AKM otoparksız mı kalıyor?

OLDUKÇA ayrıntılı hazırlanmış bir site var, www.izelman.com.tr adresinde.

Haberin Devamı

“Hizmetlerimiz” başlığı altında “Otoparklar” butonu, beni Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde yaklaşık 11.097 araçlık bir otopark kapasitesi bulunduğu bilgisine ulaştırıyor. 3 tip otopark işletmeciliğinin birincisi, “Mülkiyeti Belediye’ye ait olup, kullanıcılarından Belediye Meclisi’nce belirlenen otopark ücreti alınmak sureti ile işletilen (13 ayrı yerde, 5.065 araçlık kapasiteye sahip) Kapalı Alan-Katlı Otoparklar”. İkincisi, “İl Trafik Komisyonu kararınca otopark olarak kullanılmasında sakınca olmayan ve işgaliye bedeli alınmak sureti ile işletilen (44 ayrı yerde, 4.106 araçlık kapasiteye sahip) Açık Alan Otoparklar”. Üçüncüsü de, “Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’nda hizmet veren Abone Otoparkları...”
Bugün bu kalabalık tablodan özel bir otoparkı gündeme taşıyacağız. Salonlarında hem sanatsal hem de akademik buluşmalara, hem sivil toplum örgütlerinin çalışmalarına hem de farklı amaçlarla toplanan grupların tüm etkinliklerine evsahipliği yapan EÜ Atatürk Kültür Merkezi’nin hemen yanında, (adının Maksim Otoparkı olduğunu yeni öğrendiğim) ve İZELMAN tarafından işletilen açık otoparktan söz etmek istiyorum.

Haberin Devamı

Aracını oraya bırakanları uyarmaya başlamış görevliler: “Aklınızda olsun, 1 hafta sonra otoparkımız kapanıyor...” Sormadan edememişler: “Neden?” Cevap: “Belediye kendi araçları için kullanacak.” Üstelemişler: “Ama AKM’ye gelenler nereye bırakacak arabalarını?” Devamı haliyle çok net değil: “Vallahi onu bilmiyoruz. Çok katlı otoparka koyabilirler, sahildeki otoparkı kullanabilirler...” Ben de telefonla aradım, 12 Şubat’ta kapanacağını doğruladılar ama sebep konusunda, -bilmiyoruz- demekle yetindiler.

AKM’nin müdavimleri, başlamışlar, size methettiğim web sitesindeki iletişim formunu doldurarak açıklama istemeye, yakınmaya: “Sahille yolun bu tarafı arasında bağlantı yok. Konak otoparkı uzak. Bazen çoluk-çocuk, yaşlı... Bunun yazı var, kışı var, yağmur çamuru var. –Ben kapattım oldu- deyince bitiyor mu bu işler?” Yazının yazıldığı ana kadar, henüz bir yanıt ulaşmamıştı -eğer cevap gerekiyorsa lütfen bu kutucuğu işaretleyiniz- kutucuğunu işaretlemiş olan hemşehrilerimize...

Haberin Devamı

Ben, daha başka bir taraftan yaklaşıyorum konuya. Önce, (sırası misyon-vizyon şeklinde ve geleneksel olarak ters yazılmış olsa bile) İZELMAN’ın, “İnsana, çevreye ve topluma saygılı, sürekli gelişim, yenilikçilik ve verimlilik anlayışıyla teknolojik olanakları müşterilerinin ve toplumun yararına sunmayı amaç edinerek, ortak sorumluluk biliciyle tüm müşteri ve çalışanlarımızın mutluluğunu sağlamak” şeklinde kaleme alınmış vizyonuna göz gezdiriyorum. Sonra da, “ölçülebilen hizmet kriterleri, yaygın hizmet ağıyla, üst düzeyde etkin ve verimli hizmetler sunarak İzmirlilerin sürekli memnuniyetini sağlamak” olan misyon (yani görev bellediği) satırlarına... Uygulama bu niyete pek uymuyor gibi geldi bana. Yazıyı, kolaya kaçıp, “Dünyanın neresinde, şehrin orta yerindeki bir kültür merkezi –sebebi ne olursa olsun seçenek yaratılmadan- otoparksız bırakılır?” diye bitirmek mümkün. Gelin daha iyisini yapalım. ”İzmir’in herhangi bir yerinde, otoparkı olmayan aynı kapasitede bir sanat evine ruhsat verir misiniz?” diye soralım.

Haberin Devamı

Şimdi yine bana diyecekler ki, “yazmadan bizi arasaydınız...” Ben de onlara diyeceğim ki, “Yazdıklarıma yanıt alamıyorum ki, sormaya cesaretim olsun...”

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları