Hemen

Salih NEFTÇİ

Finansal kesim haftalardır sabrını sürdürüyordu.

Vatandaş ise zaten işinde gücünde. Günlük çalkantılarla ilgilenmiyor.

En büyük sorumluluk ekonomi yönetiminin omuzlarındaydı.

Ancak bir de bakıyorsunuz ekonomi yönetiminden sorumlu bazı bakanlıklar hâlâ ‘‘gereksiz tartışmalarla’’ vakit geçiriyorlar.

Acaba dünyada (ve bizim piyasalarda) neler olup bittiğinin farkında değiller mi?

Oysa, hükümetin harekete geçmesi gerekiyor.

ADI ÇIKACAĞINA...

Ne derler?

Adı çıkacağına...

Siyasetçinin ve bir siyasi partinin de adı çıkmaya görsün:

‘‘Bunlar, ekonomiden ve piyasalardan anlamaz...’’

Emin olun, yandılar.

Ne kadar dürüst, ne kadar iyi niyetli olursanız olun, eğer kısmen de olsa sizden dolayı büyük bir çalkantı çıkmışsa...

Vatandaşın günlük yaşamı allak bullak olmuşsa...

Seçmen ‘‘Bunlar ekonomiden anlamıyor’’ diye düşünmeye başlar.

GÜNLÜK YAŞAM

Bundan bir ay kadar önce biz Asya'da iken hükümet bir dizi beklenmedik karar aldı.

Neden aldı?

Hangi bakanlık etkili oldu?

Artık önemli değil.

Önemli olan bu kararların alınmış olması.

O zaman, ısrarla yazmıştık:

‘‘Bu kararlar vatandaşın günlük yaşamını etkileyecek gelişmelerin başlangıcı olabilir.’’

Aradan bir süre geçti, Antalya'da bir toplantı yapıldı. Gazetelerden okuduk. Bir bürokrat:

‘‘Şimdiye kadar bir kriz çıkmadı ki...’’

şeklinde bir savunma getirmişti.

Garip.

Harekete geçmek için bir kriz mi bekleniyordu?

SEÇMEN

Bizden söylemesi.

Bir çalkantı çıktığında, vatandaşın günlük yaşamı altüst olduğunda, seçmen karmaşık analizlere girip işin soyut yönüne bakmıyor. Rusya'ydı, Asya'ydı, Eurobond piyasalarıydı, onu ilgilendirmiyor.

Seçmen iktidarda kim varsa onu cezalandırıyor.

Meksika, Asya krizinden dolayı ortaya çıkmış olan durumun tedbirlerini geçen ekim-kasım ayında almaya başladı. Meksika'da hükümet yaklaşan tehlikeleri gördü ve harekete geçti. Bugün Meksika parası da baskı altında. Ama yorumcular Peso'nun bu badireyi asgari zararla atlatacağı kanısındalar. (Gerçekleşir mi? Orası ayrı.)

Ankara ‘‘tutuk’’tu. Atılan adımlar sınırlı kaldı.

Temmuz ayında alınan ve piyasalara zarar veren kararlar da uluslararası çalkantılarla aynı ana denk geldi.

SONUÇ

Ekonomi yönetimi günün koşullarına uyum sağlamak zorunda. Değişik bir tutum sergilenmeli.

‘‘Duruma hâkimiz. Dışarısı bizi etkilemez’’ vs. havada kalıyor.

Yeterli değil.

Halen de yapılabilecek şeyler var.

---