Denizde tek başına Erden Eruç

İşini gücünü bırakıp, kaçıp gidenler vardır. Şehirden, tempodan yorulmuştur; ya bir ücra köyde yaşar kıt kanaat, ya da küçük bir koyda rastlarsınız ona. Lokanta işletir. Köyünüzün filozofu olmuştur.

Belki mutludur, belki değildir, ama mutlu görünmek zorundadır. Gidecek başka yer kalmamıştır çünkü.

Kaçıp kurtulmak zaman zaman çok güçlü bir istek haline gelebilir tabii. Ama kaçmak, özünde olumsuz ve hayata katacağı değer sıfıra yakın bir eylem. Yeniden başlamak çok çekici kuşkusuz ama neye başlamak?

Bir de işini gücünü bırakıp, çok farklı bir yola sapanlar vardır. Halinden belki memnundur, belki değildir, ama bir farkı olsun ister diğer insanlardan.

Bu insanları, bir demiryolu kavşağında makas değişimiyle, bambaşka bir yere giden büyük lokomotiflere benzetirim. Bazıları modern lokomotiflerdir, bazıları uflaya puflaya giden buharlı ve çok güçlü lokomotifler.

Erden Eruç işte bu ikinci türden. Uflaya puflaya giden güçlü bir lokomotif.

Dünyanın tüm denizlerini kürekli bir tekneyle, tüm kıtaları bisikletle aşmayı, her kıtanın en yüksek dağına tırmanmayı hedefleyen bir toplumsal maceraperest.

*

Belki bilmiyorsunuzdur. Erden Eruç şu anda Pasifik Okyanusu’nda kürek çekiyor. 292 gündür kürekle aşmaya çalıştığı bu dev deniz, akıntıları ve rüzgarları ile sürekli oyunlar oynuyor ona.

Biraz kürek çekmiş olanlar bilir; zihinde odaklanma bittiğinde sürüklenmeye başlarsınız. Ya da akıntıyı yenemezsiniz, ya da akıntıya kapılırsınız.

Bu akıntı Boğaz akıntısı değil, Pasifik akıntısı. Bu rüzgar El Nino’nun kardeşi La Nina’nın yarattığı rüzgar, Marmara’nın genellikle asude rüzgarı değil.

Peki bu adamın Pasifik Okyanusu’nun ortasında işi ne?

Eğitim.

Kurduğu Kasla Git Vakfı’nın hedefleri şunlar:

1. Çocuklara kas gücü ile gerçekleştirilen araştırma ve yolculuklardan esinlenerek hazırlanmış eğitim faaliyetleriyle ilham vermek, onları bilgilendirmek.

2. Çocukların daha iyi birer yurttaş olabilmeleri için sağlık, özveri ve azim değerlerini işlemek, onları doğaya sahip çıkmaları için teşvik etmek, sigara içmemeleri konusunda telkinde bulunmak.

3. Kendine yetme mücadelesinde olan gelişmekteki toplumlara temel eğitim amaçlı kaynak, uzmanlık ve tesis sağlamak.

Bu hedefleri insanlara anlatmak için bireysel zorluk ve çabayı bu kadar üst seviyede tutmak için gerçekten farklı bir insan olmak gerekiyor. Sizi bilmem ama, benden kesinlikle farklı.

*

Teknesi alabora oldu, verimli kürek çekmek için gerekli oturağı kırıldı, akıntıların ve rüzgarın marifeti ile sıcak ama kapalı bir iklim bölgesinde; o yüzden güneş pili verimli çalışmıyor, yani içme suyu sıkıntısı yaşayabilir, yiyeceği azaldı.

Böyle bir durumda ben olsaydım diyemiyorum, çünkü olmam ama hani olsaydım, kesinlikle şu tonla yazamazdım:

"Her şeye rağmen, okyanus benim sınırlarımı zorlayıp, sabrımı yoklarken, burada metanetimi korumaya çalışıyorum. Bahtıma çıkan çok daha büyük bu mücadeleyi, başarıyla karaya ulaştırma sorumluluğunu omuzlarımda hissetmekteyim ve tedirginim. Rüzgarları, akıntıları ve dalgaları değerlendirerek, batıda herhangi bir yerde karaya çıkmak üzere çabalarımı sürdüreceğim."

Pikniğe giderken arabasının lastiği patlayan insanlar, denizde tek başına Erden Eruç’tan daha heyecanlı oluyor.

En son 23 Nisan günü Egemenlik Bayramı’nı kutlamak için mesaj gönderen Eruç, şimdiden dünya denizcilik tarihine girdi bile.

Kürekle okyanus geçişlerinde, denizde en uzun süre kalan 4., en uzun süreli yalnız geçişlerde ise 3. sırada.

Vakfı ve amaçları destek bekliyor. Verilecek destek, emin olun ona Pasifik Okyanusu’nun ortasında güç olarak geri dönecektir.

www.KaslaGit.com

İyimser bir kitap Optimist

Ataköy Marina Yacht Club, yelkenciliği yaygınlaştırma amaçlı son kitabını yayınladı: Optimist. Çocukların yelkene başlangıç teknesi olan optimistlerle ilgili her türlü bilginin yer aldığı bu kitap, geçen hafta piyasaya çıktı.

Türkçesi ’iyimser’ olan bu küçük teknelerin adları gerçekten anlamlı. Yelken öğrenmeyi kolaylaştıran iyimser tekneler bunlar.

Harald Schwarzlose tarafından yazılan kitap, çocuklar için tasarlanmış ve bu haliyle de Türkiye’de bir ilk. Çünkü Türkiye’de çocuklar için tasarlanmış benzer bir kitap bugüne dek yoktu.

Dili özenli: "Eğer izin verirsen sana kendimi tanıtayım, benim adım Optimist. Ama ismim birçoklarına fazla uzun geldiğinden bana kısaca Opti diyorlar. İsmim bana çok uyuyor; çünkü benimle beraberken yelkenciliği kolayca öğrenebileceğini sana garanti ederim. Bu kitabı sonuna kadar okuyup her şeyi anladığında kimi Optimist ustasından daha iyi yelken yapabileceksin."

Teknik anlatımlı bir kitap olması nedeniyle serbest bir çeviri tercih edilmiş; birkaç yerde, çocuklar için daha özendirici olabilmek adına yazarın yarışçı dili yumuşatılmış.

Mevsim başlarken, çocuğunu yelkenin de öğretildiği yaz okullarına göndermeyi düşünenlere duyurulur. Alıp, okursanız hem siz yararlanırsınız, hem de çocuğunuz.
Yazarın Tüm Yazıları