Paylaş
Ayaş. Ankara’ya yarım saat uzaklıkta. Bir Türkmen oymağı. Sizin yazıyı okuduğunuz zaman da olmayı planladığımız Ayaş’a, bayram öncesi gittik. Ayaş’ın hakimleri Hititlerden başlamış Romalılara dek gelmiş. Malazgirt’le Oğuz Türklerinin Bozok Kolu, Günhan Oğulları, Bayat Boyu, Barak Obası, Ayaş oymağı yerleşmiş buraya. O günden sonra istila görmemiş. Cumhuriyetin ilk ilçelerinden... Tarihi cami ve evleri, yeşillikleri, bağları veya kaplıcaları… İnanç, doğa ve sağlık turizmi. Ayrıca yazacağım.
Ayaş’a girdiniz. Solda bir cep var. Yöresel ürünler yan yana dizili. Dönüşte uğramayı unutmayın. Az daha ilerlediniz. Sağa çıkan yol sizi Kumludoruk Tepesi’ne götürür. Tam karşısında uygun fiyatlarla yöresel yemekler tadabileceğiniz Güllüdere Mutfağı var. Ayaş Belediyesi Basın Yayın Müdiresi Demet Şen, Türk Hava Kurumu Ankara Sportif Havacılık Kulübü Derneği (ANKA) Başkanı (Mustafa Çelik) ve Hocası (Ertan Balkiraz) ile tepeye çıkmadan önce burada buluştuk. Uçuş sonrası da yorgunluk giderdik. Öğrencisi olan müşterilerin saygıyla elini öpüp, girip çıktığı 70’li yaşlarındaki Mütmine Şen öğretmen kasadaydı. Harika bir sohbet yaptık. Kendisi gibi öğretmen eşi yanında, kızıyla lokantada, oğluyla tarlada. Nefis ve doğal tereyağı, turşu, reçel, tarhana, bazlama, burma... 7/24 üretime devam ediyor.
ANKA, Spor Bakanlığı’ndan kulüplük tescili yapılan ilk yamaç paraşütü derneği. Özay Görgülü, tepeden ilk uçan kişi. Uçma aşkıyla çarpan kalbi ve kanadının, Kumludoruk ile taçlandığını belirtti. Tepeye birlikte çıktığı Balkiraz Hoca, bizi, tandemle uçurdu. Tandem, önde acemi (örneğin ben), arkada hocayla uçma şekli. Güvenli, keyifli ve heyecanlı. Uçuşu kaydedebiliyorsunuz. Rüzgârın yüzünüze değdiğindeki özgürlük duygusunu anlatamayacağım... Uçuyorduk. Hoca gösterdi. Döndüm. Beyaz bir kartal bize eşlik ediyordu. Harikaydı! Güzel Ankara, kim bilir sende daha neler saklı? Adını bilmeden internette aramaya başladım. Bayramın 1.günü yayınladığımız “Kuşlar” yazısında fotoğraflarını kullandığım Adnan Ataç Hoca’nın takvimi geldi aklıma. Bilin bakalım ne oldu? Masamın üzerindeki takvimde, ağustos ayının kuşu, bizim kartaldı! İnternette ararken, masamda buldum! Adı küçük kartalmış.
ANKA’nın ve Ankara’daki üniversite havacılık kulüpleri eğitim ve uçuşları Kumludoruk Tepesi’nde yapılıyor. Mesafe uçuşunda 200–250 km’lik rekor uçuşları, Türkiye’de paramotorla 100 km üzeri ilk uçuş burada yapılmış. Türkiye’de uçuş için çok yer var. Merkeze yakınlık konusunda burasının üstüne yer yok. Kalkış noktasına kadar araçla gidilebilmek diğer bir ulaşım artısı. Tepe, bulvar gibi geniş ve uzun. Aynı anda 5 paraşüt uçabilir. 300 metre kadar yüksekliği var. Bunun 3’te birini koşup durabiliyorsunuz. İnanılmaz… Kulübün yıllık aidatı 150 TL. Üyelere, yol ve uçuş için gerekli malzemeler dahil 30 TL. Üye olmadan da uçabilirsiniz. Bu rakamlar bir başka Ayaş nimeti!
Tepe’nin rüzgârı çok iyi. Dört mevsimlik. Nadiren rüzgâr uygun olmuyor. Beklemeyebilirsiniz. Garipçe Sivrisi 15 kilometre uzaklıkta. Orada uçtuk. Sevgili Gökçe Arslan ve Onur Aşan, bize her aşamada yardımcı oldular. Uçuş hikayelerinde, gökyüzü kadar insanın da olduğunu, Ayaş’ın kendileri için özel olduğunu söylediler. Kalkışta, tepeye çıkan bir aileden sarma ve börek, inişte, bahçesine indikleri teyzeden karadut ikramını anlattılar…
Ayaş’ın yerli ürünleri, yöresel tatları ayrı bir zenginlik. Güveç, etli yaprak sarma, mantı, kapama ve höşmerim iddialı oldukları tatlar. Toprağın sunduğu nimetlerden domates için, üreticisi Selami Başer’le buluştuk. Bir sandıktan çıkan yerli domates tohumlarıyla çıktığı yolculukta iki tarlada fide yetiştiriyor. Sahip olduğu Ulusal Tohumculuk adına elde ettiği tohumlar, Bodur Ayaş 1 adıyla bu sene tescillenmiş. İnternetteki sitesinde bu seneki fidan satışlarının bittiği yazıyordu. Başer, Ayaş domatesinin bir tercih olduğunu, kokusu, ince kabuğu ve tadıyla ayırt edilebileceğini belirtti.
Güllüdere Mutfağı’nda sohbet ettiğimiz Mütmine öğretmenim de “Benim tohumlarım yerlidir” diyor ve bundan gurur duyuyor. Belediye yetkilileri kendilerinin de domates konusunda çalışmaları olduğunu belirtiler. İçim umut doldu.
ANKA’nın sporcuları, üniversitelerin açılmasıyla Tepe’deki kalabalığın artacağını söylediler. Kaymakamlıkla tam uyum içinde olduklarını belirten Belediye yetkilileri, kitap, dergi ve CD’ler verdi ve yazı çıkmadan, Tepe’ye çıkan yolun düzeltildiği haberini iletti. Memnuniyetle yazıyorum... Ayaş, tanındıkça Ankaralıların daha sık geleceği bir yer. Tarihi mekanlar, kaplıcalar, başta domates olmak üzere yerli ürünler, tatlar ve yamaç paraşütü gelecek vadediyor. İçme ve kaplıcanın bir arada bulunduğu bir tesis de var. Coşkulu bayramların, yarışmaların, festivallerin olacağını hissediyorsunuz. İlgililere bir halkla ilişkiler tüyosu; Ayaş’a “topraktan” domates, “havadan” küçük kartal sembolleri tavsiyemdir. Biri yerlisiyle, diğeri yamaç paraşütüne gelen tüm konuklarla özdeşleşir... Ayaş’ta yapılacaklar, her mevsim yazmayı düşündüğüm “Ankara’da yapılacak 10 şey” listesini zorlayacağa benziyor. Her gününüz bayram tadında olsun.
Paylaş