MERHAMETİN dünyada sadece adı kaldı. İnsanlığını unutan İsrail "Azrail" oldu, can alıyor.
Silahlar konuşunca yasalar susuyor, ne yazık ki...
Gazze’de sivil halkın uğradığı felaket, vicdanlarda derin yaralar açmaya devam ediyor!
Hálá dünyaya barışın geleceğine inananlar var mı, bilmiyorum.
Akan kanları ancak Amerika durdurabilir, ama o da İsrail’e destek olarak "Her devletin kendini koruma hakkı vardır" diyor.
İsrail, dayısı Amerika’ya güvenmese bu kadar sertlik yanlısı olamazdı!
* * *
İsrail’in yaptığı savaş değil katliamdır, ama tek suçlu o mudur?
Filistin’de hükümeti elinde tutan Hamas Örgütü’nün, İsrail’e yönelik bombalama eylemleri, vahşi saldırının gerekçesi olmuştur. Hamas’ın da akan kanda sorumluluğu büyüktür.
İsrail en modern uçaklara ve silahlara sahip. Hamas’ın elinde ise fazla etkili olmayan füzeler var. Aradaki büyük güç dengesizliğine rağmen İsrail Ordusu, Hamas’ın belini kıramıyor!
Hamas ile İsrail tepişirken, olan zavallı Filistin halkına oluyor tabii...
Bir buçuk milyon kişinin yaşadığı Gazze’de çocuklar, bebekler, bombalar altında ölüyor, dünya vahşeti seyrediyor.
Küçük yavruların kanlı cesetleri, insan olan herkesi isyan ettirmeli, ama Müslüman Arap ülkelerinin kılı bile kıpırdamıyor! Irk ve din kardeşliği bir işe yaramıyor!
Dünürüm Kadir Hangül, komşum Yüksel Yılmaz, modacı Mustafa Küçükaslan ve diğer dostlar bu konuyu tartışırken hep "Bütün Arap ülkelerini toplasan, bunlardan bir cacık bile olmaz!" diye tepkilerini gösteriyorlar.
* * *
ABD’nin yeni seçilmiş başkanının sesi niye çıkmıyor? Nerede o barışçı zenci Obama?
Ezilenlerin dramını onun herkesten daha çok anlaması gerekmez mi?
"20 Ocak’ta başkanlık görevine fiilen başladıktan sonra faciaya müdahale edip ’Barışçı Başkan’ olmayı mı planlıyor acaba?"
Eğer öyleyse, o tarihe kadar devlet terörü estirmeye devam edecek olan İsrail’in öldüreceği çocukları, bebekleri düşünmüyor demektir! İnsanlık bu mu?
* * *
Dünya ülkelerinin liderleri arasında en sert tepkiyi gösteren bizim Başbakan oldu. Oysa devletler arasındaki ilişkilerde duygusallıktan çok ülkenin çıkarları ve mantık önde olmalıdır.
Başbakan Erdoğan, "O bombaların altında ölen çocukların ahı yerde kalmaz. Dökülen o gözyaşlarında zulmedenler boğulacaklardır!" diye haykırıp İsrail’e ateş püskürürken söylediği ağır sözler, insani yönden haklı bir tepkidir, ama 70 milyonluk ülkenin sorumluluğunu taşıyan bir Başbakan için doğru mudur? Bunu bir kez daha düşünmek lazım!
* * *
Bu kanlı saldırı, Amerika’nın çifte standardını bir kez daha gözler önüne serdi.
İsrail Ordusu, "Hamas militanlarını hedef alıyorum" diye masum sivil halkı, çocukları, bebekleri vuruyor, katliam yapıyor. Bizim ordumuz ise Irak’a girip nokta atışlarıyla sadece PKK’lı teröristleri vuruyordu. Buna rağmen, güya dost olan Amerika, "Operasyonları durdurun" diye bizi hep uyarmış, frenlemişti. Şimdi ise aynı Amerika, İsrail’e "Devletlerin kendini koruma hakkı vardır, vurabilirsiniz!" diyor.
Demek ki, dünyada her devletin kendisini korumaya hakkı var, ama Türkiye’nin yok!