SGK bilgi vermeli

Eskiden SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı şimdi ise, SGK meydana gelen sosyal ve ekonomik riskler konusunda adeta nötr bir tutum almaktadır. Bu yaklaşım şüphesizki SGK’nın kendinden kaynaklanmıyor. Kanunlarımızda kuruma aktif olma emrini ve görevini veren bir düzenleme yoktur...
SGK, sigortalılarının ölümlerini, uğradıkları iş kazalarını adeta seyretmektedir! Kendiliğinden harekete geçmek diye bir derdi yoktur.
Beklemektedir...
Hatta SGK, gazete okumakta, televizyon seyretmekte; maden ocaklarındaki ölümlere, trafik kazalarındaki kayıplara o da üzülmektedir... Ama beklemekten başka yapacağı da bir şey yoktur.
Hatta içinden kızarak; “keşke şu ölümler olmasa, ama ölenlerin yakınları gelip bana başvursa da onlara maaş bağlasam” diye söylenmektedir.
Başvuru yapanlara, koşulları taşımaları halinde ölüm aylıklarını veya iş kazasından gelirlerini de bağlamaktadır. Böyle olunca, ne güzel haklarını bilen yurttaşlarımız varmış diye de gizli gizli bir sevinme hali de olmaktadır...

Çok pasif durumda

Başvuru yapmayanları ise, seyretmeye ve beklemeye devam etmektedir. O kadar uzun süre bekledikleri var ki, halen kapısını çalan yok. Hasan amcalar, Elif teyzeler 5 yıl önce, 10 yıl önce iş kazasından veya vadeleri yetmekle ölmüşler; geride kalan eşler, çocuklar “aylık veya gelir” almayı hak ediyorlar, ama SGK’ya başvurmadıkları için alamıyorlar...
Bazen dile gelen SGK (yetkililerinin) “keşke kanunlar değişse de bunca teknolojik gelişme ışığında artık seyretmesem harekete geçsem” diye mırıldandığı da duyulmaktadır.
Ama sadece mırıldanma...
Rapor yok, çözüm yok...
Sosyal güvenlik alanında onca “reform” yapıldı, ama bakış açısını değiştiren bir yaklaşım henüz egemen olamadı...
Ama bizce esas reform bu olmalı...
Düşünün, 4 sene önce, eşini ve çocuklarını Kars’ta bırakıp İzmir’e gelerek inşaatlarda çalışmaya başlayan Hasan beyler, inşaattan düşüp ölüyor. Cenaze memlekete gönderiliyor. Ağlamalar, ağıtlar... Sonrası, hayat devam ediyor...
Geride kalan eş ya da çocukları bilse, SGK’ya bir dilekçe verseler belki de onlara “iş kazası maaşı” bağlanacak. Böylece hem de sağlık hizmetleri SGK’ca karşılanacak. Ama bilmiyorlar... Ölüme isyan ediyorlar. Dua ediyorlar. Kaderlerine küsüyorlar...

Artık aktif olmalı

Başvursalar, diyelim 4 yıl sonra bile başvursalar, birikmiş 4 yıllık maaşlarını da alacaklar. Hatta aradan 15 yıl geçmiş olsa da o hakları hiç sona ermemektedir.
Sorun burada düğümleniyor:
“Başvurmak”... Ama bilinmiyor ki...
Bizce reformsa bu yapılmalı. SGK’ya bu durumda olanları tespit etme ve haklarını yazı ile onlara bildirme görevi verilmeli. Böylece, binlerce yurttaşımız adeta bir mucize ile karşılaşacaklar. Uzak illerde kaybettikleri eşlerinin, çocuklarının ölürken bile onlara “baktıklarını” görecekler.
Bu, o insanlarımızın hakkı... Kimsenin bahşettiği bir lütuf değil... Lütfen artık bu çağda “ama başvurmadılar ki” bahanesine sığınılmasın...
SGK’ya bu görev verilsin, pasif yapısı aktif hale getirilsin... Bugünkü teknolojik alt yapısı ile SGK bunu yapabilecek yeteneğe sahiptir...