Noyan Doğan

Vergi paketinde o düzenleme unutuldu

22 Temmuz 2024
Yıllardır beklenen düzenlemeyi yapıyoruz, uygulamaya koyuyoruz, ama yan düzenlemesini yapamadığımız için eksik kalıyor.

‘Biz yaptık işte, alın uygulayın’ demekle bu işler olmuyor. Neden mi bahsediyorum? Bina tamamlama sigortasından. Müteahhitinden vatandaşına, belediyelerden sigortacısına kadar tüm kesimlerin beklediği düzenleme haziran ayının ortasında uygulamaya girdi. Tam olarak uygulanabilmesi için de vergisel açıdan küçük bir düzenleme, daha doğrusu uyarlama yapılması gerekiyordu. Düzenleme de şu sıralar Meclis’te görüşülen vergi paketi içinde yer alacaktı, ama olmadı. Artık unutuldu mu, önemsenmedi mi, ‘onlar şimdilik beklesin mi?’ dendi, bilinmez. Konuyu biraz açayım da neyin unutulduğu ya da önemsenmediği anlaşılsın.

Bina tamamlama sigortası, yıllardır bir türlü tam anlamıyla gerçekleştiremediğimiz kentsel dönüşümün itici gücü olacaktı ve uygulama başladı. Şöyle ki, vatandaş, evini ya da binasını dönüştürürken müteahhit ile yapacağı anlaşmanın içine bina tamamlama sigortasını ekletecek. Müteahhit süresinde konutu teslim edemezse devreye sigorta şirketi girecek ya vatandaşın ödediği paraları faizi ile geri ödeyecek ya da müteahhitten inşaatı devralacak ve konutları bitirip, vatandaşa teslim edecek. Teslim edeceği süre içinde de vatandaşa kira ödemesi yapacak. Bu kadar basit ve işlevsel.

HAKSIZ REKABETİN BU KADARI

Peki, sorun nerede? Bina tamamlama sigortasının işleyişinde bir sorun yok; sorun, vergi tarafında. Onu da anlatayım. Müteahhit, inşaat öncesinde bankadan teminat mektubu aldığında damga vergisi ve harçlardan istisna tutuluyor. Bu, bankalara tanınmış bir hak. Ama aynı müteahhit, bina tamamlama sigortası yaptırırsa, vergi ve harç ödemek durumunda kalıyor. Çünkü bu istisna sigorta şirketlerine tanınmamış durumda. O zaman ne oluyor? Bir, müteahhitin maliyeti artıyor, ikincisi ve daha önemlisi bankalarla, sigorta şirketleri arasında haksız rekabet ortamı oluşuyor.

İşte hem bu haksızlığın giderilmesi için hem de bina tamamlama sigortasının tam anlamıyla uygulanabilmesi için şu günlerde Meclis gündemindeki vergi paketi içine bina tamamlama ve kefalet sigortası teminat senetlerine de bankalardaki gibi vergi muafiyeti tanınmasına yönelik madde eklenecekti. Ama eklenemedi.

YA PARASINI YA EVİNİ ALACAK

Şimdi birileri diyecek ki, ‘bu bahsettiğin vergi kaybına giriyor’. Hiç alakası yok. Müteahhit sigortaya gideceğine, bankaya gidecek; vergi kaybı açısından ne fark edecek? Ayrıca bankanın vereceği teminat mektubunun evini dönüştürecek vatandaşa hiçbir faydası yok. Müteahhit işi bırakıp giderse, vatandaş ortada kalacak. Geçmişte yaşandığı gibi. Sigortada ise vatandaş her şart altında ya parasını ya evini alacak.

Duyduğuma göre, bina tamamlamadaki bu düzenleme ekim ayındaki ikinci vergi paketine kalmış, yani bırakılmış. Niye? Bir taraftan 6 Şubat depremlerinin yarattığı kaybı telafi etmek için paket üstüne paket açıklayıp, bundan sonraki olası depremlerdeki maliyeti azaltmak için kentsel dönüşümü dilimizden düşürmüyoruz; diğer taraftan da bu işe çözüm olacak ufak bir düzenlemeyi bile yapmıyoruz, erteliyoruz.

Yazının Devamını Oku

Kıdem tazminatında neler değişti?

18 Temmuz 2024
Hazine ve Maliye Bakanlığı, Sosyal Haklar Genelgesi’ni yayımladı,

işçi statüsünde çalışanların alacağı yeni kıdem tazminatı da belli oldu. Çalışanların, 2024 Temmuz-Aralık döneminde alacağı kıdem tazminatının üst sınırı 41.828 lira olarak açıklandı. Bu yılın ilk yarısında ise kıdem tazminatının tavanı 35.058 lira olarak açıklanmıştı. Buna göre, kıdem tazminatı yüzde 19.31 artırıldı.

Bu yılın ikinci yarısında kıdem tazminatı ile ilgili şöyle bir gelişme daha yaşanacak. 2022 ve 2023 yıllarında asgari ücret senedi iki kere belirlendiğinden, çalışanların alacağı kıdem tazminatı da artıyordu. Bu yılın ikinci yarısına yönelik asgari ücrette bir artışa gidilmezse -ki, görünen gidilmeyeceği yönünde- çalışanların alacağı kıdem tazminatında bir değişiklik olmayacak. Şöyle ki; sene başında asgari ücret brüt 20 bin 2 lira olarak açıklandı ve sene sonuna kadar da asgari ücret bu şekilde devam edecek. Bu durumda asgari ücretli bir çalışanın kıdem tazminatı sene başında 20 bin 2 lira üzerinden hesaplandığı gibi 2024’ün ikinci yarısında da aynı tutar üzerinden hesaplanmaya devam edecek.

TAZMİNATA HAK KAZANMA ŞARTLARI

Şu ayrıntıyı da vereyim; bu yılın ikinci yarısında yüksek maaşlı çalışanların alacağı kıdem tazminatı da arttı. Nasıl mı? Senenin ilk yarısında kıdem tazminatı tavanı 35.058 lira üzerinden hesaplanırken, Temmuz ayından itibaren 41.828 lira üzerinden hesaplanacak.

Peki, kimler kıdem tazminatına hak kazanıyor? Çalışanın işveren tarafından işten çıkarılmış olması gerekiyor. Çalışan işyerinde bir yıl çalıştıktan sonra kıdem tazminatına hak kazanıyor. Erkeklerde askerlik nedeniyle, kadınlar da evlilik nedeniyle işten ayrılma halinde kıdem tazminatını alabiliyor. Tabi bir de çalışan emekliliğe hak kazandığında kıdem tazminatını alıyor.

Bunların dışında istisnai bir durum daha var. 8 Eylül 1999 öncesi sigortalı olanlar eğer EYT’den emekli olamadıysalar (prim gün sayısı, çalışma yılı eksikliği nedeniyle), 15 yılı doldurup, 3 bin 600 prim gün sayısını tamamladıklarında kıdem tazminatı alıp, işten ayrılabilirler. İlk sigortalı olduğu tarih 8 Eylül 1999-30 Nisan 2008 arasında olanlar ya 25 yıl çalışıp, 4 bin 500 prim günü doldurduklarında kıdem tazminatı alabilirler ya da çalışma yılına bakılmaksızın 7 bin prim günü doldurduklarında işyerinden kıdem tazminatı alıp, işten ayrılabilirler.

BU HESABA DİKKAT!

Yeri gelmişken kıdem tazminatının nasıl hesaplandığına da kısaca değineyim. Çalışılan her tam yıl için 30 günlük giydirilmiş ücret (ikramiye, prim, yol ve yakacak yardımı gibi tüm ödemelerin dahil olduğu ücret) üzerinden kıdem tazminatı ödeniyor. Brüt ücret ile çalışılan yılın çarpımı sonucu toplam kıdem tazminatı hesaplanıyor.

Yazının Devamını Oku

En düşük emekli aylığı 12.500 liraya çıkıyor

17 Temmuz 2024
En düşük emekli aylığı 12.500 liraya çıkarılıyor.

Emekli maaş artışıyla ilgili düzenleme, vergi yasa tasarısı ile birlikte Meclis’e sunuldu. Tasarı komisyonlarda görüşülüp yasalaştıktan sonra en düşük emekli aylığı 12.500 liraya yükselecek. Yeri gelmişken belirteyim, 12 Haziran tarihinde, ‘Emeklinin kök maaşında tüm merak edilenler’ başlıklı yazımda, Temmuz ayında en düşük emekli aylığının 12.500 liraya çıkarılacağını belirmiştim.

En düşük emekli aylığının artırılması konusunda bir bilgiyi daha paylaşayım. 2019 yılında en düşük emekli aylığı 1.000 liraya, 2020 yılında 1.500 liraya, 2022 yılında önce 2.500 liraya ardından 3.500 liraya, 2023 yılının ocak ayında 5.500, temmuz ayında 7.500 liraya, 2024’ün ocak ayında da 10.000 liraya çıkarıldı.

Şimdi de en düşük emekli aylığı 12.500 liraya yükseltilecek. Yaklaşık 3 milyon 700 bin emekli bu artıştan faydalanacak. Yani son 5 yılda en düşük emekli aylığı 8 kere artırıldı.

KÖK MAAŞLAR DEĞİŞMEYECEK

Öncelikle belirteyim; bu seyyanen zam değil, kök maaş artışı da değil. Bugün uygulanan; 10.000 lira olan en düşük emekli aylığının 12.500 liraya çıkarılması. Aradaki farkı da bugüne kadar olduğu gibi Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) değil, Hazine ve Maliye Bakanlığı karşılayacak.

Gelelim, en düşük emekli aylığı artışından kimlerin, nasıl etkileneceğine... TÜİK’in açıkladığı 2024 Ocak-Haziran enflasyonuna göre işçi, Bağ-Kur, tarım emeklilerinin, temmuz ayında maaşlarına yüzde 24.73 zam yapıldı. Başka bir ifadeyle yüzde 24.73 enflasyon farkı verildi. Özellikle sigorta girişi 2008 sonrası olanlar ve kök maaşı 8.000 liranın altında olanların –ki, bunların arasında 5.000 lira, 7.000 lira alanlar da bulunuyor- yüzde 24.73’lük zamla bile maaşları 10.000 liranın altında kaldı. Yani kök aylıkları yükseldi ama hiç zam almamış oldular ve en düşük emekli aylığı olan 10.000 lirayı almaya devam edeceklerdi. Bu durumda 1.8 milyon emekli bulunuyor. Şimdi bu emeklilerin maaşları 12.500 liraya tamamlanacak.

İŞTE MAAŞ HESABI

Yazının Devamını Oku

En düşük memur maaşı 39 bin 183 lira olacak

6 Temmuz 2024
Toplu sözleşme zammı ve enflasyon farkı ile birlikte görevdeki memurların temmuz zammı yüzde 19.31 olacak. Memurlara 2023 yılında verilen seyyanen zam tutarı temmuz ayında da artacak.

Yılın ilk yarısında gerçekleşen enflasyon oranının açıklanmasıyla birlikte görevdeki memurların temmuz ayı zamları da netleşti. Memurlar da memur emeklileri gibi 2024’ün ikinci 6 ayında toplu sözleşmeden kaynaklı yüzde 10 zam alacaklar. 2024’ün ocak-haziran dönemini kapsayan 6 aylık enflasyonun yüzde 15’i geçmesi halinde de geçen tutar enflasyon farkı olarak ödenecek. Toplu sözleşme zammı ve enflasyon farkı ile birlikte görevdeki memurların temmuz zammı yüzde 19.31 olacak. Buna göre de en düşük memur maaşı 39.183 liraya çıkacak.

Yeni zamla birlikte; genel müdürün (1/4) maaşı 88.673 lira, öğretmenin (9/1) maaşı 40 bin 824 lira, polis memurunun (8/1) maaşı 52 bin 522 liraya, uzman hekimin (1/4) maaşı 66 bin 174 lira olacak. Memurlar sene başında maaşlarını yüzde 49.25 zamlı almışlardı. Temmuz zammıyla birlikte memurların 2024 yılı zam oranı yüzde 68.56’ya yükselecek.

SEYYANEN ZAM DA ARTACAK

2023’ün temmuz ayında kamu çalışanlarına 8 bin 77 lira seyyanen zam yapılmış ve memurların zamlı maaşların üzerine de 8 bin 77 lira seyyanen zam eklenmişti. Geçen yılın ikinci yarısında enflasyon farkı dahil yapılması öngörülen artışa ek olarak (15.965) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda ilave ödeme yapılması öngörülmüş ve bu kapsamda da seyyanen zam verilmişti. Seyyanen zam ilave ücret olarak ödendi. Böylece bu yılın ocak ayında seyyanen zam tutarı artırıldı, şimdi de temmuz zammında da seyyanen zam tutarı artacak. - BİTTİ



Yazının Devamını Oku

En düşük emekli memur maaşı 17.573 TL

5 Temmuz 2024
Memur emeklileri 2024 Temmuz ayında maaşlarını yüzde 19.31 zamlı alacak. Yeni zamla birlikte emekliler 675 lira ila 4.300 lira arasında değişen tutarlarda ek ödeme de alacaklar.

TÜİK 2024 Ocak-Haziran enflasyonunu açıkladı emekli memurların maaş zamları netleşti. Memur emeklileri 2024 Temmuz ayında maaşlarını yüzde 19.31 zamlı alacak. Yeni zamla birlikte en düşük emekli aylığı ek ödeme dahil 17.573 liraya çıkacak.

2.5 milyon memur emeklisinin 2024-2025 yıllarını kapsayan mali ve sosyal haklarının belirlendiği 7. Toplu Sözleşmeye göre 2024’ün ikinci 6 ayında memur emeklileri toplu sözleşmeden kaynaklı yüzde 10 zam alacaklar. 2024’ün Ocak-Haziran dönemini kapsayan 6 aylık enflasyonun yüzde 15’i geçmesi halinde de geçen tutar enflasyon farkı olarak ödenecek. Toplu sözleşme zammı ve enflasyon farkı il birlikte memur emeklilerinin temmuz zammı yüzde 19.31 olacak. 

2024 Ocak ayında ise memur emeklilerinin maaş zam oranı yüzde 49.25 olmuş ve bu zam ile memur emeklileri son 5 yıldaki en yüksek zam oranını almışlardı. Böylece memur emeklilerinin 2024 yılı zam oranı yüzde 68.56 oldu. 2023’te ise memur emeklilerinin toplam zam oranı yüzde 55 olmuştu.

2024’ün Temmuz ayındaki yüzde 19.31’lik artış ile birlikte emeklilere her ay ödenen ek ödeme tutarı da artacak. Buna göre temmuz ayında maaşa göre emekliler 675 lira ila 4.300 lira arasında değişen tutarlarda ek ödeme alacaklar.

-NOT: Tabloda; 4 kademinin 1. derecesi ve ek göstergesi 9000 ila 6000 arasındaki memurların 30-25 hizmet yılına göre Temmuz ayı zamlı maaşları yer almaktadır. Ayrıca 40-50 hizmet yılına göre 1/4 bazı memur emeklileri ile 25 ve 30 hizmet yılına göre; derece ve kıdemi 1/4, 4/1, 5/1, 3/1 olan emekli polis, öğretmen, akademisyen, hemşire, yargı üyeleri, kaymakam, müftü, teknisyen, mühendislerin 2024 Temmuz ayı zamlı maaşları da yer almaktadır. 2024 Ocak ayı maaşı, ek ödeme hariç maaştır. Zam oranı, ek ödemesiz maaş üzerinden hesaplanır. Ek ödeme tutarı yüzde 4 üzerinden hesaplanmıştır.

Yazının Devamını Oku

Emeklilerin temmuz ayı zammı belli oldu

4 Temmuz 2024
Memur emeklileri temmuz ayında maaşlarını yüzde 19.31 zamlı alacak. SSK, Bağ-Kur, tarım emeklilerindeki zam oranı ise yüzde 24.73 olarak netleşti. Buna göre memur emeklileri aleyhine 5.42 puanlık fark oluştu. Bugün SGK ve Bağ-Kur emeklilerinin yeni maaşlarına yakın mercek tuttuk.

TÜİK, maaş zamlarına konu 2024 yılı Ocak-Haziran dönemini içeren altı aylık enflasyon verisini açıkladı. Bu veri ile görevdeki memurlar ile emeklilerinin yanı sıra SSK, Bağ-Kur emeklilerinin 2024 Temmuz zamları da netleşti.

TÜİK verilerne göre haziran enflasyonu aylık yüzde 1.64 olurken, 6 aylık enflasyon ise yüzde 24.73 olarak açıklandı. Buna göre görevdeki memurlar ve memur emeklileri temmuz ayında maaşlarını 19.31 zamlı; SSK, Bağ-Kur, tarım emeklileri ise yüzde 24.73 zamlı alacaklar.

2024-2025 yıllarını kapsayan mali ve sosyal hakların belirlendiği 7. Toplu Sözleşmeye göre 2024’ün Temmuz-Aralık döneminde görevdeki memurlar ile memur emeklileri toplu sözleşmeden kaynaklı yüzde 10 zam alacaklar. 2024’ün Ocak-Haziran dönemini kapsayan 6 aylık enflasyonun yüzde 15’i geçmesi halinde de geçen tutar enflasyon farkı olarak ödenecek. Buna göre memur ve emeklilerinin temmuz maaşı, toplu sözleşmeden kaynaklı zam ve enflasyon farkı ile birlikte yüzde 19.31 olacak. Yeni zamla birlikte en düşük memur emeklisinin maaşı 16.897 liraya çıkacak, ek ödeme ile eline 17.573 lira geçecek.

TEMMUZDA KÖK MAAŞLAR DEĞİŞECEK

TÜİK’in açıkladığı 2024 Ocak-Haziran enflasyonuna göre işçi, Bağ-Kur, tarım emeklileri, temmuz ayında maaşlarını yüzde 24.73 zamlı alacak. Temmuz ayında yeni zamla birlikte işçi ve Bağ-Kur, tarım emeklilerinin kök maaşları da değişecek ve kök maaşlar artacak.

2024 ocak ayında en düşük emekli aylığı 10.000 liraya çıkarılmıştı. Eğer 10.000 lira olan en düşük emekli aylığı artırılmazsa, temmuz ayındaki yüzde 24.73’lük zam, kök maaşa uygulanacak ve buna rağmen maaş 10.000 liranın altında kalırsa en düşük aylık olan 10.000 lira ödenecek.

Şöyle ki; 2024’ün Ocak-Haziran döneminde kök maaşınız 8.500 TL ise ve en düşük emekli aylığı olan 10.000 TL alıyorsanız, temmuz ayındaki yüzde 24.73’lük zam 8.500 TL olan kök maaşınıza uygulanacak, maaşınız 10.602 liraya çıkacak. En düşük emekli aylığı olan 10.000 TL artırılmazsa, temmuz ayında 10.602 lira elinize geçecek.

EMEKLİLER ARASINDA ZAM FARKI OLUŞTU

Yazının Devamını Oku

Sigortalılığınız ve emekliliğiniz iptal edilir

3 Temmuz 2024
Soru: Kardeşim 2003 doğumlu. Bir buçuk sene önce kısa süreli bir işte çalıştı sonra kendi isteği ile ayrıldı. Dört aylık sigortası işledi. Sigortası devam etsin, emekliliği gecikmesin diye de bir sene önce bir ahbabımızın yanında asgari ücretten sigortalı gösterdik. Bir süredir sahte sigortalılıkla ilgili çıkan haberleri takip ediyorum. Bizim durumumuz sahte sigortaya mı giriyor, herhangi bir sorun yaşar mıyız? Sigortasını iptal etsek iş bulup çalışamazsa sigortası da olmayacak. Davut G.

Cevap: Son günlerde benzeri soruları çokça alıyorum. Bir süredir de SGK’nın sahte sigortalılık ile ilgili çalışmaları gündemde yer alıyor. Sosyal Güvenlik Denetmenleri Derneği Genel Başkanı, verdiği bir demeçte, 2023 yılında yapılan denetimlerde, bin 533 iş yerinin sahte olduğu, çalışmadığı halde sigorta primi ödenen ya da sahte iş yeri üzerinden sigortalı gösterilen 88 bin 455 kişinin sigortalılığının iptal edildiğini bildirdi. Benzer şekilde yapılan incelemeler sonucunda usulsüz emeklilik hakkı elde eden 50 bin kişinin de emekli maaşlarının kesildiği gündeme geldi. Son beş sene içinde SGK’nın tespit ettiği sahte sigortalı sayısı 500 binin üzerinde. Sadece 2023 yılında 89 bine yakın sahte sigortalı, bin 533 de sahte işyeri tespit edilmiş. Ortalama her yıl 80 ila 100 bin arasında sahte sigortalı tespit ediliyor.

Peki, hangi durumlar sahte sigortalılığa giriyor? SGK’nın en çok tespit ettiği durumları sıralayayım. Okuyucumuzun sorusundaki gibi bir yakınının, ahbabın, akrabanın şirketinde sigortalı olarak gösterilmek. Ölen babadan maaş alabilmek için boşanma yoluna gidilmesi. Hamilelik döneminde sağlık hizmetlerinden yararlanabilmek ve doğum öncesi ile sonrasında iş göremezlik ödeneğinden faydalanmak için bir yerde çalışılıyor gösterilmesi. Bir de bu işler için kurulmuş paravan şirketlere para verip de sahte sigortalı olunması. Bu saydıklarım en çok başvurulan ve SGK’nın en çok tespit ettiği yöntemler.

Bu durumda ne oluyor? Sigortalılık ve prim günleri iptal ediliyor, ödenen primler iade edilmiyor. Emekli olunmuşsa, aylık kesiliyor, emeklilik iptal ediliyor, ödenen maaşlar faiziyle geri alınıyor. Sahte sigortalılık süresince hem kendi hem de yakınları adına ödenen tüm sağlık giderleri geri isteniyor. Sahte sigortalı için hapis cezası istemiyle suç duyurusunda bulunuluyor. Sigortalı kişiye ödenen iş göremezlik aylıkları faiziyle birlikte geri alınıyor. Kişiyi sahte sigortalı olarak gösteren işveren ciddi tutarlarda ceza ödüyor, sahte sigortalı emekli aylıklarını, sağlık giderlerini ödeyemezse işverenden talep ediliyor, sahtecilik yaptığı için hapis cezası ile yargılanıyor. Okuyucumun sorusu üzerinden çözümü de söyleyeyim. Ya bir işyerinde sigortalı olarak fiilen çalışılacak ya da isteğe bağlı sigortalı olunacak.

YAŞ HADDİNDEN TAZMİNAT ALABİLİRSİNİZ

Soru: 23.09.1987’de şirkette işe başladım hiç ara vermeden 1.11.2009’da emekli oldum. Emekli ikramiyesini aldım. Bu tarihten itibaren de çalışıyorum. Şu anda 61 yaşına girdim. Şirketin hizmet sözleşmesinde 60 yaşını bitirdiğinde yaş haddine istinaden emeklilik uygulaması yapılır yazıyor. Tazminatımı alıp işten ayrılabilir miyim? Cemal Ç.

Cevap: İlk çalışma döneminize göre emekli olduğunuz, kıdem tazminatını aldığınız için artık kıdem tazminatınız sıfırlanmış sayılıyor. İkinci dönem çalışmanıza ait yeni bir sözleşme ile çalışıyorsunuz demektir. Normal şartlarda kendi isteğiniz ile istifa ederseniz işveren tazminat ödemez. Ancak şirket iç şartlarına göre 60 yaşında yaş haddinden emekli olunacağına dair yazılı bir kural varsa yaş haddinden ayrılabilirsiniz ve bu durumda işveren de ikinci döneme ait tazminatınızı ödemek durumunda.

Yazının Devamını Oku

20 yılda yaptığımız tasarrufu bir ayda nasıl tükettik?

1 Temmuz 2024
Bireysel emeklilik sisteminde, fon büyüklüğü, 1 trilyon TL’yi geçti.

Bu ne demek? Sistemdeki 17 milyona yakın kişinin tasarruflarının ulaştığı büyüklük 1 trilyon TL’yi geçmiş demek. Bir başka açıdan da şöyle değerlendirebiliriz; tek tasarruf sistemi BES olduğu için (dikkatinizi çekerim yatırım demiyorum tasarruf diyorum) ülke tasarrufları 1 trilyon TL’yi geçmiş durumda. Emeklilik sektörü temsilcileri fonların bu büyüklüğe ulaşmasından memnun. Haklılık payı da var, çünkü 1 trilyon TL eşikti ve aşıldı. Bu noktaya da 20 yılda gelindi.

Başarı mı? Nereden baktığınıza bağlı. İşin aslı, çok da sevinecek bir durum yok. Anlatayım. 2024 yılının Mayıs ayında kredi kartları ile yapılan harcama tutarı 1.2 trilyon TL’nin üzerinde. Bu, sadece bir aylık harcama tutarı. Benzer şekilde nisan ayında yapılan harcama tutarı 1.1 trilyon, mart ayında ise 1.1 trilyon TL’lerde. Yani, son üç ayda kartlarla yapılan harcama tutarı 3.4 trilyon TL’yi geçmiş durumda. Olaya bakın; 20 yılda ülke olarak hepi topu yaptığımız tasarruf 1 trilyon TL, sadece üç ayda yaptığımız harcama 3.4 trilyon TL. Var mı sevinecek bir durum? Ara ara emeklilik şirketlerinin temsilcileri ile sohbet ederiz. BES’in büyüklüğünün 1 trilyon TL’yi geçmesi üzerine yaptığımız sohbetlerde, Türkiye Sigorta Birliği Başkan Yardımcısı Taylan Türkölmez’in yorumunu aynen paylaşayım: “20 yılda BES’te biriken varlıklar mayıs ayı kredi kartı harcamasına yetişememiş.”

ORTALAMA BİRİKİM 100 BİN TL

Devam edeyim. BES’te 1 trilyon TL büyüklüğe ulaşmadaki en büyük etken, emeklilik şirketlerinin, katılımcıların sisteme yatırdıkları katkı paylarını, doğru yerlerde değerlendirip, yüksek getiriler sağlaması oldu. Şirketler, katılımcıların fonlarını iyi yönetti, yüksek getiriler sağladı ve fon büyüklüğü 1 trilyon TL’yi aştı. Yoksa katılımcılar, tasarruf için BES’e daha çok ve daha yüksek katkı payı ödemedi. Verileri inceledim, geçen yıl sisteme yatırılan ortalama katkı payı tutarı aylık 900 ile bin lira arasında değişiyor.

Bundan ötürüdür ki, BES’teki, kişi başına ortalama birikim tutarı 100 bin liralarda. Elbette sisteme daha yüksek katkı payı ödeyenler de, sistemde birikimleri milyonlarca liraları bulan da vardır. Ama ortalama 100 bin lira. Birileri çıkmış, BES emekli aylığı ödemiyor diye eleştiriyor. Nasıl ödesin? 10 yılda, 20 yılda ulaşılan kişi başına birikim tutarı 100 bin lira, işte. Kişilerin tasarruf için ödedikleri tutarlar ciddi rakamlarda olur, sistemdeki fon büyüklüğü 5-10 trilyon liralara ulaşır; o zaman sistemden emekli olanların alacakları maaşları konuşur, tartışırız.

TASARRUF TÜKETİM DENGESİ BOZULDU

Bu satırları okuyan birileri diyecektir ki, ‘millette tasarruf edecek para mı var?’. Doğru ama bir taraftan da sadece bir ayda tüketim için 1.1 trilyon TL harcamışız. Daha açık bir anlatımla, tasarruf ile tüketim arasındaki uçurum büyüyor.

BES sayesinde tasarrufların 1 trilyon TL’yi geçmesi yabana atılır bir gelişme değil. 17 milyon kişinin tasarruf etmesi -ki, bunların 7.3 milyonu çalışanlardır, 9.1 milyonu da bireylerdir- de önemli bir şey. Açık konuşalım, ülke olarak tasarrufa ihtiyacımız var. Tek tasarruf aracı da BES olduğuna göre, tasarrufları artıracak bir şeyler yapmamız lazım. Mesela, oturup, artık tamamlayıcı emeklilik sistemini ciddi ciddi konuşmamız, hatta aksiyon almamız lazım.

Yazının Devamını Oku