Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan GümüşYazarın Tüm Yazıları

Yeni süper lider

İPUÇLARI.
En çok sevdiğin filmi söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.

Haberin Devamı

Doğru bir soru mudur? Ya da kişilik analizi için uygun bir yöntem midir? Sanmıyorum. Ama yine de bir çıkış noktası olur mu, deneyelim.
Bugün size ‘Prensçik’ diye tarif edilen, önümüzdeki günler ve aylarda sıkça duyacağımız bir siyasi aktörü anlatacağım. Onun kim olduğunu söylemeden, hakkında topladığım bazı ipuçlarını sıralamakla başlıyorum.
Yazının esas oğlanı, bir kere Amerikalı ve Batılı olmamasına rağmen Hollywood hayranı. Özellikle İkinci Dünya Savaşı dönemine ait Amerikan filmlerine meraklı. En sevdiklerinden biri de Steven Spielberg’in 1998 yapımı “Er Ryan’ı Kurtarmak” isimli filmi. Hani, Amerikan askerlerinin üç asker kardeşi savaşta öldüğü için dördüncü kardeş Er Ryan’ı sağ bulmak için Normandiya’da verdiği mücadeleyi anlatan duygusal ve bir o kadar militarist film.

Haberin Devamı

ÖZEL HAYATI.
İpuçlarına devam. ‘Prensçik’ diye tarif edilmesi, ülkesinin köklü ve soylu bir ailesinden geldiğine işaret ediyor. Bu ayrıcalık sayesinde bir ara araştırmacı olarak Amerika’da yaşama imkânına da sahip olmuş. Kimya mühendisliği okumuş. İngilizce biliyor. Dolayısıyla oturduğu koltukta İngilizce konuşan ilk lider olma özelliğine sahip.
Ünlü bir şarkıcıyla evli. Kendisini yaptığı işe adayan, başarıya odaklanmış insanlardan. Öyle ki, görevli olduğu bölgeyi vuran tayfunun yol açtığı hasar çalışmaları nedeniyle tek çocuğunun doğumunu bile kaçırmış.
O kız çocuğu, daha sonra ABD’nin en saygın yüksek öğrenim kurumlarından olan Harvard Üniversitesi’nde eğitim görüyor. Ama güvenlik nedeniyle takma bir isim kullanıyor.

VE YANIT.
Sanırım bu kadar ipucu yeterli. Cevabı açıklıyorum. Bahsettiğim kişi Çin’in yeni Devlet Başkanı Şi Jinping (59). Geçen hafta dünya Vatikan’ın bacasından çıkacak beyaz dumana odaklanmışken, Şi Jinping, Çin Halk Meclisi’ndeki oylama sonrasında yeni görevine başladı. Bir ara gözden düşse de Çin Komünist Devrimi’nin efsane isimlerinden birinin oğlu olan Şi Jinping, domuz çiftliğinden Pekin’in güç koridorlarına uzanan hikâyesiyle parti içi uzlaşma ismi olarak seçildi. Komünist Parti lideri ve başkomutan sıfatıyla Çin’in son dönemdeki en kudretli isimlerinden biri oldu. Şi’nin başbakan seçilen Li Keqiang ile birlikte önümüzdeki 5 yıl, belki de 10 yıl süresince dünya politikalarını şekillendiren isimlerden biri olması bekleniyor.

Haberin Devamı

Güçlü ekonomi güçlü ordu

ASLINDA Şi Jinping’in devlet başkanı olacağı Kasım ayında Komünist Parti liderliğine seçilmesiyle belli olmuştu. Dün sona eren 12’nci Ulusal Halk Kongresi’ndeki konuşmasıyla mesajlarıyla yeni dönemin şifrelerine de işaret etti.
“Çin rüyasını gerçekleştirmek için istikrarlı ekonomik büyüme sürdürülmeli” dedi. Büyük rönesans vaadetti. Partilileri lüks, gösteriş, rüşvet ve yolsuzluktan uzak durmaları konusunda uyardı. Bürokrasi, hedonizm ve savurganlığa karşı savaş ilan etti. ‘Ordu savaşları kazanacak, ulusal egemenliği koruyacak şekilde güçlendirilmeli’ dedi.
Yorumculara göre, Şi Jinping, halka yakın duruşuyla seleflerinden ayrılsa, reform sözcüğünü sıkça dile getirse de Çin Halk Cumhuriyeti’nde yakında SSCB’de olduğu gibi bir açıklık dönemi beklenmiyor.

Haberin Devamı

ÇİN, 1.35 milyarlık nüfusuyla dünyanın en güçlü ekonomilerinden biri haline gelirken, Pekin’de hava kirliliği, zehir akan nehirler ve göller, gelir dağılımı uçurumu ve fırsat eşitsizliği gibi konular halkta gerilim yaratıyor. Dünyada artık hiçbir liderin, hiçbir yönetimin sansürü denese de sosyal medyaya karşı dokunulmazlığı yok.
Pekin Yönetimi, bir yandan ekonomik, sosyal ve çevresel meydan okumalar, ayrılıkçı hareketler, Pasifik’te güç kavgalarıyla karşı karşıya. Obama Yönetimi, ikinci döneminde kaynayan Ortadoğu yerine Asya Pasifik’i birinci öncelik bölgesi ilan ederken Uzakdoğu cephesinde özetle bunlar oluyor.

Yazarın Tüm Yazıları