Sertaç Virancık

Bursa'dan gelen farklı lezzetler

12 Nisan 2021
Dünyayı kasıp kavuran COVID-19 en büyük darbeyi elbette yemek sektörüne vurdu. Malum ramazan boyunca restoranlar ve kafeler yine kapandı. Bu süreçte paket servise ağırlık verenler bir de sipariş aldıkları ürünlerini sosyal medya üzerinden müşterilerine ulaştırabilenler ayakta kalmayı başardı. Madem dışarı çıkamayacağız, şehir dışına çıkamayacağız o zaman “Bende şehir dışından sipariş vereyim” dedim ve Bursa’nın lezzetlerini seçtim. Kargolar kaç günde gelecek diye merak ettim. Şimdiden söyleyeyim; 3 siparişim de 24 saat geçmeden elime ulaştı. Kokoreç, sucuk, köfte, turşu ve çorba söyledim. Şimdi sizlere onlardan bahsedeyim.

BİZİM ORA KOKOREÇ

Bursa’nın köklü firmalarından... Tam 23 yıldır hizmet veriyor. Araştırdığım kadarıyla müşterileri müdavimlik seviyesinde. Instagram’da aktifler. Ben de kendilerinden kokoreç ve kasap sucuk siparişi verdim. Tereddütlerim şöyledi: “Kokoreç kokan cinsten mi gelir?”, “Kokmasa bile gelirken bozulur mu?”, “Sucuk kötü çıkar mı...” Şansımı denedim. Ertesi gün kapım çaldı. Harika bir paketleme sistemi. Straforun içinde kuru buzlarla gönderiyorlar. 48 saat ürün soğuk kalabiliyor. Kokoreçler, köfteler ve sucuk taş gibiydi. Çözülme olmamış. Paketleme 10 puan. Kokoreci önce çözülmesi için kenara bıraktım, akşam da tavaya attım. Şunu hemen söylemeliyim; ben 4.5 mm. döküm tava kullandım. Tavayı önce 5 dakika ısıtıp ondan sonra kokeriçi koydum. Izgaralarda döküm tavada pişirip önce tavayı ısıtırsanız daha lezzetli olacaktır. Halka kokoreci güzeldi. Bir de atom kokoreç var. Hangisi derseniz ben halkayı daha çok sevdim. Sabah da sucuğu denedim. Tuzlu sevenler için önererim. Ağızda donma yapmıyor. Baharatı hissetmiyorsunuz. Gayet lezizdi. Gönül rahatlığıyla sipariş verebilirsiniz. Köfteyi ise Instagram hesabımda anlatacağım.

INSTAGRAM: @bizimorakokorec
☎️ TELEFON: 0 538 555 95 69
📍 ADRES: Kurşunlu mah. Sahil Yolu Cad. Tahtalıköy Çarşısı 46/6-1 Gemlik/BURSA

EYLÜL TURŞULARI

Bursa’nın Orhangazi ilçesine bağlı Gedelek mahallesindeki turşucu köyünü bilir misiniz? Peki yaklaşık 60 dükkanlı bu köyün Türkiye’nin yarısından fazla turşu ihtiyacını karşıladığını biliyor musunuz? Buranın geçim kaynağı turşu. Kuşaktan kuşağa süregelen bir meslek bu. Turşuların özelliği tadının çok iyi olması ve tazeliğini uzun süre koruması. Kalsiyum oranı yüksek Pınarbaşı doğal kaynak suyuyla yapılan ve kireç oranı yüksek olan bu turşular, uzun süre sertliğini koruyabiliyor. 2017 yılında coğrafi işaretle tescillenmiş bir yer. Ben siparişimi Eylül Turşuları’ndan verdim. 28 çeşit ürünle ister perakende ister toptan olarak müşterilerine kargo gönderiyorlar. Yaklaşık 16 saat gibi kısa bir sürede turşularım kapımdaydı. Çok iyi bir süre. Şişli Feriköy’deki Baruthane Caddesi’nde bir şubeleri olan bu firmayı size öneririm. Ürünleri kütür kütür taptaze. Yedikçe yediriyor.

INSTAGRAM: @eylultursulari

Yazının Devamını Oku

Tantuniyi limonlu mu seversiniz, limonsuz mu?

29 Mart 2021
Tantuni, 1800’lü yılların başında Suriye ve Mısır’dan gelen Arapların, Mersin’e kazandırdığı bir lezzettir. Günden güne popülaritesi artmış ve Anadolu’ya yayılmıştır. İnci ince doğranmış dana etinin kısık ateşte kavrulmasıyla yapılır. Et illaki dinlenmiş olmalıdır. Et dinlenecek ki, tantuni lezzetli olsun. Dinlenmeyen et ne kadar taze olsa da tadını alamazsınız. Neyse biz gelelim tantuninin yapılışına... Geniş saç üzerinde yapılır. Zaman zaman ete su dökülür. Bunun amacı hem sacın aşırı ısınmasını önlemek, hem de ekmeğin ya da lavaşın nemlenerek etin yağını çekip lezzetinin artmasını sağlamaktır. İçine bol soğan, sumak, domates ve ince kıyılmış maydanozla ve bana kalırsa bolca limon sıkılarak afiyetle yenir. Bir çok kişi limon sıkmadan tantuninin daha iyi olduğunu söyler. Ben onlardan değilim. Limon hem vitamindir hem de tadını güzelleştirir. Ben daha fazla polemiğe girmeden size İstanbul’da tadına doyamayacağınız 3 tantuniciyi yazıyorum.

MMY TANTUNİ

1998’de Mersin’den İstanbul’a gelen Mevlük Şimşek, Yenibosna Basın Ekspres Yolu üzerindeki bir benzin istasyonu içindeki küçük kulübede tantuni yapmaya başladı. Firmasına çocukları Muhammet, Mert ve Yağmur’un başharflerinden oluşan “MMY” ismini verdi. Kardeşi Yıldırım Şimşek’le birlikte 15 metrekarede 6 masa 16 tabureyle başladığı firma, şimdilerde bünyesinde 50’den fazla çalışanı olan büyük bir şirket haline getirdi. Ürünlerinin hepsini, etinden, lavaşına, yağından domatesine kadar kendileri üretiyor. Bu da kaliteyi kontrol etmelerine ve lezzetin üst seviyelere çıkmasını sağlıyor. Yağını kıvamında yapıyorlar. Mersin’de yediğim tantuniyi aratmıyor. Etleri çok yumuşak ve her zaman aynı kıvamda. Lavışın inceliğini ve kıvamı hoşuma gidiyor. Evimin de yakın olması nedeniyle sık sık gitiğim bu mekanı size de tavsiye ediyorum.

INSTAGRAM: @mmytantuni
☎️ TELEFON: (0212) 471 48 08
📍 ADRES: Yenibosna Merkez Mah, Cemal Ulusoy Cd. No:21, 34197 Bahçelievler/İSTANBUL

KORONAVİRÜS TABLOSU

✅ Sosyal mesafeli masalar

Yazının Devamını Oku

İstanbul’daki ‘Konya mutfağı’ durakları

22 Mart 2021
Anadolu’nun en iyi mutfaklarından biridir Konya. Asırlar boyu birçok medeniyete ev sahipliği yaptı. Hititler, Frigler, Lidyalılar, Persler, Romalılar gibi daha birçok medeniyet Konya’da yıllar boyu hüküm sürdü. Bu medeniyetlerin kültürleri, kuşkusuz kendine özgü yemeklerle zenginleşti. Konya mutfağı, Selçuklu saraylarında harmanlanan ve Mevlevî erkanının kendine has usulleriyle yoğrulmuş muhteşem bir oluşumdur. Konya mutfağı, yemeklerinde zenginlik, pişirme sanatları, yeme içme kültürleri ve adabıyla kendine özgü bambaşka bir ekol oluşturmuştur. Bu kadar güçlü bir mutfağı olan yörenin elbette İstanbul gibi metropolde hayranı olması kaçınılmaz. Konya lezzetlerini yemek için bu kente gitmeyi beklemeyin. İşte size İstanbul’da bu enfes yemekleri layıkıyla yapan 3 mekân...

GÜVENÇ KONYALI SİRKECİ

Sirkeci’deki 3 katlı binanın sahibi Hüseyin Güvenç, 44 yaşında. Konya Ereğli’de dünyaya geldi. İyi bir aşçı ve Konya yemekleri uzmanı. 16 yaşında İstanbul Merter’de amcasının yanında ilk önlüğünü giydi. Ardından 2011 yılında İstanbul Sirkeci’de ‘Güvenç Konyalı’ şubesini açıp turistler başta olmak üzere İstanbullulara Konya lezzetlerini sunmaya başladı. Çok kısa sürede ünü sınırları aştı. Dünyanın birçok yerinden gelen ünlü YouTuber’lar Mr. Taster ve Basil El Haç videolarında Hüseyin Usta’dan “Türk mutfağının ünlü ustası” diye bahsetti. Ben de mekânında etli ekmek, bıçakarasını yedim. Çıtır çıtır ve incecik hamurdan yapılan bu iki yöresel yemek manda yoğurduyla gayet güzel gidiyor. Ancak bir parantez “incik”e açmak isterim. Kemiğinden yağ gibi ayrılan, Konya’dan gelen pamuk gibi eti hiçbir şeye değişmem. Sirkeci’ye yolunuz düşürse bu mekâna mutlaka uğrayın dostlarım.

INSTAGRAM: @guvenckonyali
☎️TELEFON: (0212) 527 52 20
📍ADRES: Ankara Caddesi Hocapaşa Hamamı Sokak. No: 4, 34110 Fatih/İSTANBUL

KORONAVİRÜS TABLOSU

✅ Sosyal mesafeli masalar

Yazının Devamını Oku

Yapması da yemesi de sanat olan tatlı: Baklava

15 Şubat 2021
Tatlı deyince elbette hepimizin aklına “baklava” geliyor. Baklavanın ana vatanı ise bildiğiniz üzere Gaziantep. Avrupa Birliği’nden alınan resmi onaya göre Antep baklavası AB tarafından tescil edilen ilk Türk ürünü olma özelliğini taşıyor. Baklavayı zaten Gaziantepli ustalar bir başka yapıyor. Havasından mı suyundan mı bilinmez ama onlar yufkaları çok daha ince açıyor. Ayrıca baklavanın içine konulan ve bu kentte yetişen kaliteli fıstıklar ise lezzeti arttırıyor.

Baklavayı yapmak nasıl bir sanatsa yemesi de ayrı bir sanat. Çatalla, bıçakla, keserek, keserek yenilmez. İşaret ve başparmak arasına alınan baklava ters çevrilip damağa yapıştırılır. Isırılan baklavadan çıkan o sesi kulaklar duyacak. Duyacak ki iştah kabaracak. Sonra afiyetle yenilecek. Öyle her yerden de alınmaz. Kilosunu 29 liraya satan da var 180 liraya satan da. İçindeki malzemeleri düşününce 29 liralık ürünün ne kadar “gerçek baklava” olacağı sorusu ise ayrı bir konu elbet. Neyse konumuz, glikoz satanlar değil, damak çatlatanlar. Ben size sırasıyla tadına doyamayacağınız 3 baklavacı önereceğim. 1 tanesi ise benden geçer not alamadı. Yalnız kaloriye dikkat! Bunlar bağımlılık yapabilir..

KARAKÖY GÜLLÜOĞLU

1949 yılından beri Karaköy’de faaliyetlerini sürdüren bu firma, baklava denince ilk akla gelen isim. Türkiye’de birçok kişi adını da bilir tadını da. Tek şube olmasına rağmen, bütün şehirlere hatta dünyanın öbür ucuna bile her gün kargoyla baklava gönderiyorlar. ABD, Güney Amerika ve Afrika dahil olmak üzere birçok ülkeye gönderim yapıyorlar. Baklavacılık işinde 5’inci kuşak olan Karaköy Güllüoğlu Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Güllü, baklava camiasının duayeni olarak bilinir. 40 yıl önce adı ilk kez duyulan “Sütlü Nuriye” tatlısı onun eseridir. Şimdilerde veganlar, şeker ve çölyak hastaları için ürettiği baklava ile gündemde. Benim favorim ise midye baklava. İçinde irmik kaymağı ve bol miktarda fıstık bulunan midye baklava, klasik baklavaların fırında kalma süresinden daha az sürede hazır oluyor ve 170 derecede pişiriliyor. İçinde toz şeker, buğday unu, sade yağ, Antep fıstık içi, buğday nişastası, yumurta ve sofra tuzu olan bu ürün başta olmak üzere hepsi ayrı bir enfes.

INSTAGRAM: @karakoygulluoglu
☎️ TELEFON: +90 531 980 39 54
📍 ADRES: Karaköy, Rıhtım Cad. Katlı Otopark Altı No: 3-4 BEYOĞLU/İSTANBUL

FISTIKÇIOĞLU AVCILAR

Yazının Devamını Oku

4 kadın pastacının hikayesi

10 Şubat 2021
Sizlere geçen hafta yaptıkları başarılı işlerle ekonomiye katkıda bulunan 6 kadın girişimciden bahsetmiştim. Bir çok kişiden özellikle de erkek okuyucularımdan teşekkür mesajı attım. Bu mesajlar ve kadınlara verilen destek beni oldukça mutlu etti. Bu hafta ise sizlere “ev yapımı” çikolata ve pasta yaparak evlerine katkıda bulan 4 pasta ustasından bahsedeceğim. İjlal, Selda, Merve ve Melek Hanım pandemiyi fırsata çevirenlerden. Pastanelerin kapalı olmasını fırsat bilen ve Instagram’dan satış yapan 4 kadın, bu dönem siparişlere yetişemediklerini söylüyor. Dışarıda pasta ve çikolata yapan bir çok işletmenin katkı maddesi kullandığını bunun da özellikle çocuklar için zararlı olduğunu söyleyen 4 girişimci, artık evde yapılan ürünlerin tercih edildiğini ifade ediyor.

HAYAL’ET PASTA EVİ 

İstanbul Avcılar’da yaşayan İjlal Hanım çocukluktan beri pasta yapmaya meraklıymış. Hatta bir dönem pastanede çalışan İjlal Hanım, çocukları dünyaya girence mesleğini bırakmak zorunda kalmış. Ancak içindeki pasta yapma aşkını sürekli geliştirmiş. Kurslara giderek sertifikalar almış. İnternetteki videolara bakarak denediği pastaları çevresindekilere tattırmış ve geri dönüşler olumlu olunca Instagram’dan kendisine hesap açmış. “Pandemi bize yaradı” diyen 2 çocuk annesi İjlal Hanım, birçok kişinin çikolata ve  doğum günü pastalarını eve yaptırdığını söyleyerek, “Artık ünlüler bile pastalarını evde homemade istiyor. Perşembe günü Demet Akalın’ın kızı Hira’nın doğum günü pastasını yaptım. Katkı maddesiz yapılması tercih sebebi” diyor.

INSTAGRAM: @hayaletpastaevi
☎️ TELEFON: 0507 747 94 04
📍 ADRES: Avcılar/İSTANBUL 

SELDA İLE LEZİZ TATLAR

Gaziantepli Selda Hanım, 3 çocuk annesi. Pastacılık serüvenine bir televizyon kanalında katıldığı yemek programıyla başlıyor. Yarışmada 1’inci olan Selda Hanım aldığı 10 bin liralık büyük ödüllü, pasta, çikolata eğitimine ve malzemelerine harcıyor. Ardından açtığı Instagram hesabından başlıyor siparişleri toplamaya. Gaziantep’te bu şekilde çalışan çok fazla kadın olmadığını belirten Selda Hanım, “Siparişlere yetişemediğim günler oluyor. Pandemi sonrası Şehitkamil ilçesinde butik bir pastane açmayı istiyorum. Şimdiden birkaç dükkan sahibiyle görüşmelere başladım. Böylece hayallerimi gerçekleştirmiş olacağım” diye konuştu.

INSTAGRAM:

Yazının Devamını Oku

Üreten, kazanan, çalışan 6 kadının hikayesi

1 Şubat 2021
Bu haftaki yazımın konusu, iş hayatını fikirleriyle bambaşka bir boyuta getiren, ürettikçe kazanan, kazandıkça gücüne güç katan biri anne-kız toplam 6 kadın girişimci... Hayata inat, başarıya odaklanan ve kararlılıkla yollarına devam eden 6 kadın, kendi başarı hikayelerini yazmaya devam ediyor. Lafı hiç uzatmadan bu güzel insanları size tanıtmak istiyorum. Ancak şunu eklemek istiyorum; Üreten, umutsuzluklara rağmen yılmayan, ekonomiye katkıda bulunan tüm kadın girişimcilere selam olsun...

SİYEZ EVİ 

Bundan yaklaşık 12 bin yıl önce kullanılmaya başladı siyez buğdayı… Evet yanlış okumadınız 12 bin yıl önce. Bilim insanlarının Göbeklitepe’de yaptıkları araştırmalarda bulundu. Zirai ilaç, kimyasal, sentetik gübre yoktu şimdiki gibi. Çünkü siyez buğdayı kullanıyorlardı. Yedikleri sağlıklı ve besleyiciydi. Siyez buğdayını uzun süre araştıran Sevim Özsoy, Kastamonu’da anlaştığı çiftçilerin arazisini kiraladı. Arazilere siyez buğdayı ektirdi. Ürünleri toplattı, işletti ve satışa sundu. Beklediğinden çok daha fazla ilgi görünce işlerini büyüttü. Şimdi hem yöre halkına kazandırıyor, hem de insanlığa büyük bir hizmet ediyor. Siyez buğdayını gittiği her yerde, katıldığı her platformda anlatıyor. Kadıköy Koşuyolu’nda rengarenk, butik bir de dükkanı var Sevim Hanım’ın. Adı da Siyezevi. Ekmeği, keki, kurabiyeleri hepsi siyez buğdayından. Avokadolu poğaçası sabah erken saatte tükeniyor. 

INSTAGRAM: @siyezevi
☎️ TELEFON: 0216 326 05 06
📍 ADRES: Koşuyolu, Koşuyolu Cd. No:44, 34718, 34718 Kadıköy/İSTANBUL

KARLIK NATUREL

Bu firmaya Instagram’da gezinirken rastladım. İncir, incir cipsi, ceviz, zeytinyağı satıyorlar. Web sitelerinin ve fotoğrafların özenli olması bir parça kurumsal bir firma olduğu imajını yarattı. Merak ettim aradım hemen. Biraz sohbetten sonra Ayşegül ve Seval Hanımların geçen yıl bir araya gelerek kurduğu firma olduğunu öğrendim. Aydın'ın Bozdoğan ilçesinde kendi topraklarında 50 yıldır incir yetiştiriyorlarmış. Seslerini duyurmak, daha fazla kişiye organik ürün tattırmak için şirketleşmeye karar vermişler. Siparişlerin her geçen gün artmasının kendilerini sevindirdiklerini dile getiren 2 kadın girişimci, “Aile geleneğini yaşatıyor ve üretiyoruz. Topraklarımızın ürünlerini satmaktan gurur duyuyoruz. Bu sayede evimize ve ekonomimize katkıda bulunuyoruz. Bizi en çok ailemizin verdiği destek mutlu ediyor” diyor. Ayşegül ve Seval Hanım'ı cesaretlerinden dolayı tebrik ediyorum. 

INSTAGRAM:

Yazının Devamını Oku

Bozanızı sade mi alırsınız meyveli mi?

25 Ocak 2021
Kışın tam ortasındayız. Hava buz gibi. Doğu’da beyaz esaret hükümdarlığını sürdürürken, Batı nispeten ılıman. Bu kritik pandemi günlerinde hasta olmamak için kendimize iyi bakmalı ve yediğimize içtiğimize özen göstermeliyiz. En önemlisi ise Bilim Kurulu’ndaki profesörlerin söylediği gibi bağışıklık.

Bağışıklığımızı nasıl mı güçlü tutacağız? En iyi yollardan biri boza. M.Ö. 400 yıllarında Anadolu’da içildiği belirlenen bozanın faydaları saymakla bitmiyor. A, B grubu, E vitaminleri ve kalsiyum, demir, fosfor mineralleri bakımından çok zengin. Mide yanmasını önlüyor, bağırsağı düzenliyor, hazmı kolaylaştırıyor, vücudu zırh gibi sarıp, mikroplardan koruyor. Nitrozamin gibi kanserojen maddelerin vücuttaki oluşumunun önlenmesine yardımcı oluyor. Özellikle emziren anneleri için oldukça faydalı.

Bu nedenlerden dolayı bolca tükettiğim farklı bozaları size tavsiye edeceğim. Üstelik artık meyve aromalıları da yapılıyor. Buyurun size Anadolu’nun farklı yerlerinde yapılan bozalar…

AKMAN BOZA

Tam 101 yıldır babadan oğula geleneksel yöntemlerle Ankara’da boza üretiyorlar. Arnavut kökenli Vahap ve Muharrem Akman’ın kurduğu bu asırlık firmayı şimdi torunları Orhan Bey yaşatıyor. Yıllardır, Anadolu, Osmanlı ve Balkan kültürlerini harmanlayarak, Balkanların meşhur içeceği bozayı, Anadolu içecekleri olan salep ve şırayı, Osmanlı mirası olan su böreğini ve demirhindiyi sunmuşlar müşterilerine. Ben de denemek amacıyla siparişimi verdim. Tadı ekşi değil. Farklı bir boza. İçimi gayet hoş. Size de deneyin derim dostlarım.  

INSTAGRAM: @akmanboza☎️ TELEFON: 0 532 135 22 88
📍 ADRES: Macun Mahallesi, 197. Cd. 2-26, 06374 Ostim Osb/Yenimahalle/Ankara

ÖMÜR BOZA

Bursa’da faaliyet gösteren bu işletme 71 yıllık geçmişe sahip. 1950’lerde Bulgaristan’dan Bursa’ya yerleşen Nazif Usta’nın yaptığı ve günümüzde de aynı lezzette olan boza başta Bursa olmak üzere bir çok bölgede popüler. Ar-ge çalışmalarına önem veren firmanın 2019 yılında piyasaya sürdüğü ananaslı, orman meyveli, ballı muzlu ve çilekli bozalar sektöre farklı bir soluk getirdi. Özellikle çocuklar bu tada bayılıyor. Benim favorim ise orman meyveli.

Yazının Devamını Oku

Siz hiç çikolatalı tost yediniz mi?

18 Ocak 2021
Eskiden annelerimiz bayat ekmeğin arasına taze kaşarı, sucuğu koyar, makinede ısıtır tabağın içinde önümüze koyardı, "Al sana tost." Şimdi öyle değil mis gibi tost yapan dünya kadar mekan var. İsimleri, malzemeleri, sunumları, lezzetleri farklı farklı. Kullanılan peynirler, soslar, et ürünleri, vejetaryen tostlar aldı başını gitti. Tost üzerine kafa yorsanız tez bile yazarsınız. Tostta sınır tanımıyorlar. Ancak en hoşuma gideni ise çikolatalı muzlu tatlı kıvamındaki tosttu. Tatlıdan tost olur mu demeyin bal gibi olur. Evet, şaka yapmıyorum ballısı bile var. Anadolu Yakası'nın en gözde tostçularını sizler için buldum...

TOSTLADIK 

Tuğçe Hanım, 30 yaşında genç bir kadın girişimci. Üniversite yıllarında başlamış tost aşkı. Aslında kendisi sigortacı ancak tost sevgisi peşini bırakmamış. Marmara Üniversitesi Göztepe Kampüsü'nün karşısında güzel bir mekan açtı bundan 2 sene önce. Adını da "Tostladık” koydu. Burada tam 48 çeşit tost var. Sanayi, anne, Ege, Afyon, cevizli salamlı, lavaş Sezar, kaburgalı cheddarlı, sporcu ve daha onlarcası. Tostları harika. Taptaze ekmek çeşitleri var. Malzemeyi dolduruyor da dolduruyor. Sanayi ve cevizli salamlıya bayıldım. Ancak ben tatlı niyetine yediğim, fındık kremalı, muzlu ve Antep fıstıklı tostu birinci sıraya koyuyorum. Gerçekten çok farklı ve lezizdi. Sıcak sıcak iyi gitti. Servis ağı ise oldukça geniş ve hızlı. Mutlaka deneyin.

INSTAGRAM: @tostladik
☎️ TELEFON: 0545 544 86 78
📍 ADRES: Eğitim, Sarayönü Cd. no 38/B, 34722 Kadıköy/İSTANBUL

KORONAVİRÜS TABLOSU✅ Sosyal mesafeli masalar
✅ Girişte dezenfektan

Yazının Devamını Oku