Paylaş
Sabancı Topluluğu şirketlerinden Çimsa, 2021 yılındaki İspanyol Buñol’un ardından geçtiğimiz günlerde İrlandalı Mannok’un satın alım sürecini de tamamladı. Şirket Avrupa’nın yanı sıra ABD ve Türkiye’de devam eden yatırımlarıyla lokal bir çimento üreticisinden global bir yapı malzemeleri şirketine dönüşme yolunda.
Sabancı’nın davetlisi olarak hem Çimsa’nın global yatırımlarını hem de topluluk bünyesinde yeni yapılanma ile oluşturulan Malzeme Teknolojileri Grubu’ndaki gelişmeleri öğrenmek üzere, İspanya’nın Buñol şehrinde düzenlenen basın toplantısına katıldık. Toplantıda konuşan Sabancı Holding Malzeme Teknolojileri Grup Başkanı Burak Orhun, sürdürülebilirliğin artık bir trend olarak kabul edilmemesi gerektiğinin altını çizerken, “Sürdürülebilirlik odaklı dönüşümlerin başarıya ulaşabilmesi için, konvansiyonel malzemeden ileri malzemeye geçmemiz şart. Bugün her şirket net sıfır hedeflerinden bahsediyor. Net sıfır hedeflerinin yakalanabilmesi, sadece ve sadece ileri malzeme devrimiyle mümkün” dedi.
‘OYUN KURUCUYUZ’
Yapı Malzemeleri Grup Başkanlığı’nın adının Malzeme Teknolojileri Grup Başkanlığı olarak değiştirildiğini hatırlatan Orhun, “Kordsa’nın da gruba dahil olmasıyla, artık ileri malzeme konusunda çok daha odaklı ilerleyen, bu alanda oyun kuruculuğa soyunan bir yapıdayız. Biz aslında sadece önümüzdeki üç-beş yılın planlamasını yapmıyoruz. Hem malzeme hem de üretim teknolojilerindeki yıkıcı inovasyonlarla gelecek 50-100 yılın altyapısını hazırlıyoruz” dedi.
İleri malzeme pazarının dünyada 65 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını söyleyen Burak Orhun şöyle devam etti: “Bu pazarın önümüzdeki beş yıl içerisinde 100 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşmasını öngörüyoruz. Malzeme Teknolojileri Grubu olarak bugün ciromuzun içerisinde ileri malzemenin payı yaklaşık yüzde 10. Bunu beş yılda yüzde 30-40’lara çıkarmak istiyoruz. Bunu yapabilmek, portföyümüzü bu yönde dönüştürebilmek için büyük montanlı satın almalar yapmamız gerekiyor. Bu satın almalar için öncelikli pazarlarımız Kıta Amerikası ve Avrupa. Bugün Malzeme Teknolojileri Grubu’nun Sabancı net aktif değeri içerisindeki payı yaklaşık yüzde 15 seviyesinde. Bu satın almaların yanı sıra şirketlerimizin atacağı diğer büyüme adımlarıyla birlikte, hedefimiz bu payı beş yılda yüzde 20’lere çıkarmak.”
600 FUTBOL SAHASI KADAR
Yapı malzemeleri alanındaki devrime, üçlü bir dönüşüm stratejisiyle öncülük ettiklerini ifade eden Çimsa CEO’su Umut Zenar ise, “Griden Yeşile’, ‘Çimentodan Yapı Malzemelerine’ ve ‘Yerelden Küresele’ olarak tanımladığımız bu dönüşümü, son üç yılda hayata geçirdiğimiz stratejik yatırımlarla da destekledik. 2021 yılında Buñol satın almasını tamamlayarak, beyaz çimentoda dünyanın sayılı üreticileri arasına girdik. Avrupa’daki bu büyüme adımımızı, Amerika coğrafyasına taşımak adına, ABD’de gri çimento üretim tesisinin temellerini attık. ABD’de var olan beyaz çimento tesisimize ilave olarak hayata geçireceğimiz bu tesisle hem bölgedeki ürün çeşitliliğimizi artıracak hem de dünyanın en rekabetçi pazarlarından Amerika’da ayak izimizi güçlendireceğiz. Son olarak geçtiğimiz günlerde, İrlanda merkezli Mannok Holdings’in yüzde 94.7’lik hissesinin satın alımını tamamlayarak, Mannok’u Çimsa bünyesine kattık. İrlanda Cumhuriyeti ile Birleşik Krallık sınırında, 4 bin dönüm büyüklüğünde bir tesis. Yani yaklaşık 600 futbol sahası gibi düşünebilirsiniz” diye konuştu.
DÖVİZ GELİRİ YÜZDE 70’İ AŞTI
Çimsa’nın küresel ayak izini dünyaya yaydığını ifade eden Umut Zenar, şunları söyledi: “Beyaz çimentoda dünyanın en büyük ikinci üreticisiyiz. Ürün portföyümüzün griden yeşile geçmesinde bir köprü görevi gören kalsiyum alüminat çimentoda (CAC), Mersin’deki ilave yatırımımızın katkısıyla dünyanın en büyük üçüncü oyuncusu konumuna geldik. Hedefimiz burada ikinci sıraya yükselmek. ABD’de yaklaşık yüzde 20 pazar payımız var. İspanya’da ise pazar lideriyiz. 2023 sonu itibarıyla toplam gelirlerimiz içerisinde döviz gelirlerinin payı yaklaşık yüzde 60 seviyesinde. Mannok satın almamızla bu oranı yüzde 70’in üzerine taşıdık.”
MADEN ATIĞINDAN YALITIM MALZEMESİ
Burak Orhun, “Bugüne kadar dört startup’a doğrudan yatırım yaptık. Fon üzerinden hikâyesine dahil olduğumuz 13 startup’ımız daha var. Örneğin maden atıklarından yalıtım malzemesi üzerine yoğunlaşan İsviçre merkezli bir startup yatırımımız var. Bunun üretim tesisini Buñol fabrikamızın yanına kurma aşamasındayız” dedi.
HİDROJEN TEKNOLOJİSİ FARK YARATTI
Umut Zenar, “Buñol tesisimizde hayata geçirdiğimiz hidrojen teknolojisi yatırımlarıyla birlikte, sadece bu tesis özelinde alternatif yakıt kullanımını yüzde 50’nin üzerine taşıdık. Önümüzdeki dönemde bu teknolojiyi farklı tesislerimize de taşıyacağız. Bununla birlikte, özellikle emisyon yönetiminde öncelikli konulardan biri klinker oranını düşürmek” bilgisini verdi.
Paylaş