27.5 yıllık asgari ücrete, bir Mercedes

Haberin Devamı

“Diyanet İşleri Başkanı’na bir Mercedes araba hikayesi tutturmaya çalıştılar. 1 milyon dediler arabanın bedeli 330 bin lira. Bugün Mercedes’e binmek lüks olmadan çıkmış. O adamların hepsinin altında Mercedes var. Kendi yavrularını yurt dışında okutuyorlar, gelip bize çakıyorlar.”
Cumhurbaşkanı’nın Samsun’daki toplu açılış mitingini göz ucuyla izlerken yukarıdaki sözleri duyunca Mercedes sahibi olanlar adına üzüldüm. Öyle ya, insanlar lüks diye ortalama otomobillerin en az 5 ile 6 katı para ödeyip Mercedes almışlar, vergilerini en lüks kategorisinden ödemişler ama devletin en üst makamı bu araçların lüks olmadığını ilan ediyor. Almanya’daki Mercedes yönetiminin, otomobillerinin lüks olmadığının açıklanmasıyla yaşadığı hayal kırıklığını ise düşünmek bile istemiyorum.
Ama, Türkiye’deki 12 milyon asgari ücretle çalışan insanın Mercedes’in fiyatının 330 bin lira olduğunu duyunca akıllarından neler geçtiğini çok merak ediyorum. Halen 949 lira net ücret alan asgari ücretle çalışanların eline önümüzdeki Temmuz ayından itibaren net 1.000 TL geçecek. Yani lüks otomobil sayılmayan bir Mercedes sahibi olabilmeleri için yemeden içmeden tam 330 ay, bir başka hesapla 27.5 yıl çalışmaları gerekecek.

Haberin Devamı

12 milyon asgari ücreti
Haziran ayında 12 milyon asgari ücretli sandık başına gittiğinde Mercedes’in 330 bin liralık fiyatını küçümseyen Cumhurbaşkanı ile “Asgari ücret 1500 TL olursa Türkiye’de bir çok şirket batar “ diyen Başbakan Davutoğlu’nun sözlerini büyük bir ihtimalle akıllarına getirmeyecekler. Devletin olanaklarıyla asgari ücretle bir yerlere başlarını sokabilenler için zaten oyun rengi belli. Kömür, makarna, yeşil kart gibi yardımlar alanların ki de belli.
Ancak iktidar partisi, sayıları hızla artan genç ve orta yaşlı işsizlerden, yüzde 10’a yaklaşan enflasyon nedeniyle maaşları mum gibi eriyen emeklilerden, dünyanın en pahalı etiyle , sütüyle mutfaktaki tencereyi kaynatmaya çalışan ev hanımlarından korksun. Bu yazı yazıldığı sırada CHP her yıl 1 milyon kişiye iş imkanı sağlayacak ‘Yüz Yılın Projesi’ni henüz açıklamamıştı. Eğer inandırıcı ve iyi anlatabilen bir proje olursa kararsız oyları önemli ölçüde etkileyebilir. Şu anda insanların en fazla ihtiyaç duydukları şey umut. Ne demiş şair “Umut fakirin ekmeği. Ye, Memet, ye.”

Yazarın Tüm Yazıları