Bir 40’ıncı yıl güzellemesi

40 yaşına girmiş ‘Nuggets’, ne güzel... Zamanla değeri anlaşıldı; Rolling Stone’un en mühim albümler listesine girdi. Şimdi hemen her formatta ulaşılabilen, saygı gören, sevgiyle dinlenen bir kült albüm

Haberin Devamı

Lenny Kaye’i nasıl bilirsiniz?
Haklı olarak “Lenny Kaye’i bilmem ki ben?” diyenler çıkacaktır.
Patti Smith’le meşgul olmadıysanız normaldir. Lenny Kaye, Patti Smith’in gitaristi olarak tanınır.
İyi bir gitaristtir, görev adamıdır, Smith’in klasiklerinde harika bir katman oluşturur.
Ancak Lenny Kaye’i gözümde yücelten hadise, bir Patti Smith albümü veya şarkısı değil; elleriyle hazırladığı bir ‘karışık’ albümdür.
40 yaşına basan ‘Nuggets’ ile tanıştırmak isterim sizi...

UNCUT’TAKİ DOSYA

Uncut’ın Haziran 2012 sayısını okurken ‘Nuggets’ üzerine hazırlanmış bir dosyaya denk geldim.
Bu güzel sürpriz üzerine bütünleştiğim kanepeden kalktım, plakları karıştırdım, ‘Nuggets’ı buldum, iğneyi A yüzünün birinci şarkısına, The Electric Prunes’un ‘I Had Too Much To Dream (Last Night)’ına koydum...
‘Nuggets’, alt başlığı ‘Original Artyfacts From The First Psychedelic Era 1965-1968’ olan bir derleme albümdür.
Elektra Records’un efsane ‘patron’u Jac Holzman’ın projesidir.
O yıllarda müzik eleştirmeni olarak adını duyurmuş olan Lenny Kaye, yani albümdeki grupları ve 27 şarkıyı belirleyen mümyaz şahsiyet Uncut’a şöyle anlatıyor hadisenin gelişimi:
“1970 yazında Esquire dergisi 100 kanaat önderini listelerken müzik eleştirmeni olarak beni de eklemişti. Jac Holzman listede adımı gördükten sonra benimle irtibata geçti ve serbest yetenek avcısı olarak çalışmamı istedi. Kafasında ‘Nuggets’ adını verdiği bir proje vardı. Sadece tek bir iyi şarkı yapmış ve unutulmuş grupları derlemek istiyordu. Çoğu listelere bile girememiş 60 şarkı belirleyerek çalışmaya başladım...”

Haberin Devamı

ÇİĞ, DAMARDAN ŞARKILAR

Ortaya çıkan albüm, ‘garage rock’ olarak anılan müzik adına dikilen bir anıt olur.
Amatör ruhla, gençlik ve rock’n roll aşkıyla yapılmış, ‘saykodelik’ devrimin habercisi, çiğ, damardan, harika şarkılar.
Albümle 1990’larda bir tesadüf sonucu tanıştım.
Bir şarkılarını dinleyip vurulduğum The Thirteenth Floor Elevators’un peşindeydim.
Şarkı, büyük insan Roky Ericson’un 2 dakika 24 saniyede patlayan ve biten ‘You’re Gonna Miss Me’siydi.
Zamanla bütün ‘Elevators’ albümlerini topladım çok şükür, ancak o sırada aklım fikrim sadece bu şarkıyı bulmaktaydı.
Olaylar ‘kalbim temizmiş’ şeklinde gelişti ve ‘Nuggets’ta rastladım izine.
CD’yi hemen kaptım...

Haberin Devamı

500 KERE AYNI PARÇA

Üst üste 500 kere ‘You’re Gonna Miss Me’ dinledikten sonra albümdeki diğer şarkılara, gruplara da bakmayı (nihayet!) akıl ettim.
27 grup içinde Nazz ve çok sevdiğim şarkıları ‘Open My Eyes’ dışında tanıdığım tek bir isim bile yoktu.
The Electric Prunes’la başladı macera; vuruldum.
Sonra The Seeds’in ‘Pushin’ Too Hard’ı geldi.
Sonra Count Five’ın ‘Psychotic Reaction’ı geldi.
Sonra The Castaways’in ‘Liar, Liar’ı geldi.
Sonra bütün albüm geldi işte.
‘Nuggets’ın geliştirilmiş versiyonunu buldum, bu harika albüm sayesinde tanıdığım The Barbarians, The Blues Magoos gibi grupların plaklarını kovaladım.
‘Nuggets’ın açtığı kapı sayesinde normal şartlar altında asla tanıyamayacağım, adını, şarkılarını duyamayacağım gruplar tanıdım.
Albümün hikâyesini, grupların hikayelerini öğrendim, daha çok sevdim ve sevindim...

Haberin Devamı

KELEBEK ÖMÜRLÜ GRUPLAR

‘Nuggets’ı plak olarak bulmam çok zaman aldı ama onu da becerdim.
Çıktığı dönemde Lenny Kaye’in ifadesiyle, “Satmayan ama birkaç iyi eleştiri alan” bu harikulade albümü hayatımdan hiç eksik etmedim.
Tamamen ruhla, aşkla müzik yapılan bir dönemi, hızla kayışları bile görülemeyen kelebek ömürlü grupları ben de kalpten sevdim.
‘Nuggets’, Rolling Stone’un en mühim albümler listesine girdi.
Zamanla değeri anlaşıldı.
Şimdi hemen her formatta ulaşılabilen, saygı gören, sevgiyle dinlenen bir kült albüm oldu.
40 yaşına girmiş ‘Nuggets’, ne güzel...

Yazarın Tüm Yazıları