Prof. Dr. Sinan Çavun

Gençlerden Özer’e ders

14 Aralık 2020
Bursaspor’un cumartesi gecesi ortaya koyduğu duruş ve sergilediği mücadele kesinlikle alkışa değer bir görüntüydü.

Aslında bir tek Ümraniyespor karşılaşması hariç, sezon başından bu yana hemen her maç bu mücadeleyi görüyorduk. Lakin bu sefer skorla birlikte, bireysel hataların minimuma indiği, 10 kişi kalmasına rağmen, oyundan kopmayan bir Bursaspor izledik.
Hatta sözde takımın abisi konumundaki Özer’in sinirlerine hâkim olamayıp, takımı 10 kişi bıraktığı dönemde dahi gençlerin paniğe kapılmayıp, adeta Özer’e ders veren sakinliği ileriki günler, haftalar açısından çok değerliydi.

BİRÇOK İSİM ÖN PLANA ÇIKTI

Kadro kalitesi ve derinliği bakımından ligin en iyi takımlarından olan ama ortaya koyduğu futbol kalitesi ile beklentilerin altında kalan Samsunspor karşısında birçok isim hep birlikte ön plana çıktı.
Bunların başında Ataberk’in ekstra performansı dikkat çekiciydi. Dileğimiz genç eldivenin bu formunu sezonun sonuna kadar koruması, zira yapılan herhangi bir bireysel bir hatanın, kalemizde hemen gol olarak dönmesi, sahada mücadele eden gençlerin direncinin kırılmasına neden oluyor.
Ataberk yaptığı kurtarışlar ile bu direncin hep ayakta kalmasını sağladı.
Aynı şekilde orta sahada Burak Altıparmak (bana göre takımın kaptanı olması gereken kişi) ve Emirhan’ın iki yönlü tükenmek bilmeyen enerjileri alınan bu net galibiyette önemli bir etken oldu.

Yazının Devamını Oku

Mağlubiyetten daha kötü…

6 Aralık 2020
Bursaspor bu sezon ki en berbat futbolunu oynayarak kaybetti cuma gecesi.

3 puan kaybı önemli tabii ki lakin ondan daha kötüsü sahadaki görüntü idi.
Gençleri ilk defa bu kadar futboldan uzak, isteksiz görmek, beni gelecek adına endişelendirdi.
Ümraniyespor karşısında 90 dakikalık oyunun neredeyse tamamında takım olarak adeta döküldük.

Ve takımda bir iki oyuncu dışında bu duruma isyan eden kimseyi göremedik.
Ne rakibe baskı uygulayıp, adam kovaladık,
Ne organize olup, pas yapabildik,
Ne de mücadele ettik…

Şimdiye kadar izlemekten keyif aldığımız gençlerin ayakları sahadaydı belki ama kafalarını çok uzaklardaydı.

Yazının Devamını Oku

Tecrübe farkı

30 Kasım 2020
Bursaspor belki de bu sezonun kırılma maçlarından birisi olabilecek bir karşılaşmayı maalesef kaybetti.

Her ne kadar gelecek vaat eden bir takıma sahip olsak da, maç içindeki bazı zaman dilimlerinde ortaya çıkan anlık problemler can sıkıyor.
Altay karşılaşması ve sonucuna baktığımızda, sezon sonu için büyük hedefler koymak zor gibi duruyor.
Zira mevcut kadro beklentilerin çok üzerinde işler başarsa da, hedef maçların kazanılmasında, tecrübe katsayısının eksikliği belirleyici olabiliyor.
*
Maçların devre başlarına, gençliğin verdiği enerjiyle çok iştahlı ve etkili başlasak da, belki fiziksel yetersizlik, belki akan maç içinde baskıyı kaldıramama, belki de enerji seviyesini 90 dakikaya yayamamanın sıkıntısı ile “Türk gibi başlayıp, Almanlar gibi bitiremiyoruz”.
Cumartesi akşamı bir kez daha aynı senaryoyu izlemek zorunda kaldık.
Attığımız gole kadar ve ikinci yarının başlarında etkili görünen genç Timsahlar, dakikalar ilerledikçe maç içinde saha, top ve oyunun hâkimiyetini rakibine kaptırmaya engel olamadılar.

Yazının Devamını Oku

Aşı haberleri umut veriyor

25 Kasım 2020
Aşı nedir? Sanırım ilk olarak bu sorunun cevabını açıklayarak konuya yaklaşmak en doğru yol olacaktır.

Çok kaba bir tarif ile aşı, vücudumuza hastalık yapan mikropları tanıtma eylemidir. Bu tanıma sayesinde de vücudumuzun savunma hücreleri aynı mikroba karşı çok çabuk reaksiyon vererek, hastalık oluşturmadan yok edilmesini sağlar. 

Normalde vücudumuza giren hastalık yapıcı mikroplar savunma sistemleri tarafından tanınmıyorsa, hızla üreyerek savunma sistemi hücrelerimizin baş edebileceği sayıyı geçerler ve bizi hasta ederler.
İşte aşı, çok düşük dozda, seyreltilmiş ve öldürülmüş/zayıflatılmış mikropları içeren kimyasallardır ve asıl amacı bu mikroorganizmalara karşı vücudumuzun çok daha çabuk harekete geçmesini sağlar.

MİKROPLA TANIŞIR

Aşıdaki dozaj çok düşük olduğundan ve içindeki mikroplar da etkisiz hale getirilmiş olduğundan, kişinin savunma sistemi, hastalığı tam olarak geçirmek zorunda kalmadan mikroplarıyla tanışır.
Aşılar, mikroorganizmaların evrim veya mutasyon dediğimiz değişim hızlarına bağlı olarak sezonluk veya kalıcı aşı şeklinde olabilmektedir.

Yazının Devamını Oku

Hak ettik ve kazandık

22 Kasım 2020
John Ruskin’in güzel bir sözü vardır; “Kalite asla bir tesadüf değil, daima akıllı bir gayretin sonucudur.”

Evet, Bursaspor’un gençleri cumartesi akşamı bu sözü bir kez daha doğruladı.
Çalıştılar, koştular, mücadele ettiler ve sonucunda son dakikalarda olsa da karşılığını almaya başardılar.
Zaten gidilmeye değer hiçbir yolun kestirmesi yoktur.
Mücadele etmeden de istenilen hedefe varmak hemen neredeyse imkânsızdır.
*
Albert Camus’un dediği gibi;
“Başarı kolay elde edilir, zor olan başarıyı hak etmektir”.

Yazının Devamını Oku

Kötü, yorgun ve isteksiz

10 Kasım 2020
Hafta içi 120 dakikalık kupa mesaisinden sonra Ankara deplasmanına giden Bursaspor maalesef rakibi karşısında etkili olamadı ve tek puanla yetinmek durumunda kaldı.

Maç geneli ile ilgili söyleyeceğimiz ilk tespit;
Bursasporlu gençlerin kötü bir futbol ortaya koyduğu, sahada fiziksel anlamda güçsüz oldukları ve her daim görmeye alıştığımız o arzulu, coşkulu futbolu göremediğimiz olacaktır.
Bu görüntünün sebepleri arasında ise aşağıdaki başlıkları sayabiliriz;
1- Emirhan’ın yokluğu.
Bursaspor orta sahasının dinamizmini ve çabukluğunu sağlayan en temel oyuncuların başında Emirhan geliyor. Bunu zaman zaman kendisini defansın soluna çekildiği maçlarda da gördük. Takımın şu anki kadro yapısında Emirhan orta sahanın vazgeçilmez bir ismi olduğunu bir kez daha gördük.
2- Savunma ile hücum bölgesi arasında bağlantı kurulamaması.
Orta sahada Emirhan’ın yokluğunda topu hücum bölgesine taşıyacak, kanatları besleyecek bir oyun kurucu bulamadık.

Yazının Devamını Oku

Gençler karar verecek…

3 Kasım 2020
Yeşil-Beyazlı forma altında mücadele eden gençler hem kendileri, hem Bursaspor’un geleceği konusunda karar verecek.

Şu anda futbol hayatlarının en önemli fırsatı önlerine serilmiş durumda.
Kendileri ve kariyerlerinin gidişatı ile ilgili gösterecekleri performans onlar için belirleyici olacak.
O bakımdan bu gençlerimize verebileceğim en önemli tavsiye;

Gece yatağa yattıklarında, şu anda ayakları altına serilen bu imkânı hayatları boyunca bir daha göremeyebileceğini kendilerine hatırlatsınlar. O yüzden gerek saha içinde, gerek saha dışında buna uygun hareket etsinler.
Beyinlerinde, ayaklarında, ciğerlerinde ne varsa onu vermek için her türlü fedakârlığı yapmaları gereken zaman bu zaman.
Karar verecekler;

2. veya 3. lig hatta 1. Lig topçusu olup sıradan bir futbol hayatına mı sahip olacaklar, yoksa gösterecekleri performans ile Süper Lig veya Avrupa’da gözde bir futbolcu mu?

Yazının Devamını Oku

Mücadele var, karşılığı yok…

29 Ekim 2020
Bursaspor maalesef Ege seferinden eli boş döndü.

Önce Menemen deplasmanından son dakikalarda yediği golle yenik ayrılan Yeşil-Beyazlılar, ardından Akhisar deplasmanında son dakika kazandığı penaltıyı değerlendiremeyerek özellikle gençlerin ortaya koyduğu mücadelenin karşılığını alamadı.
Tabii bu kötü sonuçlar bir yandan moral motivasyon bakımından takım üzerinde olumsuz etkiler yaratırken, diğer taraftan gençlerin özgüven kazanmaları için geçecek olan sürenin uzamasına yol açıyor.

Lakin mevcut koşullar altında böyle olumsuz durumları yaşayacağımızı da biliyorduk.
Beklentimiz ve umudumuz gençlerin bu şartlardan çok fazla etkilenmeden kendilerini mümkün olan en üst seviyede sahaya vermeleri.
Tabii gençlerin verdiği bu mücadeleye takımın sözde abisi olan tecrübeli oyuncuların da eşlik etmesi gerekiyor.

Zira şu an için görülen Ali Akman, Burak Kapacak, İsmail Çokçalış ve birazda Emirhan dışında takımda öne çıkan başka oyuncu yok.
Bu anlamda Özer’in, Burak Altıparmak’ın, Recep Aydın’ın sahadaki gençlere ayak uydurup, takıma katkı koymaları gerekiyor.

Mustafa Hoca’nın bu hafta Cüneyt ve Onur’u kesmesi doğru hamleydi. Görüldüğü gibi Furkan Emre de ortaya koyduğu mücadele ile ilk 11’de rahatlıkla oynayabileceğini gösterdi. Bu arada Furkan Emre’nin yanındaki Aykut’un, Cüneyt’in yanındaki Aykut’tan biraz daha iyi olduğunu da belirtmek gerek.

Yazının Devamını Oku