Kulüp (canlı müzik mekanı) açanlarda da bir ‘sevda’ söz konusuymuş.
Bakınız aynen şöyle geçiyor diyaloglar...
* Nasıl oluyor yeni mekanın?
- Abi ‘Gizli Kalsın’ gibi.
Hatta üzerine çok kafa yormuşuzdur bu sözlerin...
Asla üzerinde bir uzlaşmaya varılamayan konulardandır bu.
Derya Tuna da benzer bir açıklama yapıp “Çapkınlıkta erkeklerin suçu yok. Kadından bir hareket gelmezse erkek bir şey yapamaz” demiş.
Erkeklerin suçu var Derya Hanım var.
* Maalesef kendinde ‘anlamsız bir güç’ gören insanların, genelde suçu oluyor böyle durumlarda.
* Sorun kadınların erkeklere ‘yeşil ışık’ yakmasıyla başlamıyor yani.
* Sorun ‘zihinde’ başlıyor. Evli olan veya sevgilisi olan erkeklerin çapkınlığı bir hüner gibi görüp, erkek sohbetlerinde anlatmasında başlıyor.
- Mesela hoyratlık çok iş yapardı eskiden. Alkış alırdı. Artık almıyor!
- Kadınlara her türlü espriyi yapmak çok güldürürdü. Artık güldürmüyor!
- Karşındakini aşağılamak ‘ne zeki adam’ sözlerini beraberinde getirirdi. Artık kızdırıyor!
- Hele bel altı vurmak... O zaten en büyük eğlencelerden biriydi. Artık en büyük ayıpların başında geliyor!
Yani devir değişti.
Mehmet Ali Erbil muhakkak ki dediği gibi iyi niyetlidir, itirazım yok!
Ama olmuyor işte, artık o haller batıyor kardeşim.
Bakın olay nerelere gitti.
Aleyna Tilki, Spotify Global’in röportaj yaptığı ilk Türk oldu.
Röportaj yayınlanır yayınlanmaz da sessizliğini bozdu Aleyna...
“Dünya starlığını şampiyonlukta şarkısı çalınması zannedenler... Sizlere saygım var ama sevgim artık yok” mesajını paylaştı.
Mesaj açık açık Demet Akalın’aydı. Üstelik ağırdı.
Peki Demet ne yaptı?
“Sakin ol şampiyon. Tek rakibin Mustafa Topaloğlu. FIFA’ya söyleriz seni de paylaşır” diye cevap verdi.
İyi de bir isim.
Severim ben yeteneğini...
Geçen gün bir ödül töreninin sunuculuğunu üstlenen katılan Öz, “Beni tatmin eden bir iş gelmiyor. Ya şive komedisi ya bel altı komedi filmleri geliyor, komik bulmuyorum, artık küfre doyduk” dedi.
Yani bu demek oluyor ki, eski rollerini hiç özlemiyor Gürgen Öz. Çok zorda kalmadıkça o rollerde oynamak istemiyor.
Hatta inceden inceye son dönemde yapılan komedi işlerine de sataşıyor ve ‘bu işler böyle olmaz’ diyor.
Haklı mı haksız mı çok tartışmaya açık bir konu.
Ama zamanın ruhunun kucakladığı işlere karşı çıkmamak lazım. Onda küfür var, bunda şive var deyip yüz çevirmemek lazım.
Hatta çok da dert etmemek lazım. Gürgen Öz bugün dert etmeyi bıraksa, detaycılıktan biraz sıyrılsa yarın bir projede yer alır.
* Şu böyle olmalı...
* Bu muhakkak bunu yapmalı...
* Bu tarz ilişkilerde çiftlerden biri şöyle davranmalı demeyin.
Herkes farklı yaşar hayatını ve ilişkisini.
Hepimiz biriciğiz
İkincisi olmayanız.
Şimdilerde Cem Belevi’ye kızıyorlar.
Dünyaca ünlü Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Zehra Neşe Kavak bir başucu kitabı yazdı. “Kadın Olmak&Ötesi” adındaki eseri okumanızı tavsiye ederim.
***
Contemporary İstanbul, CI Bloom adını verdiği yeni bir fuarla Tersane İstanbul’da bugün kapılarını açtı.
***
Cağaloğlu Hamamı, adıyla ülke sınırlarından taşan bir yer. O zaman bugün arkadaşınızla bir hamam keyfi yapıp sonrasında da mekanın altında bulunan Oryantal 1741 adlı ocakbaşına gidin.
***
Six Senses Kocataş Mansions’ın içindeki İtalyan restoranı Scalini yaz havasına geçti. Artık bahçede servis veriyorlar. Pazartesi ve çarşamba günleri canlı müzikleri de var.
Şimdi bu kötü gönderme sonrası...
◊ “Demet niye böyle yaptı ki şimdi?” diye sorabiliriz...
◊ “Genç bir meslektaşa böyle tekme atmak hoş mu” diye tartışabiliriz...
◊ “Kıskançlık mı, başarıya olan inançsızlık mı” diye kafa yorabiliriz...
Ama her olayda “Aman Demet de böyle işte gül geç” kısmı biraz baymadı mı?
Aleyna’yı hiç tanımayan, bu konuşulanlara bakarak, bu kız sadece giydikleriyle konuşuluyor sanabilir.
Öyle mi peki?
Hayır!