin, düğün, gelinlik sözcüklerinin bana çağrıştırdığı ilk şey romantizm oluyor. Siz romantik biri misinizdir?

- Doğanın romantikliğini savundum ben hep... Natürel bilinç her zaman beraberinde bir saflık ve romantik duruş da getiriyor bence. Koleksiyonumuzda da zaten kullandığımız beyazlardan ziyade bu saflık kendini hissettirir.

◊ Gelinlik modasını neler belirler?

- Hayatın her alanında olduğu gibi tasarımda da trend ve yönelimler müthiş bir hızla değişiyor. Gelinlik modası da tamamen kültür yansıması... Dijitalin etkileşimi şu an için en önemli değişim sebebi... Materyal seçimleri de buna göre şekilleniyor. Örneğin o yıl doğa hassasiyeti kitleleri etkiliyorsa, bir sonraki sezon bunun bilinçdışı yansıması oluyor.

TASARIM ODAĞIMDA HEP BABAMIN CENTİLMEN DURUŞU YER ALDI

◊ Sizin moda tasarımcısı olacağınız, çocukluğunuzdan belliymiş. 5 yaşından itibaren babanızın ertesi gün giyeceği takım elbiseye ve takacağı kravata siz karar vermişsiniz. O seçimleri yaparken neler hissediyordunuz?

- Babamın centilmen duruşu ve itinalı giyinmeyi her daim sevmesi, küçüklüğümden beri tasarım odağımda olmuştur benim... Bütüne ufak bir dokunuşla etki etmek, parçaları birleştiren soyut bir düşünce bile bana heyecan verdi hep.

◊ Türk tekstili neden uluslararası arenada hak ettiği yankıyı uyandıramıyor?

- Ülkemizdeki moda ve tekstil endüstrisi, inanılmaz bir yolculuğa çok derin ilhamlar verecek güçte. Doğunun batısı, batının doğusu... Doğru ve etkili bir tanıtımın çok önemli olduğunu düşünüyorum.

HEDEFiM ULUSLARARASI PERFORMANSLARI ARTIRMAK

◊ Yeni nesil Türk tasarımcılar ve çalışmalarıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

- Günceli iyi takip ettiklerini düşünüyorum. Global bir vizyonerlik çok önem taşıyor. Lokal sentezi globale açacak bir düşünce şart.

◊ Türkiye, gelecekte dünya moda endüstrisinde söz sahibi olabilir mi sizce, ne dersiniz?

- Olmalı. Çok verimli bir coğrafya, tasarımın her alanında kural koyucu olması gereken bir tarihe, kültüre, verimliliğe sahip. Dijitali daha etkin ve yenilikçi kullanırsak, moda alanında çok daha fazla görünür olacağımıza inanıyorum. Turquerie akımı 18. yy’a damga vurdu. Bu bilgi ve iletişim hızında yeniden daha etkili olabilir.

◊ Son olarak uzun vadeli planlarınızı, hedeflerinizi öğrenebilir miyim?

- Uluslararası performanslarımızı artırmak kesinlikle... Ayrıca dijitalde yenilikçi projelerde, sanatsal bir verimlilikle etkin olmak...

BEGÜM KÜTÜK: MODELLİK YAPMAYI HİÇ DÜŞÜNMEDİM

◊ Özlem Hanım sizin duruşunuz ve enerjinizden etkilendiği için defilesinde podyuma çıkmanızı istemiş. Peki size “Evet” dedirten ne oldu?

- Önemli davetlerde ve galalarda her zaman Türk tasarımcıların tasarımlarını giymeyi tercih ediyorum. Özlem Süer tasarımlarını da sıkça giyiyorum. Kendisi en beğendiğim tasarımcılardan. Moda haftası için uzun süredir konuşuyorduk. Bu sefer karşılıklı olarak programımız uydu, nihayet gerçekleştiriyoruz. Onun kıyafetlerini taşımak o kadar keyifli ki, heyecanlanıyorum.

◊ Defilede Özge Ulusoy ile aynı podyumda olacaksınız. Onun gibi deneyimli bir modelle podyuma çıkma fikri sizi endişelendiriyor mu?

- Özge, çok beğendiğim deneyimli ve başarılı bir model. Defile tabii ki korkutmuyor, aksine onunla aynı podyumu paylaşacak olmak keyif veriyor. Modellik benim işim değil, konuk olarak podyumda olacağımdan sektörün en iyilerinden biri ile yol almak aslında büyük şans diye düşünüyorum.

◊ Bundan sonra da podyumlarda olmayı düşünüyor musunuz peki?

- Bu işlere ilk girdiğimde de hiç düşünmemiştim ki... Oyunculuk her zaman ağır bastı. Sosyal sorumluluk projeleri ve reklam kampanyaları hariç, düşünmüyorum.

◊ Modellik hakkında ne düşünüyorsunuz?

- Bana göre keyifli olduğu kadar da zor bir meslek. Hayat boyu çok disiplinli yaşamanız gerekiyor. Sağlıklı beslenmeniz, haftada en az 4 gün spor yapmanız, uyku düzenine çok dikkat etmeniz lazım. Türkiye’de ve dünyada takip ettiğim bu disiplinde yaşayan modelleri gördükçe imrenmiyor değilim ama sanırım ben uzun yıllar böyle bir hayat tarzı benimseyemezdim.

◊ Google’da bir arama yaptım, Fransa’da kültürler arası arabuluculuk eğitimi aldığınız ama sonra eğitiminizi yarıda bıraktığınız yazıyor...

- Hahaha... Arabuluculuk? Google azizliği ya da şakası sanırım. Aslında her röportajımda belirttiğim gibi Medya İletişimi eğitimi aldım. Okulu yarılamışken bırakmak gibi bir niyetim hiç yoktu. 2001 senesinde Best Model yarışmasına katıldım ve okulumu geri dönmek üzere dondurdum. Ama benim için hayatın başka planları varmış. Yarışmanın hemen ardından oyunculuk serüveni başladı. Bu meslek beni büyüledi ve her şey çok hızlı gelişti, ben de kendimi oyunculuğa adadım. Okulu unuttum sanırım. Ama gençlere önermem. Üniversite çocukluğunuzun, gençliğinizin köprüden önce son çıkışı. Tadını çıkarsın, keyfini sürsünler.

◊ Hiç planlamamışken oyunculuğa başladığınıza pişman oldunuz mu hiç?

- Yoo, niye pişman olayım? Hayata dair verdiğim hiçbir karardan pişman olmadım ben. Best Model yarışması hayatımda hep tatlı bir deneyim olarak yer alacak. Modellik yapmamak benim tercihimdi.

PARTNERİNİZLE UYUMLUYSANIZ TİYATRO TADINDAN YENMEZ

◊ Dizi, film, reklam filmi, tiyatro... Oyunculuğun her alanında varsınız. Peki sizin için önceliği olan hangisi?

- Oyunculuğu çok severek yapıyorum. Uygun proje olduğu sürece nerede oyunculuk sanatını icra ettiğimin önemi yok.

◊ Şu sıralar gündeminizde ne var?

- Sezon için yeni bir tiyatro oyunu teklifi var, onun üzerinde konuşuyoruz. Tiyatro çok heyecan verici ve adrenalin yüklü. Partnerlerinizle de uyumluysanız tadından yenmez. Ama sinemayı da çok özledim. Tekliflere açığım diyelim.

◊ Hedefiniz nedir?

- Kendi yazdığım bir tekst ile
tiyatro sahnesinde yer almak. Çok az kaldı, bekleyin.

EVLİK BU HAYATTA TAMAMLANMAMI SAĞLADI

◊ Erdil Yaşaroğlu ile 8 yıldır mutlu bir evliliğiniz var. Evlilik hayatı size ne kattı? Eşinizle birlikte katılmayı, yapmayı sevdiğiniz aktiviteler neler?

- Evlilik, hayatımda tamamlanmamı sağladı. Her mutlu evli çift gibi biz de hemen hemen tüm aktivitelerimizi birlikte yapmaktan, beraber vakit geçirmekten keyif alıyoruz. Erdil, aynı zamanda benim en iyi arkadaşım.

◊ Son olarak; ileride nasıl bir projede yer almayı hayal ediyorsunuz?

- Ah bir karar verebilsem...
Bir müzikalde yer almak da hayallerimden biri mesela...

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR