Bu ‘sempatik dans’ı bana lütfeder misiniz?

Meşhur reklam sloganına atıfla söylersek son derbiden Semih Kaya’yı çıkarın geriye ne kalır ki...

Haberin Devamı

Belki bazılarınız ‘Melo’ diyecektir. Lakin Melo bildiğimiz Melo. Onu derbiden çıkarsanız geriye centilmenlik kalır.
O yüzden Melo’dan değil Semih’ten söz etmeli. Melo’nun kendi başkanına çok ‘sempatik’ gelen dansını değil de Semih’in şık tavrını konuşmalı. ‘Futbol dilencileri’ni bu soğuk kış günlerinde ısıtan küçükmüş gibi görünen ama bu futbol coğrafyasına çok büyük kaçan jestini...
‘Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür’ dermiş ya büyük büyük babalarımız. Beşerin yerine siyasileri ve futbolu yönetenlerini koysak evladır.
En basitiden sormalı, Melo’nunki ‘geleneksel Brezilya dansı’ da Meireles’in parmak hareketi neden ‘geleneksel Portekiz hareketi’ sayılmadı?
“Hakaret içeren bir davranış olsaydı, önce biz harekete geçerdik” dedi başkan. Evet, biliriz ki Melo, Riera’ya ‘geleneksel Brezilya soyunma odası dayağı’ attığında da siz bunu hiç ahlaki bulmayıp kapıyı gösteriyordunuz ki 3 yıllık sözleşmeyle ‘tapu’sunu aldınız. Pitbull davranışlarını ise hiç girmeyelim!

Haberin Devamı

‘FUTBOLU DEĞİL AÇLARI KONUŞALIM’

Melo’dan değil de Cenk Gönen‘den konuşalım. Bilic’in değişiklik hakkı bitmişken kafasına aldığı darbeyle bilincini yitiren Cenk’ten. Uzatma falan derken 15 dakika ‘Orada Olmayan Adam’ı oynayan Cenk’ten. Talihsizdi ama talihliydi de; çünkü böylece Melo’nun ‘sempatik dansı’nı hatırlamayacak.
Melo’dan değil de Cenk için telaşlanıp Beşiktaş kulübesine “Çıkarın, çıkarın” diyen Galatasaraylılardan konuşalım.
Melo’dan değil de Tolga Zengin’den konuşalım. “Futboldan fazla konuşmamız gereken bir sürü şey var. İnsanlar aç, bunlar konuşulmalı” diyen Tolga’dan.
Söz burada illa ki Tolga’nın eski hocası Şenol Güneş’i çağırıyor. “Eskiden futbolu aç ve fakirler oynar, tok zenginler seyrederdi. Şimdi ise tok oyuncular oynuyor, fakirler seyrediyor” diyen Şenol Güneş’i. ‘Arena’lara dönüşen mabetlerde fakirlere izleme şansının da yavaş yavaş kalmayacağını konuşalım.

‘KARLA OYUN OYNAMAYI KONUŞSAK’

Melo’yu konuşmayalım fakat her gün havada uçuşan ve ‘hep bana rabbena’ diyen kulüp bildirilerini de konuşmayalım ama. Biz gidemezsek de bizi ziyarete gelen Dünya Kupası’nı konuşalım.
Kaç kulübün “Orada neler olacak” diye merak edip adam göndereceğini, kaç medya kuruluşunun akredite ola-cağını bu topraklardan, onu konuşalım. Bizsiz de dünyanın dönüp dönmediğini nihayet kabul edip etmeyeceğimizi konuşalım bir yol...
Biraz da futbol dışı ‘spor’ konuşsak. Soçi Kış Olimpiyatları’nda 6 ayı kar altında geçiren yurdumu temsil eden 6 sporcuya hürmeti konuşalım. Dozerlerle karla mücadele eden bir ülke olmaktan çıkıp karla oyun oynayan bir ülkeye dönüşmeyi konuşalım. Bir sonraki olimpiyatta 6 değil, 66 sporcuyla yer alıp alamayacağımızı konuşalım. Biz biraz da kar boranımızla ‘Bridge together’ yapmayı konuşurken, dileyen de Melo ile ‘sempatik geleneksel dans’a kalksın(!)..

Haberin Devamı

SİYAH: Hiç bir şey oynamayan Galatasaray’a bir kez daha kaybetmek.

BEYAZ: Sadece ‘önümüzdeki maça’ bakmayan bir Tolga Zengin...

Yazarın Tüm Yazıları