Anahtar Hırvatistan'da

Katıldığı son iki turnuva seferini muzaffer komutan olarak tamamlayan İspanya, maç öncesi değerlendirmelerde bir değil birkaç tık önde görülüyordu.
Ancak iki takımın da avantajlarının yanı sıra handikapları da var.
Turnuva öncesi yeni bir şike dalgasına uyanan İtalya kampında pek huzur yoktu. Yaşlı demeye kıyamasam da “yaş alan” bir takım İtalya.
İspanya’da ise golcü sıkıntısı yaşandığı malum.
David Villa’nın ayağının kırılması golcülük görevini istikrar problemleri yaşayan Torres’e kapı açtı. Puyol’un sakatlığı da kendi başına büyük problem.

* * *

Çılgınca pas yaparak rakibin aklını başından almaya kararlı bir İspanya.
Bir sanat eseri olarak değerlendirilebilecek savunma taktiğiyle zor esneyen, nadiren kırılan İtalya.
Topa daha fazla hükmeden taraf İspanya olsa da, İtalya’yı boncuk boncuk terletecek bir baskı kuramadı.
İtalya cephesinin kimseyi bulamazsa kendisiyle kavga eden Balotelli’yi çıkartıp yerine giren Di Natale’yle golü bulması da maçın “bir köprüde karşılaşmış inatçı iki keçi” havasını dağıtmaya yaramadı.
Fabregas, arayı açmadan, üç dakika içinde cevap verdi.
1-1 biten maç grup liderliğini 3 takım için de açık hale getirdi (Hırvatistan’ı da ekliyoruz tabii.)

* * *

Grubun diğer maçında futbol romantiklerinin favorisi İrlanda ile Hırvatistan karşılaştı.
Kariyerinin büyük bölümünü İngiltere’de üst lige çıkmak azmindeki kulüplerde geçiren Glenn Whelan’ın yönettiği pas trafiğiyle ve Duff, Keane gibi “ihtiyar kurtlarla” mücadele eden İrlanda’nın pek şansı olmadığı açıktı.
36 yaşındaki kaleci Shay Given’ın maça yetişmesi hayati derecede önemliydi İrlanda için ancak, Given ayakta kalamadı.
Erken yedikleri gole gecikmeden cevap vererek direnç gösterseler de daha iyi bir takım olan Hırvatistan’a boyun eğmek durumunda kaldılar.
Almanya’daki performansıyla Zagreb günlerini yakalayan Mandzukic ve orkestra şefi Modric’in ve elbette Rakitic’in biraz ağırlık koymaları maçı kolaya çevirdi.
İkinci gol bence ofsayttı anca klasik deyiştir “o gol olmasa da yenerdi” Hırvatistan.
Grubun anahtarını Hırvatistan boynuna astı. İspanya ve İtalya’nın tecrübesine direnç gösterebilirlerse bir efsane turnuzva daha yaşayabilirler.