Paylaş
4 Aralık tarihinde Londra’da yapılacak zirvede NATO 70’inci yılını kutlayacak. Ancak Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un geçtiğimiz haftalarda İngiliz Economist dergisine verdiği röportajda ‘NATO’nun beyin ölümü yaşanıyor’ şeklindeki yorumu büyük bir tartışma yarattı. Zirve işte bu tartışmaların gölgesinde gerçekleşecek.
Macron niye bu çıkışı yaptı?
ABD Başkanı Donald Trump, Washington’un NATO’da hem askeri, hem de maddi anlamda fazla külfet altında olduğunu söyleyerek diğer NATO ülkelerini daha fazla yük paylaşımına teşvik ediyor. Öte yandan Trump’ın NATO ile istişare etmeden Türkiye’nin Suriye’de sınırötesi operasyonuna yeşil ışık yakması ve bu ülkeden asker çekme kararı belli ki Macron’u kızdırmış durumda. Nitekim Macron gerekçe olarak bunu gösteriyor.
Diğer Avrupa ülkeleri ne diyor?
İngiltere ile AB, sancılı bir ayrılma sürecinin içinde. Almanya, 2021’de başbakanlığı bırakacak Angela Merkel sonrası döneme hazırlanıyor. Merkel’in önceki gün yaptığı açıklamaya göre Avrupa, mevcut durumda kendisini tek başına savunacak güce sahip değil, bu nedenle “Bu transatlantik ittifaka ihtiyacımız var” diyor.
ÇOK KUTUPLU DÜNYA
Fransız liderin hedefi ne?
Macron, dünya tek kutuplu bir siyasi yapıdan Çin’in de yer aldığı çok kutuplu bir dünyaya doğru evrilirken Avrupa’nın da uluslararası sahnede yer bulmasını umuyor. Almanya’yı bu evrimde hantal bulduğundan bir değişime ön ayak olabilme umuduyla hareket ediyor. Macron, Soğuk Savaş’tan kalma ‘Rusya’nın düşman olduğu varsayımının’ gözden geçirilmesi gerektiği görüşünde. Buna göre yeni dünya düzeni kurulurken Çin’in gölgesinde kalmak yerine Rusya’nın Avrupa ile işbirliği yapmayı seçmesi halinde oluşacak olası bir Avrasya yapılanmasıyla karşı denge yaratabilecek uluslararası bir mevcudiyet yakalanabilir.
Türkiye ile ilgili tartışmalar neler?
Sovyetlere karşı ittifaka kabul edilen Türkiye, şimdi Rusya’dan S-400 füze savunma sistemi alması nedeniyle ABD’nin yoğun baskısı altında. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in her ne kadar üye ülkelerin istediği silah sistemini alabileceğini söylemesine rağmen Fransa dahil ittifak içinde de Türkiye’ye yönelik itirazlar artabilir. Ayrıca ABD’nin terör örgütü YPG/PYD’yi Türkiye’ye karşı bir tehdit olarak gösteren NATO belgesini engellemesine karşılık Ankara da NATO’nun Baltık ve Doğu Avrupa’nın Rusya saldırganlığına karşı korunmasına ilişkin savunma belgesini bloke ediyor. Bir diğer konu da Suriye’deki gelişmeler.
TÜRKİYE’NİN ROLÜ
Ankara’nın talepleri neler?
Türkiye, öncelikli olarak Suriye’nin kuzeyinde oluşturulmasını istediği güvenli bölge için siyasi ve maddi destek arayışında, ayrıca YPG/PYD’nin müttefikleri tarafından bir güvenlik tehdidi olarak kabul edilmesinde siyasi destek talebinde. Türkiye, çok kutuplu dünya düzenine geçişte de yeryüzündeki konumu, demografik yapısı ve ordusuyla jeopolitik önemini koruma potansiyeline sahip bir ülke olarak öne çıkıyor.
İlişkilerde denge bulunabilir mi?
Görüldüğü gibi ‘beyin ölümü’ iddiası NATO’da bir reform tartışması başlatmış durumda. Çağın sınamalarına göre NATO’nun bir değişim sürecine girmesi, bundan Türkiye’nin de etkilenmesi kaçınılmaz gözüküyor. ABD’nin yanı sıra Çin, Rusya ve Avrupa’nın da güç merkezi olmaya aday olduğu bir dünyada Avrupa, ancak NATO ve AB’de Türkiye’yi daha yakın bir müttefik olarak konumlandırarak ağırlığını arttırabilir. Bu nedenle Macron’un dünkü gibi Türkiye’yi hedef alan çıkışları yapıcı olmaktan uzak duruyor. Öte yandan Rusya ve Çin gibi ülkelerle ilişkileri geliştirirken tanıdık ittifaklar içindeki pozisyonunu güçlendirmek Türkiye’nin de elini sağlamlaştıracak en önemli unsurlardan olacaktır.
Paylaş