Bir toplumun nefreti hızlandırılmış şekilde nasıl kazanılır, en iyi örneği oldu.
Çok ağır eleştirdik...
Çünkü haklıydık.
Çünkü sağlığımız söz konusuydu ve bu hiç umursanmıyordu.
Ama hafta sonu, sadece 15 dakikada, Şevval Şahin’in eksileri silindi.
O 15 dakika sempati kazandırdı Türkiye güzeline.
Aleyna Tilki.
Çünkü konuşunca olmuyor.
Sosyal mesaj vermeye kalkınca ortalık birbirine giriyor.
Yine bir bomba patlattı Aleyna.
Dedi ki;
◊ Nevzat Bey, ortalık sallanıyor bu sahneyle, siz bir nöropsikologsunuz, yorumunuz önemli. Bir insan iki kişiyi aynı anda sevebilir mi?
- Sevgi duygusu masum değildir. Bir insan “parayı çok seviyorum” diye kuyumcuya gidip bütün altınları alamaz. Evli birisini seviyorsun diye eşiyle arasını bozup onunla birlikte olamazsın. Sevgi ham bir duygudur, o duyguyu olgunlaştırıp sevgiye dönüştürmek gerekiyor. Aynı anda iki kişiye sevgi duyabilirsiniz. Tabii erkek için de kadın için de geçerli bu.
◊ Benim kafam karıştı. “Sevgi duygusu masum değildir” dediniz, biraz açar mısınız?
- Şöyle açıklayayım... Bakın “olgunlaşmamış aşk” ve “olgun aşk” vardır. Olgun aşklar yararlıdır, fakat ilkel aşklar zararlıdır. Vahşi bir at gibidir sevgi. Vahşi atı iyi yönetirsen sana hizmet eder, yönetmezsen seni yanlış tarafa çeker.
◊ O zaman iki kişiyi sevmeyi buna mı bağlıyorsunuz?
- Evet vahşi bir duyguya sahipsen iki kişiyi sevebilirsin. Beş kişiyi de sevebilirsin.
◊ Hiç böyle bir vakanız oldu mu?
- Bir genç hastam vardı. “Üç sevgilim var” diye geldi bana. Üçünü de sevdiğini söyledi. “Evlenecek misin?” dedim. “Hocam biriyle evleneceğim” diye cevap verdi. Şaştım kaldım.
“Hafta içi akşam saatlerinde dışarı çıkılmayacak.”
“Aile bireyleri dışında kafe ve restoranlarda toplu olarak oturulmayacak.”
Tekrar tekrar önümüze geliyor bu uyarılar son günlerde.
Gidişata göre masada olan ve alınması muhtemel önlemler şu şekilde:
◊ Tüm Türkiye’yi kapsayan bir sokağa çıkma yasağı düşünülmüyor.
◊ Önlemler illerdeki duruma göre alınacak.
◊ Eğer vaka sayısındaki artış böyle devam ederse daha önce yazdığım gibi, kafe ve restoranlara girişte HES kodu uygulaması devreye sokulabilir.
Yağmur çamur dinlemeyen yüzlerce kişi, kapıda içeriye girmek için sıra bekliyor, bu nasıl olur diyordum...
İçeride bedava dağıtılan bir şey de yok üstelik diye hayret ediyordum...
Kısmen bazı cevaplara ulaştım...
İddialara göre (aslında bu iddiaları yazıyı yazmadan önce sağlam kanıtlara dayandırdım) Nusret’in, Etiler ve Nişantaşı’ndaki şubelerinde kapılarda figüranlar bekliyormuş.
Bir düşünsenize...
Nusret’in restoranına gidip, içeceğinden salatasına...
Ara sıcaklardan ana yemeğe bir ziyafet çekecekseniz eğer...
Ne olursa olsun...
Tahrik edilmiş de olsa...
Bu tahrik aylardır devam da etse...
Komşusunun küfürlerine de maruz kalsa, şiddete başvurmamalıydı Halil Sezai.
Ünlü sanatçı hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi. 13 yıl 10 aya kadar hapis istemiyle açılan davanın ilk duruşması 30 Ekim’de yapılacak.
Sahnelerden uzak kalanlar için bu acımasız cümleleri kuranlar var. İnanması güç ama var.
Çaresizliklerinden mutlu olan...
Parasızlıklarına sırıtan...
◊ İşsiz kalmalarına “oh olsun” diyenler...
◊ Son olarak şarkıcı Jehan Barbur’un bir mesajı çekti dikkatimi.
◊ “Biz müzisyenler daha kaç gün kaç ay susacağız. Ne kadar zaman daha işsiz kalacağız. Ve her şeye rağmen daha ne kadar süre faturalarımızı, kiramızı, kredilerimizi, kartlarımızı ödemek için debeleneceğiz. Sahneden daha kaç zaman uzak kalacağız” diye ‘haykırdı’ Jehan Barbur.
Bir kesim var ki, kimsenin mutluluğunu istemiyor.
O kesim ki, biri iyi bir iş yapınca, hele mutlu bir ilişkiye başlayınca ‘keşke benim olsa’ edasıyla dişlerini sıkıyor.
Üstelik bunu çoğunlukla arkadaşlar birbirine yapıyor.
Bıraksanıza uzayan kol bizden olsun.
İnsanların mutluluğuyla mutlu olmayı denesenize.
Hadise’den ne istersiniz anlamadım.
Kadın işinde gücünde, e gözüktüğü kadarıyla mutlu da bir ilişkisi var.