YÖK ‘usulsüz geçişi’ Üniversite ‘organize hileyi’ ortaya çıkardı

İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü tarafından, Ekrem İmamoğlu’nun 1990 yılında usulsüz yatay geçişi ile ilgili hazırladığı rapor İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na ulaştı.

Haberin Devamı

YÖK’ün 17 Şubat 2025 tarihli raporunda; İmamoğlu’nun 1990 yılında tanınmayan, KKTC’deki özel bir şirket olarak kurulan Girne Amerikan Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’ne yatay geçişinin usulsüz olduğu ortaya konmuştu. İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü bünyesinde kurulan üç kişilik İnceleme Komisyonu’nun 17 Mart 2025 tarihli raporu ise yatay geçiş usulsüzlükler yanında organize hileyi ortaya çıkardı. Hatırlanacağı gibi İmamoğlu’nun, KKTC’deki Girne Amerikan Üniversitesi’nden usulsüz yatay geçiş yapmasına rağmen İstanbul Üniversitesi Öğrenci Kütük Defteri’ne geldiği yer olarak Doğu Akdeniz Üniversitesi yazılmıştı.

YÖK ‘usulsüz geçişi’ Üniversite ‘organize hileyi’ ortaya çıkardı


İmamoğlu da İBB internet sitesindeki özgeçmişinde, hakkındaki kitaplarda, söyleşilerinde, TV’lerdeki açıklamalarında hep KKTC’deki Doğu Akdeniz Üniversitesi’ne kayıt yaptırdığını daha sonra Girne Amerikan Üniversitesi’ne geçtiğini yazdı ve söyledi. Ancak 27 Şubat 2024 günü kendi avukatı Mehmet Pehlivan, İmamoğlu’nun söylediği yalanı deşifre ederek; Doğu Akdeniz Üniversitesi’ne kayıt yaptırdığı bilgisinin doğru olmadığını açıkladı. İmamoğlu, savcılığın yazısı üzerine Rektörlüğün incelemesinin kütük defteri ile sınırlı kalmayacağını, İşletme Fakültesi’ndeki öğrenci dosyasının incelenmesiyle gerçeğin ortaya çıkacağı korkusundan avukatı Pehlivan üzerinden yalanını itiraf etmek zorunda kaldı. Nitekim İstanbul Üniversitesi’ndeki dosyasında Doğu Akdeniz Üniversitesi ile ilgili bir bilgi ve belge yer almadı. Tüm belgeler incelendiğinde İmamoğlu’nun, 1990 yılında YÖK tarafından tanınmayan Girne Amerikan Üniversitesi’nden organize hile ile İstanbul Üniversitesi’ne usulsüz yatay geçiş işlemi yaptığı tespit edildi.

Haberin Devamı

ÖZGEÇMİŞİNDEKİ YALANIN SEBEBİ

Böylece İmamoğlu’nun yıllardır neden “KKTC’deki Doğu Akdeniz Üniversitesi’ne kayıt yaptırdım” yalanına ihtiyaç duyduğu ortaya çıkıyor; Olası bir incelemede İşletme Fakültesi’ndeki öğrenci kütük defterine bakıldığında yatay geçiş yaptığı yerin YÖK tarafından tanınmayan Girne Amerikan Üniversitesi değil tanınan Doğu Akdeniz Üniversitesi olarak görülmesini sağlayarak yapılan hileyi gizlemek olduğu anlaşılıyor.

Haberin Devamı

Bunun yatay geçiş yapan kişilerden üniversite yönetimine uzanan “organize hile” olduğunun en önemli ispatı aynı yöntemin Girne Amerikan Üniversitesi’nden yatay geçiş yapan diğer öğrenciler tarafından da kullanılmış olmasından kaynaklanıyor.

İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü İnceleme Komisyonu, 1990 yılında Girne Amerikan Üniversitesi’nden usulsüz yatay geçiş yapan dokuz kişinin de aynı hileli yöntemle İstanbul Üniversitesi’ne kaydının yapıldığını belirledi.

Raporda bu durum şöyle anlatıldı:

“1990 yılında İngilizce İşletme bölümüne University College of Northern Cyprus (U.C.N.C.) adlı kuruluştan yatay geçiş başvurusunda bulunan öğrencilerin tamamı, öğrenci kütük defterlerine Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından daha önce tanındığına ilişkin çok sayıda karar bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi olarak kaydedildiği tespit edilmiştir.  KKTC’de kurulu eğitim kuruluşlarından sadece Doğu Akdeniz Üniversitesi tanınırlığının YÖK tarafından beyan edilmesine rağmen, 1990 yılında yapılan yatay geçişlerde, İ.Ü. İşletme Fakültesi tarafından tüm kuruluşlardan gelen yatay geçiş talepleri değerlendirmeye alınmıştır.

Ayrıca öğrenci dosyalarında yer alan belgelerden University College of Northern Cyprus adlı kuruluşun öğrencileri olduğu anlaşılan öğrencilerin (Ulaş Cenk Pehlivan, İsmail Doğan Yıldırım, Orhan Kuray, Mehmet Hanedar, Ahmet Selim Güsar, İsa Fatih Şabaz, Ekrem İmamoğlu, Uğur Üstün ve Selçuk Kızıltaş üniversite yatay geçiş kayıtları yapılırken gerçeğe aykırı şekilde öğrenci kütük defterine Doğu Akdeniz Üniversitesi öğrencisi olarak kaydedilmiştir. Bu hatalı uygulamanın tüm U.C.N.C. öğrencileri için yapılması, olayın sehven yapılmadığı kanaatini oluşturmaktadır.”

Haberin Devamı

ORGANİZE HİLE ZİNCİRİ

Yatay
geçişte yanıltıcı beyanın “sehven” yapılmadığının kanıtı 1990’da Girne Amerikan Üniversitesi’nden geçiş yapmalarına rağmen kütük defterine 9 kişinin kaydının Doğu Akdeniz Üniversitesi yazması öğrencilerden, üniversite yönetimi ve memurlara uzanan organize hileyi ortaya koyuyor.

Raporda, belgelerde yer almayan “Doğu Akdeniz Üniversitesi” ibaresini kütük defterine gerçeğe aykırı biçimde kaydeden ancak isimlerini tespit edilemeyen öğrenci işleri bürosu personelinin hukuki sorumlulukları bulunduğuna dikkat çekiliyor.

Dediğim gibi organize hile üniversite ve fakülte yönetiminin bilgisi dışında olması mümkün değil.

Nitekim, İstanbul Üniversitesi Rektör ve yardımcıları ile fakülte dekanların da aralarında 18 kişilik akademisyenden oluşan İ.Ü. Yönetim Kurulu’nda ele alınan ve oybirliği ile Ekrem İmamoğlu ile 28 kişinin diplomalarının geri alınmasıyla ilgili raporda yatay geçiş ve hilede rolü olan üniversite yöneticilerinin isimleri de yer aldı: “Kontenjan artırılması ile ilgili işlemlerde imzaları bulunan görevlilerden dönemin Fakülte Dekanı Prof. Dr. Fuat Çelebioğlu, yönetim kurulu üyeleri Prof. Dr. Hayri Ülgen, Prof. Dr. İlhan Erdoğan, Prof. Dr. Çetin Şanlı, Doç. Dr. İhsan Ersan, Doç. Dr. Göksel Yücel, Yrd. Doç. Dr. Fulya Sarvan’ın; Yönetim Kurulu kararlarının zabıtlarını hatalı biçimde çoğaltarak İngilizce İşletme kontenjan sayılarını artıran Fakülte Sekreteri Nabi Yücel’in hukuki sorumlulukları bulunduğu kanaatine varılmıştır.

Haberin Devamı

Yatay Geçiş Yönetmeliği’nde yer alan koşullara aykırı kabul işlemleriyle ilgili Yatay Geçiş Komisyonu üyeleri Prof. Dr. Ersin Güredin, Doç. Dr. İhsan Ersan ve Öğr. Gör. Dr. Serdar Küçükberksun’un; Yönetim Kurulu başkan ve üyelerinin; yatay geçiş intibak işlemlerinde imzaları bulunan Doç. Dr. Göksel Yücel, Doç. Dr. Mahmut Paksoy ve Öğr. Gör. Dr. İ.Serdar Küçükbersun’un hukuki sorumlulukları bulunduğu kanaatine varılmıştır.”

İlginç olan, komisyonun bu inceleme sırasında öğrenci kütük defterlerinde 1987-1992 yılları arasında benzer yönde hileli yatay geçiş kabullerinin olduğunu tespit etmesi. Yani Savcılık iddianame yazacak ama üniversitenin işi çok daha uzun...

 

Yazarın Tüm Yazıları