Bilic'in karnesi kırık

BEŞİKTAŞ, bir masal gibi başlayan ligin ilk devresini acımasız bir gerçekle sonlandırdı.

Haberin Devamı

Slaven Bilic, geçen sezon beğenmediğimiz Aybaba’nın da 1 puan gerisinde ilk perdeyi kapattı.
Aybaba’yı ‘geleceğin takımı’nı kurduğunu söyleyip adını andığı hiç bir genci tezgah üstüne çıkarmadığı ve ‘oyunu tutamayan kırılgan takım yapısı’ nedeniyle eleştirmiştik. Genel hatlarıyla Bilic de taş üstüne taş koymuş görünmüyor ve Aybaba döneminden kalan arızaları gidermiş değil.

DAHA CESUR VE FORMDA BİLİC GEREK

Geçen sezonki ligin karakteri Beşiktaş’a şampiyonluk şansı vermişti çünkü ezeli rakipler bozuk para gibi puan harcıyordu. Bu sezon ise Fenerbahçe’nin puan kaybında ketum olması şampiyonluk ihtimalini çoktan ortadan kaldırdı. Sorun, doğrudan Şampiyonlar Ligi manasını taşıyan lig ikinciliğinin de riske edilmiş olmasıdır.
1-Lige 4’te 4’le başlamak bence Bilic’in uzun vadeli planlaması içinde beklemediği bir girişti. Sürpriz liderlik camiada çok erken bir şampiyonluk havası estirdi ki Galatasaray derbisi adeta ‘şampiyonu belirleyen maç’ gibi oynandı. Stres, ‘tribün komplosu’yla birleşince kimya bozuldu. Antalya yenilgisi artçı deprem oldu.
2-Sadece kadınlar ve çocuklarla oynanan 4 maçtan 1 galibiyet 3 beraberlikle çıkıldı. İlk 4 hafta müdahaleleriyle sahaya tesir eden bir Bilic varken, sonrasında kifayetsiz bir portre vardı saha kenarında.
3-Bilic’in üç maçlık tribün cezası da takıma hırs olarak değil de moral bozukluğu olarak yansıdı.
4-Galatasaray derbisiyle Bilic’in ekibi tek devrelik hüviyete büründü. İlk devrede farkı kaçıran, 2. bölümdeyse galibiyeti koruyamayan görüntü.
5-Öyle ki ilk bölümü 3-0 biten Konya maçının 3-1 bitmesi şanstı zira rakip maçı çevirebilecek kadar Kartal’ı hırpaladı.
6-Kadıköy’deki derbi, Beşiktaş’ın ligi başa sarması için büyük fırsattı. 10 kişi kalan rakip karşısındaki 3-2’lik üstünlüğün korunamaması 2 puanlık kayıptan çok daha fazlasıydı. Özgüven yerle yeksan olurken Bilic’e dair de ‘şüphe’ uyandırdı. Takımın 2. devre ancak uzatmalarda rakip ceza sahasına girmesi kabul edilir değildi. Ligin en çok koşan ekibinin 10 kişi karşısında sahasından çıkamaması fiziksel yoksunluktan ziyade taktiksel ve cesaret eksikliğinin sonucuydu.
7-Çaresizliğe en büyük mazaret yedek kulübesi gösterilebilir. Bilic, ilk 4 haftada yüzünü kulübeye döndüğünde oyuna etki edebilecek daha fazla personele sahipti. Ancak haftalar ilerledikçe hocanın bile tanımakta zorlanacağı A2’den çocuklara tamah edilir olundu.
8-Sakatlık problemleri de hocanın sorumluluğundan azade olamaz. Aybaba’dan hesap sorulduğu gibi bu konuda Bilic de hesap vermekle yükümlüdür.
İdman mı, zeminler mi, oyuncu bünyeleri mi yoksa tıbbi yetersizler mi?

Haberin Devamı

KENARDA ‘ROCK HAVASI’ ESMELİ

Haberin Devamı

Stat, cezalar ve sakatlıklar varken Bilic’ten şampiyonluk beklemek haksızlık mı? Ben bu sezon şampiyonluğun makul bir hedef olmadığı görüşündeyim ki bir basın toplantısında bunu Hırvat hocaya da söyledim. Ancak Bilic, özellikle stadın olmamasını mazaret kabul etmeyeceklerini ve maç maç düşünüp hedeflerine gideceklerini söyledi. Gelinen noktada Bilic’in daha gerçekçi bir hedef olan ikincilik için takımı yeniden örgütlemesi gerekir. Hocanın silkinip kenarda daha bir ‘rock havası’ estirmesi şart. Maç sonundaki tespitleri maç öncesi öngörüp rakiplerin hamlelerini boşa çıkaran, formda bir Bilic gerek..

SİYAH: Bilic’in beğenilmeyen Aybaba’nın da gerisinde kalması.

Haberin Devamı

BEYAZ: Kazasız, belasız, yırtıksız devreyi kapatan Olcay Şahan.

Yazarın Tüm Yazıları