Parasızlıktan yaprak kımıldamıyor

Haberin Devamı

BAYRAM öncesi sohbet ettiğim İzmirli bir sanayici, “Yıllardan beri ilk kez bayramı bahane edip işçilerin tamamını tatile çıkardım. Daha önce üretim hiç durmazdı. Ama bu yıl mecbur kaldık” dedi. Şirketi, bir yandan Türkiye’nin ihracatındaki gerilemeden nasibini alırken, diğer yandan yurtiçindeki belirsizliklerin etkisiyle frene basmak durumunda kalmış.
Yurtiçi belirsizliğin temel nedeni hiç şüphesiz siyasi belirsizlik. Bir türlü kurulamayan ya da kurdurulmayan koalisyon hükümeti, iç savaş görüntüsü verecek şekilde patlayan terör olayları, her gün adım adım gömüldüğümüz Suriye bataklığı, 1 Kasım seçimlerinden tek parti iktidarı çıkmazsa yeni koalisyon görüşmelerinin ne şekilde seyredeceği ve eğer 4 Aralık’a kadar yine hükümet kurulamazsa ortaya çıkacak büyük soru işareti belirsizliklerin dozunu her geçen gün daha fazla artırıyor.
Aslında Tüketici Güven Endeksi’nin 2008 dünya krizi yıllarındaki oranlara kadar gerilemesi kötü tabloyu net bir şekilde açıklıyor. Önlerini göremeyen tüketiciler “Yarın öbür gün işsiz kalırım” endişesiyle yeni kredi yükümlülüklerine girmek istemeyip alım kararlarını erteliyor. Üreticiler tüketiciden gelen talep kesilince yeni yatırımlardan dolayısıyla işçi alımlarından kaçınıyor. Üstüne üstlük önce bayram tatili deyip üretimi yavaşlatıyor. Belki de seçim sonrası belirsizlik ortamı iyice uzarsa “Talep yok” deyip üretimi iyice kısıp işçi çıkaracak.

Haberin Devamı

Seçim kaybettirir

Piyasalarda yaprak kıpırdamayan bu ortamda tahminlerin üzerinde gelen enflasyon rakamları ise moralleri iyice bozdu. Dövizdeki dalgalanmalar ve belirsizlik nedeniyle piyasaların özellikle gıda maddeleri gibi tüketiminden vazgeçilemeyecek mallara zam yağdırdıkları görülüyor. Hem ekonomik durgunluk hem yüksek enflasyon bir ekonomide olabilecek en kötü şartlardan biri.
İşte bu ortamda yapılacak seçimlerden nasıl bir sonuç çıkacağı gerçekten merak konusu. Türk ekonomisi artık dünyadan gelen ucuz kaynaklarla yaşadığı ışıltılı günlerini geride bıraktı. Bazı kesimler farkında olmasa bile yakın zamanda iş bulma umudunu kaybedenler, geri dönen çek ve senetlerle baş edemeyenler, maaşları enflasyonla yarışamayanlar bu seçimin sonucunu belirleyecek gibi görünüyor.
Yeter ki, geçen seçimde çok az oy farklarıyla kaybedilen bazı yerlere yoğunlaşıp, para ve vaatlerle oyların yönü değiştirilip matematik olarak tek başına iktidar şansı yakalanmasın...

Yazarın Tüm Yazıları